Avrupa’ya göçen Müslüman mülteciler Hristiyanlaştırılıyor video foto

Avrupa’ya göçen Müslüman mülteciler Hristiyanlaştırılıyor video foto

Ülkelerinde yaşanan iç savaşlar, emperyalistlerin işgaliyle gelen büyük sıkıntılar nedeniyle Avrupa’ya göç etmek zorunda kalan mülteciler, burada ise toplu olarak Hristiyanlaştırılıyor.

İşgaller, iç savaşlar, ekonomik sıkıntılar gibi nedenlerle, kendileri ve çocuklarının geleceği adına ülkelerini terk ederek Avrupa’ya göç eden mülteciler, burada ise daha büyük bir tehlikeyle karşı karşıya kalıyor.

80 Müslüman mülteci Hristiyan oldu

Müslüman mültecilerin Hristiyanlaştırıldığına dair her gün yeni haberler basına yansırken, son olay ise Almanya’nın Hamburg şehrinde yaşandı. 80 Müslüman mülteci toplu halde Hristiyanlığa geçti. Düzenlenen ayinle vaftiz olan 80 mülteci, Hristiyan oldu.

Hamburg Şehir Parkı’nda düzenlenen toplu vaftiz törenine beyaz ebesiler giyerek gelen yaklaşık 80 kadın ve erkek mülteci, “Alpha und Omega Gemeinde” (Alfa ve Omega Cemaati)  tarafından organize edilen toplu din değiştirme ayini ile Hristiyanlığı kabul ettiler. Ermeni asıllı olan Papaz Albert Babacan ve eşi Nasrin’in yönettiği ayin, halka açık olarak yapıldı.

2016’nın ilk yarısında 196 Afgan ve İranlı Hristiyanlığa geçti

Hamburg’da faaliyet gösteren ve çoğunluğunu İranlı ve Afganistanlı Hristiyanların oluşturduğu Fars-Hristiyan Cemaati tarafından konuyla ilgili yapılan açıklamada, sadece bu sene içerisinde 196 Afgan ve İranlının, İslam’dan Hristiyanlığa geçiş yaptığı ifade edildi. Açıklamanın devamında sayının sene sonuna kadar 500’ü bulabileceği belirtildi.

Daha önce Avrupalı liderlerin Hristiyan olan göçmen tercih edeceklerini açıklamalarının ardından çaresiz kalan Müslüman mültecilerin din değiştirmek zorunda bırakıldıkları yazılı ve görsel medyada yer almıştı.

Berlin’deki “Dreifaltigkeitskirche” adlı kilise Hristiyanlaştırma projesinde etkin rol alıyor

Müslüman mültecilerin sığınma hakkını elde edebilmek için Hristiyanlığı tercih etmeye zorlanması insanlık suçu olarak değerlendirilirken, son süreçte yüzlerce Afgan ve İranlı mülteci bu psikolojik baskı nedeniyle din değiştirdi. Berlin’de bulunan “Dreifaltigkeitskirche” adlı kilise bu yönde etkin rol alırken, Müslüman mültecilere yönelik hızlandırılmış Hristiyanlık kurslarında dersler de veriliyor.

Hristiyanlığa geçen mülteciler sayesinde iki yılda kilisenin üye sayısı 150’den 600’e yükseldi

Kilisenin başlattığı bu kurslarda eğitim sürecinden geçenler üç ayın ardından ayinle Hristiyanlığa kabul ediliyor. Kilise papazı Gottfried Martens, Hristiyanlığa geçen mülteciler sayesinde iki yılda kilisenin üye sayısının 150’den 600’e yükseldiğini söylüyor.

Avrupalı liderler Hristiyan mültecilere öncelik tanıyacaklarını açıkladı

Başta ırkçı Macaristan Başbakanı Viktor Orban olmak üzere Avrupalı liderlerin Hristiyan mültecilerin kabulünde öncelik tanıyacaklarını açıklamaları Müslüman mültecileri din değiştirmeye zorluyor.

Ölümün kıyısından aileleriyle beraber Avrupa’ya göçen mültecileri almak istemeyen Macaristan Başbakanı Orban, sığınmacıları Hristiyan nüfusa tehdit olarak gördüğünü açıklamış, Slovakya ve Çek Cumhuriyeti de Hristiyan göçmen kabul edeceklerini, Kıbrıs Rum Kesimi İçişleri Bakanı ise alacakları 300 mültecinin Ortodoks Hristiyan olmasını istemişti.

Son süreç Avrupa’nın İslam ümmetine bakan yüzüne ışık tutuyor

İnsanlık dışı bir olay olarak değerlendirilen mültecilerin din değiştirmeye mecbur bırakılması, medeni ve insan haklarını öncelediği propagandası pompalanan Avrupa’nın nasıl bir yüze sahip olduğunu, neleri hedeflediğini bir kez daha ortaya koyuyor.

Bir taraftan bilinçli olarak yaygınlaştırılan İslamofobi, diğer taraftan vicdanı materyalizmin yağlı urganında sallanan Avrupa’nın çeşitli kentlerinde bulunan mütevazı mescitlerin kundaklanması, İslam’ın kutsallarının karikatürize edilmesi, aşağılanması, tesettürlü kadınların güpegündüz sokak ortasında sözlü-fiili saldırıya uğraması, karınlarını doyurabilmek için yardım isteyen mültecilere aşağılık bir şekilde hakaret edilmesi ve en nihayetinde Müslüman mültecilerin din değiştirmeye zorlanması, laik-seküler Avrupa’nın İslam ümmetine karşı geliştirdiği taarruzu yeniden gözler önüne seriyor.

İLKHA





HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.