"15 Temmuz'da Türkiye'yi istilaya mahkum edeceklerdi"

"15 Temmuz'da Türkiye'yi istilaya mahkum edeceklerdi"

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "28 Şubat'ta bir günde, Türkiye’nin o güne kadar elde ettiği özgürlükleri aldılar mı? Yine 15 Temmuz'da bunu başarabilselerdi, 15 dakika içinde bu ülkeyi istilaya mahkum edeceklerdi." dedi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, bir dizi programlara katılmak için geldiği Gaziantep'te AK Parti İl Başkanlığında partililerle bir araya gelerek bir konuşma yaptı.

Soylu, bazı dış güçlerin Türkiye'nin yükselişine engel olmaya çalıştığını belirterek, Cumhurbaşkanlığı sistemi ile güçlü bir yönetim anlayışının ortaya çıkacağını ve ülkeye etki etmek isteyen dış güçlerin bertaraf edileceğini söyledi.

Dış güçlerin 17-25 Aralık darbesiyle, 6-7 Ekim olaylarıyla ve son olarak 15 Temmuzla Türkiye’ye mesaj vermeye çalıştıklarını belirten Soylu, şöyle konuştu:

"1960’da Menderes’in asılmasının sebebi oydu ve atılan iftiraların sebebi de oydu. 'Sizi birbirinizden ayırırız, sizi birbirinize düşürürüz. Size öyle bir sistem kurduk ki istediğimiz zaman bu sistemi zayıflatır, sizi ortada tek başınıza bırakırız. Sizi bazen enflasyonizmle, anarşizmle, terörizmle baş başa bırakırız. Sizi dünyada öyle bir çepeçevre kuşatırız ki hareket kabiliyetini ortadan kaldırır, aynaya bakarsınız bu anlattıkları biz miyiz, bu hakaret ettikleri biz miyiz?' diye. Aynısını bu ülkede siyaset yapanlara, devlet adamlarına yapmaya çalıştık’ dediler. Ama bunu ters yüz ettiniz. Bir taraftan 27 Nisan'da ters yüz ettiniz, bir taraftan 'o irade sizin iradenizdir, o anlayış sizin anlayışınızdır’ bir taraftan gezi olayları ile ders vermeye çalıştılar. Bir taraftan 17-25 Aralık darbesiyle, 6-7 Ekim olaylarıyla ve yine ardından 15 Temmuzla birlikte her türlü ‘ağaç içinde, yalan dolanla, helikopterle, F 16’larla da bu ülkeyi başınıza yıkarız’ dediler."

Soylu, “Hiç kimse 28 Şubat'ta herkesin fişlenmeye başlanacağını, insanların evlerine girip teker teker insanları 'Sen şucusun, sen bucusun, sen alevisin, sen sunnisin, sen başı örtülüsün, sen başı açıksın, sen şununla berabersin, sen bununla beraber gezdin’ diye bir baskı altında kalacağını zannetmiyordu. 26 Nisan akşamı, 27 Nisan sabahı hiç kimse 26 Nisan akşamın da ‘acaba bu ülkede yeniden bir bildiri yayınlanır da bu ülkede bir darbe provası yapılır mı’ diye hiç kimse düşünmüyordu. Yine bu sistem içerisinde gezi olaylarında bir ağaçtan dolayı bir ülkede seçilmiş hükümeti alaşağı edip, ona hakaret edip ve bu ülkede bir kalkışmayı ortaya çıkarabilecek, milleti birbirine düşürebilecek bir anlayışın da meydana geleceğini…  O olaylar başlar başlamaz CNN, BBC televizyonlarının sanki dünyanın hiçbir yerinde böyle bir şey olmuyormuş gibi, dünyanın en önemli olaylarından birisi varmış gibi anında canlı yayına geçip Türkiye’yi içerden ve dışarıdan büyük bir yıkımın eşiğine getirme çabasını hiç kimse düşünmüyordu.” şeklinde konuştu.

"Artık mühür bizim elimizdedir"

16 Nisan'da ‘Geleceğimizi oylayacağız’ diyen Soylu, "28 Şubat'ta bir günde, bir saatte Türkiye’nin o güne kadar elde ettiği özgürlükleri aldılar mı? Türkiye’yi eski günlerine döndürdüler mi? Yine 15 Temmuz'da Allah muhafaza bunu başarabilselerdi, 15 dakika içinde bu ülkeyi yokluğa, yoksulluğa, istilaya mahkum edecekler miydi, edeceklerdi. Şimdi artık mühür bizim elimizdedir. Geleceğimizi oylayacağız. Onlar istediklerini söylesinler. Onlar dünde söylediler. Onların dünde ne anlattıklarını da nelere sığındıklarını biliyoruz. Güçleri ve elleri yetmeyince ‘zinde kuvvetler’ deyip darbeye sığındıkları günler hala bizim kulaklarımızdadır. Efendiler! Bu ülkenin tapusu millettedir. Milleti hiçe saydıkları için, milletin üzerine bina ettikleri hükümet sisteminden medet umanlar, milletin kapsını çalın. Millete gidin. İşinize geldiği zaman millet, işinize gelmediği zaman ise başka tür unsurlar ortaya koyabilecek ikiyüzlü bir anlayışın içerisinde olmayın. Siz kimlerle berabersiniz bu millet bilmektedir." diye konuştu.

Dün akşam 14 yaşındaki bir gencin PKK’den kaçarak teslim olduğunu anlatan Soylu,  “O çocuğun yeri annesinin, öğretmenlerinin yanıdır, o çocuğun yeri ona kendi inancını, dinini, milliyetini, geleneğini, göreneğini öğretenlerin yanıdır.  Teröristleri bitirmek istememizin sebepleri, bu çocukların büyüyüp özgür bir ülkede yaşayabilmeleri, yarına umutla bakmasıdır. Çocuklarımızı istismar ettirmeyeceğiz, ondan endişe etmeyin.” ifadelerini kullandı.

CHP’nin izlediği siyaseti de eleştiren Soylu,  “Türkiye'nin hep muhalefetinde kalmış, milletin hiç bir zaman onayını alamamış, kutuplaştırma eleştirisi yapan CHP ne yapmış? Hep 24-25, bir ileri iki geri… Milletten bir fazla oy alamadan, kendisini belirli alana hapsetmiş. Niye iktidar için milletin kapısına gidip, ‘Ey! Be adam, kadın, genç, insan benim senin oyuna ihtiyacım var.' Neden bunu diyemiyorsun. İktidara gelememişsin, birileri seni darbeyle iktidara getirmiş, muhalefet olmana rağmen sana iktidarı vermişler, hep kutuplaştırmışsın, hep siyasal gerginlikle suçlamışsın. Bir sürü kumpas ve hilenin içinde olmuşsun. Milletimizin duygularını ve geleceğini düşünmeden siyasi hayatını sürdürmüşsün. Milleti kucaklayan bir anlayış ortaya koymadan siyasi anlayış ortaya koymuşsun.” diye konuştu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun yeni anayasa karşısındaki tavrını da tepki gösteren Soylu, "Neymiş bu sistem gelirse CHP’nin genel başkanı Kılıçdaroğlu, Türkiye bölünürmüş! Bu memlekette Türkiye’yi bölmeye çalışanlar 15 Temmuz'da istila etmeye çalışanlardı. Türkiye’nin bölünmesi sana mı kaldı?” şeklinde konuştu.  (İbrahim Koçyiğit- İLKHA)










 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler