Bağrımızdaki haçlı şebekesi

 Batı, Amerika, Avrupa ve onların etrafında dört dönen İslam coğrafyasındaki aveneleri özgürlük, demokrasi, insan hakları ve barış kelimelerini kullanma yarışında ilk sırayı kimseye kaptırmazlar. Fakat büyük bir çelişki var, bu kelimeleri kullandıkları oranda belki de kat kat daha fazla bu terimlerin aksi amellerini icra etmekten uzak durmazlar.

Bu meseleye dünden ve bugünden, farklı coğrafyalardan sayısız örnek getirilebilir. Ama buna ihtiyaç yoktur. Biz sadece bu güruhun son faşizanlığı üzerine birkaç kelam edelim.

Batı'nın, Amerika'nın, Rusya'nın uşaklığında zirve yapmış olanların İslam ve Peygamber tahammülsüzlüğünden bahsediyorum.

“Bijî Obama”, “Bijî Putîn” de aşkı bulmuş, Nirvana'ya ermişlerden bahsediyorum. Gerçekleri saklama, köleliği özgürlük olarak sunma, gündemi zehirleriyle bulandırma ve tahammülsüzlüğü hoşgörü diye satma cüret ve maharetinde bulunanlardan bahsediyorum.

Evet, adları demokrasi, soyadları barış; adları özgürlük,  soyadları insan hakları eylemleriyse tahammülsüzlük, savaş, kan, saldırı ve İslam düşmanlığı...

Ne kadar da benziyorlar efendilerine, Amerika da Afganistan ve Irak'ı özgürleştirmek için yüzbinlerce can aldı. Köleler de efendilerinin izinde patlattıkları tonlarca patlayıcıyı yetersiz bulmuş olmalılar ki bu arada hadislere dil uzatarak maneviyatımızı da yok etmek istiyorlar.

Öyle ya kadını İslam'dan ne kadar uzaklaştırabilirlerse o kadar rahatlıkla onu kendi emellerine alet edebilirler. İslam'ı ve Müslümanları şeytanvari özgürlükçü zihniyetlerine engel görüyorlar. Bağrımızdaki haçlı şebekesinin, siyon şubesinin, emperyal güçlere yardakçılık yapanların, Moskof bendelerinin kutsallarımıza dil uzatmaları bundandır.

Bundandır, tüm kin ve nefretleri, düşmanlıkları.

Şu gerçek, haklarını yemeyelim yanlarına kâr kaldığını bildikleri sürece kanun, kural, sınır, ölçü, örf adet, inanç, maneviyat bilmiyorlar; tanımıyorlar. İnanç dediğime de bakmayın, diğer dinlerle alıp veremedikleri yok, Hristiyan ve Yahudilerin hizmetkârı, zerdüştlüğün aşığıdırlar. Cepheyi sadece ve sadece İslam'a açmışlar.

Bunda bir gariplik yok, kurda kuzuyu teslim etmek, zalimden insanlık beklemek, şeytandan insaf, küfür ve avenesinden iman, dinsizlerde din, çetelerde insanlık aramak kabahat.

“Ben de Müslümanım, bunlar da Müslüman” deyip de bu küfrü görüp de gözlerini kapayana, kendini kandırana heyhat ki ne heyhat.

Cinni şeytanlardan çok bu insi şeytanlar millete musallat olmuş.

Hâsılı, hesaba katmadıkları durumsa, onlar İslam'a ve Müslümanlara saldırdıkça Müslümanların İslam'a daha çok sarıldıkları, safları sıklaştırdıklarıdır. Rabbim insanların gaflet uykusundan uyanışına, fitnede boğulanların dirilişine, ümmetin vahdetine, mazlumların hâlâsına vesile kılsın. Vesselam.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.