Dr. Usame: "Sisi, halka ait evleri ve mescitleri ruhsatsız olduğu gerekçesiyle yıkıyor"

Dr. Usame: "Sisi, halka ait evleri ve mescitleri ruhsatsız olduğu gerekçesiyle yıkıyor"

Darbeci Sisi yönetimi tarafından Mısır’da hukuksuz bir şekilde yıkılan cami, tarihi mekânlar ve evlerle ilgili konuşan Dr. Usame Eid, Sisi’nin tapuları olmadığı gerekçesiyle keyfi olarak ibadethane ve halka ait evleri yıktığını söyledi.

Darbeyle yönetime geldiği ilk günden beri halkı katleden, on binlerce mazlumu cezaevlerine koyan, yüzlercesini idam eden ve Mısır’ın ekonomik olarak çökmesine sebep olan Sisi, şimdi de halka ait olan evleri ve ibadethaneleri ruhsatsız oldukları gerekçesiyle yıktırıyor.

Mısır’ın Mahmudiye mahallesinde ruhsatsız oldukları gerekçesiyle camileri ve halka ait evlerin yıkılmasına ilişkin İLKHA muhabirine konuşan Ezher Üniversitesi mezunu imam-doktor Usame Eid, Mısırda askeri bir yönetimin hâkim olduğunu, bu askeri yönetiminin de zalim, insanlıktan uzak, darbeci ve başarısız bir yönetim olduğu söyledi.

Eid, “İnsanlar evlerin zalim sisi rejimi tarafından yıkılmasına çok da şaşırmıyorlar. Çünkü Darbeci Sisi, daha önce sokaklarda binlerce insanı katletmiş, buldozerlerle, tanklarla ezmiş ve hiç de umursamamıştır. Ancak yine de bu olay, Mısır halkının öfkelenmesine, meydanlara çıkarak protestolar düzenlemesine, sosyal medya platformlarında ‘Seni istemiyoruz Sisi’, ‘Defol!’,  ’20 Eylül’de sokaklardayız’ gibi hashtag’ler açılmasına sebebiyet verdi.” dedi.

“Sisi, belediyenin imar izni verdiği evleri yıktırıyor”

Mısır’da imar bölgesi dışında imar edilmiş binlerce ruhsatsız yapılarla birlikte nüfus yoğunluğundan ötürü aşırı bir konut artışının olduğunu belirten Eid, “Devlet, vatandaşlarına gerekli barınmayı sağlamamakla beraber, imar bölgesini de çok kısıtlı bir alanla sınırlı tutuyor. Mısırlılar da bu durumda arazi bölgesi veya şehir merkezinin ücra köşelerinde arsa temin edip kendilerine barınak inşa ediyorlar. Peki, bu insanlara ev yapma iznini kim veriyor? Sisi çıkmış tüm bu yapıları yıkacağım diyor. Ancak bu söz içi boş ve geçersiz bir sözdür. Çünkü hükümet ve belediyeler bu insanların ev yapmasına karşı çıkmamakla beraber onlara izin de veriyorlar. İnsanlar evlerini yaparken bu belediyelere gidiyor, elektrik, su ve doğalgaz gibi aboneliklerini yaptırıyorlar. Bu durumda imar bölgesi dışında yapılmış olan bu yapılar izinli yapılar gibi olmuş oluyorlar. Sen belediye olarak eğer buraların kanun dışı olduğunu kabul ediyorsan neden onlara abonelik onayı veriyorsun. Bunun da ötesinde bazı insanlar bu evleri belki 20 belki de 30 yıl önce inşa etmişler. Şimdi de Sisi gelmiş bu insanların evlerini yıkmak istiyor. Sisi bu şekilde insanları, evlerini yıkmakla tehdit ediyor.” diye konuştu.

“Askeriyeden güç alan müteahhitler arazilere el koyuyor”

Sisi’nin evleri yıkarak insanlarla uzlaşmayı hedeflediğini vurgulayan Eid, “Ben bunu vergi toplama kanunu olarak görüyorum. Sisi, ilk günden beri Mısırlıların bütün sermayelerini onlardan almayı hedeflemiştir. Hâlbuki Mısır halkı normalde de fakir bir halktır. Ancak sisi bu var olan bu zerre malı da Mısırlılara çok görüyor ve onlardan almak istiyor. Bu yolla herkesle uzlaşı anlaşması imzalanacak ve örneğin dairesinin fiyatı 60 bin olan bir kişiden belki 100 bin Cüneyh (Mısır para birimi) tahsil edilecek. Mısırlıların kanını emmek isteyen Sisi’nin bu politikasını daha da gün yüzüne çıkaracak şu izahı da yapayım. Belediyeler imara açık olmayan bu bölgelerin bir kısmını bazı büyük müteahhitlere verdiler. Tabi bunlarda genelde askeriye içerisinde rütbesi olan kişilerdirler. Bu arazileri de genelde el koyma yöntemiyle alıyorlar. Bu şekilde el koydukları imara kapalı olan arazilerde askeri konumlarını kullanarak yapılar inşa ediyorlar. Yüzlerle belki de binlerle ifade edeceğimiz bu yapıların hepsinin tüm abonelik işlemlerini de belediyeden onaylatıyorlar. Bu şekilde evleri Mısır halkına satıyorlar. Halk burada arazi filan almıyor aboneliği olan bir daire almış oluyor.” şeklinde konuştu.

“Sisi, halkı uzlaşmaya zorluyor”

Sisi’nin imara açık olmayan arazilere konut inşa ettiğini hatırlatan Eid, “Sisi, konumlarını kullanarak konut diken müteahhitleri sorgulamadan mazlum halktan hesap soruyor. Diyor ki, ya bu evleri yıkacağım ya da uzlaşı sağlayacağız. Halkın uzlaşı sağlaması ise oturduğu daireyi yeniden bir daire parası vererek satın almasıdır. Dediğim gibi Sisi’nin ‘kanunsuz evleri yıkacağım’ sözü dışarıdan doğru olarak görünse de aslıda içi boş ve geçersiz bir sözdür.” ifadelerini kullandı.

Mısır’da yaşananların dışarıda görünmemesi için çaba sarf İslami kimliğe sahip kişileri de engellediğini söyleyen Eid, konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “Sisi, İslami olan her şeye karşı duruyor ve onu ortadan kaldırmaya çalışıyor -bu herkes tarafından açıkça görülmektedir. Hatta şuan vakıflar bakanlığı (Türkiye’deki diyanet işleri başkanlığı) Mısır’da İslam’ı yumuşatmak için çalışıyor ki despot hükümete engel değil destek olsun. İşi insanlara tebliğ etmek, hakkı söylemek olan bu vakıf şuan hükümetin ve darbecilerin yaptığı işleri meşrulaştırmak için kullanılan bir alete dönüştü. Sisi, hükümete el koyduktan sonra önceden sömürgecilerin dahi yapamadığı birçok alçaklığı yaptı. İşte Camileri yıkmak yaptığı en iğrenç işlerden birisidir. Allah’u Teâla Bakara Suresinde şöyle buyuruyor: “Allah'ın mescitlerinde O'nun isminin anılmasını engelleyen ve bunların yıkılmasına çalışandan daha zalim kim olabilir? Onların (durumu) içlerine korkarak girmekten başkası değildir. Onlar için dünyada bir aşağılanma, ahirette büyük bir azap vardır.” (Bakara, 114)”

“Sisi, mescitleri ruhsatsız diyerek yıktırıyor”

İzlediği bazı videolar sonrasında kahrolduğunu, 60 yıllık hatta daha da eski camilerin yıkıldığını belirten Eid, şu ifadelere yer verdi: “Peki, Mısırlı Müslümanlar neden imara açık olmayan arazilerde Cami inşa ediyorlar? Bunun ilk sebebi şudur: devletin üzerine düşen görevi yerine getirmiyor, camiler için gerekli arsayı temin etmiyor. İnsanlar, camilere sığmadıkları ve izdihamlar yaşandığı için yeni camilere ihtiyaç duyar oldular. Müslümanlar, birsinin özel arsasına veya boş ve kullanılmayan ya da daha önceden çöplük olarak kullanılan yerleri temizliyor, kirlerden arındırıyorlar ve oralara mescit inşa ediyorlar. Bunu da devlet üzerine düşen görevi yerine getirmediği için yapıyorlar. Şimdi de Sisi çıkmış ‘bu camileri yıkacağım diyor’ ve yıkıyor. Velev ki camiler imar izni olmayan bir alanda yapılmış olsun gerçekte sisinin dahi bu kararı alma hakkı yoktur. Çünkü Mısır’da Anayasa mahkemesinin bu konuda net bir kararı var. Mescide dönüştürülmüş bir yerin statüsünü hiç kimse değiştiremez ve buranın kullanımını ibadetgâh dışında başka bir şeye dönüştüremez. Buna neden olarak da şunu gösteriyor. Mescit olan bir yer insanların mülkiyetinden Allah’ın mülkiyetine taşınmış olur ki artık buna kimse müdahale edemez. Ne insanlar ne hükümet ne de herhangi biri artık burada herhangi bir iddiada bulunamaz. Bildiğiniz gibi yeryüzündeki Allah’ın evleri mescitlerdir ve sisi şimdi kalkmış bu mescitleri yıkıyor.”

“Camileri yıkan Sisi imar izni olmamasına rağmen kiliselerin yıkılmasına izin vermiyor”

Eid, “Mahmudiye olarak isimlendirilen bir bölge var. Sisi buradaki yapıları ve camileri kanun dışı gerekçesiyle yıkıyor. Ancak burada yol ayrımının tam ortasında bulunan bir kilise var. Sisi bu kilisenin yıkılmaması için yıkım ekibinin güzergâhını değiştirdi. Şuan bu kilisenin önüne kadar yıkım gelmiş ancak kiliseye dokunulmadan devam yıkım başka bir yöne kaydırılmış.  Güzergâh üzerinde ki camileri yıkan Sisi imar izni olmamasına rağmen kiliselerin yıkılmasına izin vermiyor.” dedi.

“Mısırlılar her şey katlanırlar ancak dinlerinin ve mescitlerinin alay konusu olmasına, çiğnenmesine ve yıkılmasına asla müsaade etmezler”

Birkaç gün önce bir papazın övünerek ‘Bizler sisi hükümetini desteklemeliyiz. Çünkü bizim birçok kilisemiz imar dışı alanlarda inşa edilmesine rağmen bize karışılmıyor. Bunun dışında şuan kilise inşa etmek için sadece telefon etmemiz yeterli. Ruhsata imara vb. şeylere hiç gerek yok.’ Şeklinde bir açıklama yaptığını söyleyen Eid, “Maalesef Kiliselere bu şekilde göz yumuluyor ve hatta teşvik ediliyorken camiler yıkılıyor. Ancak tüm bunlara rağmen biz, Sisi’nin ve sisi hükümetinin tüm bu yaptıklarını garipsemiyoruz. Çünkü sisi zaten batının ve Yahudilerin yolunda gidiyor. Efendilerinin hoşuna gidecek ne varsa onu yapıyor. Şüphesiz ki, şu an Sisi’nin yaptığı şeyler onların hoşuna gidiyor. İnşallah tüm bunların hepsi Sisi ve hükümetinin tabutuna çakılacak birer çivi olacaktır. Hükümetin düşmesine vesile olacaktır. Mısır halkı dindar ve dinine sahip çıkan bir halktır. Son gösterilerde namaz dahi kılmayanlar meydanlara çıkıp ‘defol Sisi’ ‘seni ve hükümetini istemiyoruz’ gibi sloganlar attılar. Mısırlılar her şey katlanırlar ancak dinlerinin ve mescitlerinin alay konusu olmasına, çiğnenmesine ve yıkılmasına asla müsaade etmezler. Bunun çok süreceğini düşünmüyorum. Yakında Sisi ve hükümetine karşı birçok hadisenin meydana geleceğini göreceğiz inşallah.

“20 Eylül’de yapılacak protestolar Sisi’nin devrilmesine ön ayak olacaktır”

20 Eylül’de yapılması planlanan protestoların Sisi yönetimin düşürülmesine ön ayak olacağını söyleyen Eid, "İnşallah 20 Eylülde hükümet düşürülür ancak düşürülmese bile, Sisi’yi ve yapılan tüm bu zulümleri ortadan kaldırmaya yaklaşmak adına atılmış çok önemli bir adım olacaktır. Bilindiği üzere Sisi, ülkeyi zorba bir şekilde yönetmektedir. Buna rağmen halkın sokaklara dökülmesi büyük bir fedakârlıktır. Çünkü bir kısmı kurşunlarla öldürülebilir veya Sisi’nin gitmesini istedikleri için onlarca yıl boyunca zindanlarda kalabilirler. Ancak bu gibi olaylar halka harekete geçirmek, onlara Sisi hükumetinin başarısız zalim ve katil bir hükumet olduğunu göstermek ve Sisi’nin başa gelmesindeki asıl hedefin Mısır’daki düzeni yok etmek olduğunu göstermek adına atılan çok önemli adımlardır.” dedi.

“Yapılan bu zulümler de kesinlikle bu şekilde devam etmeyecektir”

Sisi’nin halk ile bir uzlaşma yasası yapacağını söylemesinin de şaşılacak bir durum olduğunu vurgulayan Eid, son olarak şu ifadelere yer verdi: “Çünkü öncelikle evleri yıkıyor ve sonra devlet ile anlaşmalarını ardından yeniden evlerini yapmalarına izin veriyor. Evleri yıkmadan halk ile anlaşmalı, çünkü yapılan bu yıkımlar Mısır halkının cebinden verilmiş milyarları ziyan etmektir. Bu uzlaşma yasasını tasarlarken nasıl düşündüklerini anlamak imkânsız çünkü bunun mantıklı hiçbir yanı yoktur. Tüm bunların ışığında diyebiliriz ki bu yapılanlar Mısır halkını çileden çıkaracak ve Sisi’ye aldanan ve güzel adımlar atacağını sananların uyanmalarını, geri adım atmalarını sağlayacak ve askeri yönetimin ne kadar zarar verici olduğunu anlamalarına yardımcı olacaktır. Tüm bunlara rağmen bizler Allah’u Teâla’ ya dayandığımız için kesinlikle umutlarımızı yitirmeyeceğiz. Açıkça yapılan bu zulümler de kesinlikle bu şekilde devam etmeyecektir. Bizler bunu dillendirirsek zulüm ortadan kalkmaya başlayacaktır.”

İLKHA

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.