Endişeliler koalisyonu

MHP lideri Devlet Bahçeli, 2019'da “Cumhurbaşkanlığı seçimi” için aday çıkarmayacaklarını, adaylarının Erdoğan olduğunu söylediğinde nedense Ak partililer ve MHP'liler değil de başkaları endişelenmeye başladı.

Ak Parti konusunda endişelenen isim Fox Tv spikeri Fatih Portakal!

Fatih Portakal, hiç olmadığı kadar Ak parti'nin faydasını düşünmeye başlamış: “AK Parti bir karar vermek zorunda. MHP ile yapılacak ittifak fayda mı getirir zarar mı getirir? Ben fayda getirmeyeceğini düşünenlerdenim.”

Ahmet Davutoğlu'na yakın Karar gazetesinde yazan eski Ak Parti milletvekili Mehmet Ocaktan, MHP'nin içine düştüğü durumdan dolayı endişeleniyormuş:

“Bahçeli'nin konuşmasını dinlerken, siyasetin nasıl bir dramatik kavşakta sıkışıp kaldığını gördükçe, Türk siyaseti adına endişelenmemek mümkün değil. Bir siyasi liderin kendi partisinin kapısına nasıl kilit vurduğunu adeta bir film şeridi gibi izliyorsunuz...”

Hatta Yunanistan'da bile endişelenenler varmış.

Ethnos Gazetesi yazarı Hristos Stasinopulos, Türk siyasetinde yaşanan gelişmeleri köşesine taşıdı.

Stasinopulos da MHP'nin yanlış adım attığını söylemiş.

Kılıçdaroğlu, turlar atıp ortak aday çabasında bulunadursun, aslında bir koalisyon kendiliğinden oluşuyor.

Adı da “Endişeliler koalisyonu” olacak herhalde.

MESELE TÜRK-KÜRT MESELESİ DEĞİL, SEN DAHA ANLAMADIN MI?

HDP Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, Hasip Kaplan'ın “HDP kurultayında Demirtaş'ın yerine sakın bir Türk göz dikmesin, benim naçizane önerim, herkes haddini bilecek” şeklindeki açıklamalarını eleştirdi.

Eleştiri dedikse öyle “nezih” bir üslupla değil tabii.  Kendisine 'Sırrı gitsin film çeksin' diyen Kaplan'a Sırrı Süreyya Önder şöyle cevap verdi: “Hasip zihniyeti, ancak tükürülecek değersizliktedir.”

Demek ki, ne imiş, “tükürülecek değersizlikte” bir zihniyet varmış ve Hasip'inki de o kategorideymiş!

Bu arada bir şey daha öğrendik.

Melih Gökçek'in ahlak dışı bir heykel için “Böyle sanatın içine tükürürüm” lafına höykürenlerin Sırrı Süreyya'nın sözüne bir şey söylememelerinin altında “derin” bir sanatçı dayanışması varmış.

Neyse…

HDP'den Kaplan'a yönelik zehir zemberek bir açıklama geldi ve Hasip Kaplan istifa ettiğini duyurdu.

Biz gelelim asıl meseleye…

Demirtaş aday olmayacağını açıkladığında HDP genel başkanlığı için üç isim ön plana çıktı: Osman Baydemir, Ayhan Bilgen ve Sırrı Süreyya Önder.

Tabii ben “Neden genel başkanlık için üç “erkek” ismi öne çıkıyor da neden “eş genel başkanlar” tartışılmıyor” demiyorum. Desem HDP için de “erkek egemen parti” ya da “cinsiyetçi” özellikleri var da kadınları “öylesine” yönetimde gösteriyor demiş olurum ki, bu da çok kişiyi öfkelendirir.

Bir daha neyse diyelim…

Solculuğundan, laik ve seküler bir yaşam tarzından şüphe etmediğimiz ve “içeriden” sızan bilgilere göre “çok içmesiyle” maruf Hasip Kaplan neden böyle bir konuyu gündeme getirdi?

Sanırım mesele Osman Baydemir'in önünü böyle bir yolla açmak.

HDP'nin içinden “kısık sesle” şöyle şeyler dile getiriliyor:

Ayhan Bilgen'in eski “Milli mücadeleci” kimliği, Sırrı Süreyya ile ilgili kimi iddialar, seçilmeleri durumunda HDP'nin “tümüyle”  devlet kontrolüne girmesine neden olabilir.

Hasip Kaplan kendini feda ederek böyle bir konuyu gündeme getirdi ve sonra istifa etti. Bundan sonra ne S. S. Önder ne de Ayhan Bilgen'in HDP genel başkanı olma ihtimali kalmamıştır.

Dedim ya bunlar kısık sesler ve pek duyulmuyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.