Bu GUNDİ'den GANDİ çıkmaz!

Soldan icazetli liboş takımı, Çözüm Süreci'yle ÖCALAN'ı yerlere göklere sığdırmamayı marifet saydı ve işi o kadar ileri götürdüler ki onu GANDİ'ye benzetenler bile oldu.

ÖCALAN'ın, üstünde neşvünema bulduğu saikleri bilen ve yazılarını takip eden biri olarak ÖCALAN hakkında iddiam kısa ve netti:

“ÖCALAN, bireysel faydası olmayan bir mutabakata imza atmaz, gerekirse süreci akamete uğratır.”

İddiama sert tepki gösterenler olduğu gibi, inanır gibi takılanlar da oldu.

Ve Sırrı Süreyya ÖNDER'in Cumhuriyet gazetesindeki röportajından bir pasajı bana katılmayan okuyucularımın takdirine sunuyorum:

Cumhuriyet Gazetesi:

- ÖCALAN, tam olarak nasıl bir statü talep etti?

S.S.ÖNDER:

- Öcalan, bu konuda benimle resmi bir muhataplık yürütüyorsunuz ama yasada bunu tarif etmiyorsunuz. Çözüm çerçeve yasasından önce, ben burada neyim bunu tarif etmelisiniz. Birçok talepte bulunuyorsunuz ama statümü ve adımı zikretmiyorsunuz, bu durum sürecin ruhuna uygun değildir.” dedi.

ÖCALAN'ın statüsünün belirlenmediği süreç, ruhsuz bir süreçmiş.

Şimdi başa dönersek GANDİ köken olarak GUNDİ idi, ama bu GUNDİ'den hiçbir zaman GANDİ çıkmaz!

****

HDP'YE YAPILAN SALDIRILARI KOŞULSUZ KINIYORUM.

HDP'ye yapılan saldırıları kınayıp HÜDA PAR'a yapılan yüzlerce saldırıyı kınamayan AK PARTİ'yi kınıyorum.

HDP saldırılarına tepki gösterip HÜDA PAR'a yapılan saldırıları es geçen CHP'yi kınıyorum.

HDP saldırılarına tepki gösterip HÜDA PAR'a yapılan saldırıları görmeyen MHP'yi kınıyorum.

HDP saldırısıyla mağdur rolüne bürünen, ancak HÜDA PAR'a yapılan saldırılarda yavuz hırsız misali “HÜDA PAR'ın Lice'de ne işi vardı?” diyecek kadar işi pişkinliğe vuran ama Rize'de standına saldırı olunca Rize'de ne işi olduğunu sorgulamayan DEMİRTAŞ'ı kınıyorum.

DEMİRTAŞ'ın bu ikilemini görmekten aciz avanesini kınıyorum.

HDP saldırılarına tepki gösterip “Hepimiz HDP'liyiz!” diyen ancak HÜDA PAR'a yapılan saldırılarda bırakın üç maymunu, bütün maymunların taklitlerini yapan medya kalemşorlarını kınıyorum.

HÜDA PAR'a yapılan saldırıların ve Adana ile Mersin'de HDP'ye yönelik yapılan saldırıların faillerine gelince:

Hepsini şiddetle KINIYORUM!...

****

12 Eylül darbesine güzelleme yazan, 28 Şubat'ta “BECEREMEDİNİZ, ARTIK BIRAKIN!” sözünü inananların böğrüne hançer gibi saplayıp askere selam çakan GÜLEN ve medyasının durumu herkesin malumu.

Birkaç oy devşirme vehmine kapılan KAMALAK, geçenlerde GÜLEN medyasını ziyaret etti.

Eee her parti gibi sıradan bir ziyaret, bunun nesi yazılır demeyin. Bu ziyaret sırasında kullandığı cümle akıllara ziyan.

“28 Şubat süreci bütün alçaklığına rağmen şimdikinden daha onurluydu.” sözü KAMALAK'ın ağzından çıkan sözlerdi.

Evet, evet.. yanlış duymadınız. Cümle aynen bu şekildeydi.

Oy avcılığı için bu talihsiz açıklamayı yapan KAMALAK'ın bu sözleri üzerine yazılacak hiçbir şey yok, ama ona ufak bir önerim var:

“Sayın KAMALAK, Onur Testi'nizi bir daha gözden geçirin” derim.

****

HDP'nin seçim bürolarına yapılan saldırılar üzerinden MHP'ye seslenen Demirtaş: “Ben buradan Milliyetçi Hareket Partisi'ne çağrı yapmak istiyorum. 60 civarında HDP bürosuna saldırı oldu. Mitinglerimize saldırı oldu. Tamamında da saldırı yapan gruplar ülkücülerin, MHP'lilerin işaretini yapıyorlar. MHP'ye soruyorum, bunlarla ilişkiniz var mı, yok mu? Yoksa çıkın açıklayın. Yok eğer MHP olarak Ülkü Ocakları olarak sizler bu saldırıyı organize ediyorsanız bunu da çıkın cesurca söyleyin.”

Soruyu şimdi aksülamel şeklinde DEMİRTAŞ'a iade edelim:

- Sayın DEMİRTAŞ! HÜDA PAR ve ona yakın derneklere üç yüze yakın saldırı yapıldı.

Yüksekova'da Mustazaf Der yöneticisi, dernek binasında beş bin kişinin saldırısıyla katledildi.

KOBANİ bahanesiyle Yasin BÖRÜ ve arkadaşları, insanlık tarihinde görülmemiş bir vahşetle katledildi.

Kızıltepe'de Kürtçe bilmediğinden dolayı iki Suriyeli mütedeyyin infaz edildi, üzerlerindeki on bin dolar, şehir eşkıyaları tarafından hiç edildi.

Yüksekova'da Menzil tarikatına mensup İrfan ATSIZ, Van'da mütedeyyin kimliğiyle bilinen M. Latif ŞENER katledildi.

Bu saldırıların gerçekleşmesinde yüzlerce kişi bulunuyor ve sizin işaretinizi yapıyordu. Eğer bu saldırıları siz yaptıysanız, bunu basın önünde - en azından seni cilalayan CNN Türk'te - yiğitçe kabul edin ve üstlenin. Eğer siz yapmadıysanız, “O saldırıyı bizimkiler değil sokak köpekleri gerçekleştirmiştir ve belediyelerimizin bu sokak köpeklerinin itlafı için çalışmaları tez elden başlayacaktır.” dersin.

Yani mertçe…

Ha bu arada Yasin BÖRÜ ve arkadaşlarının katillerinin bir kısmının bulunduğu dosyadaki avukatların da kimi gösterilerde sizin işaretinizi yaptıkları ve sizin partinizle teşrik - i mesaide olduğu biliniyor. Yapacağınız açıklamada bu avukatlarla ilgili iki satır daha karalasanız mertliğinize mertlik katarsınız.

Yoksa aksi durum, aksi durumu gerektirir.

****

Manisa'daki GÜLEN medyasına yakın derneklere yapılan baskınlar sonrası GÜLEN şakirdi olan damadının ve kızının etkisinde kalan ve yine duygusallığı depreşip mikrofonu görünce konuşmayı farz sanan Bülent ARINÇ, “Ben şimdi Manisa'da halktan nasıl oy isterim.” dedikten sonra parti yönetimi de onu Manisa'dan bin beş yüz kilometre uzaklıktaki Batman ve Van'a gönderdi.

Batman'ın seçim havasından oldukça uzak olan Bülent Bey, “7 Haziran seçimleri bağımsız adayların seçimi değil, partilerin yarışıdır. Kimse başını çevirip bağımsız adaylara bakmaz.” diyerek bölgeye ne kadar hâkim(!) olduğunu gösterdi.

ARINÇ'ın bu tutumu, Ankara'dan kumandayla halkı yöneten ve her söylediğinin kabul göreceğini sanan, yıllar sonra da bölgede esamesi okunmayan eski CHP tutumunu akıllara getirdi.

AK PARTİ yönetimine âcizane tavsiyem, kendi memleketi olan Manisa'da halktan oy isteyemeyen Bülent ARINÇ'ı BATMAN veya VAN'a değil, FİZAN'a göndermesi partilerinin yararına olur.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.