Bitlis halkı Mescid-i Aksa için haykırdı

Bitlis halkı Mescid-i Aksa için haykırdı

İsrail'in Mescid-i Aksa'ya yönelik saldırıları Bitlis'te düzenlenen kitlesel basın açıklamasıyla kınandı. Amerika ve İsrail aleyhine sloganların atıldığı açıklamada ümmetin vahdetine vurgu yapıldı.

BİTLİS - Siyonist İsrail tarafından Mescid-i Aksa’ya yönelik yapılan saldırılar, düzenlenen kitlesel basın açıklamasıyla protesto edildi. Bitlis Eğitim Sağlık Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği'nin (BEST-DER) organize ettiği basın açıklamasına yaklaşık 20 Sivil Toplum Kuruluşu destek verdi.

 

“İsrail, azılı bir terör şebekesidir”
Şerefiye Cami önünde düzenlenen basın açıklamasına katılan Bitlisliler, Amerika ve İsrail aleyhine slogan atarak yapılanlara tepki gösterdi. Basın açıklamasını STK’lar adına Birlik Haber-Sen Bitlis Şube Başkanı Nafiz Karakuzu okudu.

 

İsrail'i peygamberlerini katleden, dünyanın hiçbir ülkesi ve milleti tarafından kabul görmeyen, şuan yaşadığı topraklarda kandan ve gözyaşından başka bir eser bırakmayan, dünyanın başına bela olan, dünyanın neresinde bir kaos ortamı varsa altından çıkan ve Allah’ın lanetlediği kavim olarak ifade eden Karakuzu, “İsrailoğulları, son günlerde azgınlıklarına bir yenisini daha ekleyerek, İslam aleminin ilk kıblesi olan Mescidi Aksa'ya necis potinleri ile girip oradaki Müslümanlara müdahale edip kutsal kitabımız Kur'an-ı Kerim'leri yerlere atmışlardır.” dedi.

 

Karakuzu, Bitlis’te ve Kürdistan coğrafyasında yaşayan Müslümanlar olarak, İsrail rejiminin azılı bir terör şebekesi ve insanlığın başına musallat olmuş bir baş belası olduğunu en gür seda ile haykırdıklarını söyledi.

 

“İslam ümmeti, Siyonistlere karşı gücünü birleştirmeli”
Karakuzu, İsrail'in bu kadar azgın tavır sergilemesinin nedeninin, İslam devletleri arasında Mescidi Aksa’yı kırmızıçizgileri olarak gören yönetimlerin olmaması, Müslümanların Mescidi Aksa’ya yeterince değer vermemeleri ve İslam âleminin vahdetten uzak durması olduğunu belirtti.

 

İslam ümmetinin sessizliğinden yakınarak, Mescid-i Aksa’nın özgürleştirilmesi için, ümmete birleşme çağrısında bulunan Karakuzu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Daha ne kadar zillet içerisinde kalıp bu yaşananlara seyirci kalacaksınız? İlk kıblemiz olan Mescidi Aksa’yı korumak için kimi bekliyorsunuz? Yoksa gözler gökyüzüne çevrilmiş ebabil kuşlarını mı bekliyor? Büyük Komutan Selahaddin Eyyubi bugün bizim halimizi görse ne derdi acaba?

 

Biz zayıf olduğumuz için değil gücümüzün parçalanmasından kaybediyoruz. Cihad şahadet diyen Müslümanları, Aksa’ya sahip çıkmaya çağırıyoruz. İhtilaflara son veriniz. Birbirinizin kanını dökmeyin. Silahlarınızı Siyonistlere çevirin. Bu gün Ortadoğu’da Müslümanların kanı oluk oluk akmakta, İslam ümmetinin enerjisi tüketiliyor. Silahlarınızın hedefinde neden Siyonistler yok. Biz birbirimizin kanını dökerken onlar namusumuza el uzatıyor. Şunu özellikle belirtmek istiyoruz: Zalimler suçlu olduğu kadar, ihtilaflara sebep olanlar da onlar kadar suçludur. Bizim kitabımızda diz üstü çökmek yoktur. Biz yiğit Peygamberin ümmetiyiz. O Peygamber Müslümanların izzeti için İslam’ın tüm gücünü seferber etmiştir.

 

“İsrail, müzakereden değil, şiddetten anlıyor”
Şunu unutmayalım ki, Mescidi Aksa'nın, Kudüs’ün özgürlüğü, ancak ve ancak onların yaptıklarının aynısı ile karşılık vererek mümkündür. Çünkü terör rejiminin anladığı başka bir dil yoktur."

 

"Bugün birleşme günüdür"
Artık Müslümanların kendi aralarındaki ihtilafları, görüş farklılıklarını bir kenara bırakıp vahdet çizgisinde birleşme günü olduğunu ifade eden Karakuzu, "Bugün Tüm Müslümanların ortak değeri olan ilk kıblemiz Mescidi Aksa, Filistin ve Kudüs için birleşme günüdür. Ayrıca Siyonist Rejim ile başta askeri olmak üzere siyasi ve ekonomik ilişkilerin kesilmesi sağlanmalıdır. Ayrıca Siyonist rejime karşı mücadele veren direniş hareketlerine askeri, siyasi ve ekonomik her türlü destek verilmelidir.”

 

"İsrail’e askeri, siyasi ve ekonomi tüm ilişkiler kesilmeli”
Hükümete de seslenen Karakuzu, “İlk kıblemiz olan Mescid-i Aksa'nın imarı için gereken ekonomik desteğin verilmesini destekliyoruz. Ancak terör devleti İsrail ile siyasi, ekonomik ve askeri bütün anlaşmaların kesilmesi gerektiğini hatırlatıyoruz. Eğer sizler cumhuru temsil ediyorsanız, o zaman cumhurun haklı taleplerini de yerine getirmek zorundasınız. Artık Türkiye devleti olarak uluslararası arenada yüce dinimiz olan İslam’a sahip çıkmanın vakti gelmedi mi? Bu halk her şeyden evvel, devlet olarak kutsallarına sahip çıkmanızı beklemektedir.” şeklinde konuştu.
Best Der’in organize ettiği basın açıklamasına HÜDA PAR başta olmak üzere, Eğitim Bir-Sen, Ensar Vakfı Bitlis Şubesi, Memur Sen ve 11 İş Kolu, Hatibiye Kültür Eğitim ve Araştırma Derneği, Genç Der ve Anadolu Gençlik Derneği destek verdi.   (Şükrü Tontaş - İLKHA)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.