Ezelden ebede en muhterem “Âşk”ın Kendisi

Ezelin defterinde Allah hep vardı. Yokluk meçhûlünde(bizce) tek var olan sonsuz nurdu, Allah. O ki ezelin de defterin de yokluğun da varlığın da ebedin de tek Malik’idir. Yoklukta, meçhûlde, bilinmezlikte de varlıkta ve sonsuzlukta da hüsnüyle tüm ziya ve muhabbeti celp eden esma ve evsaf Allah’ındır.

Söz konusu Allah olunca kelimeler nakıs kalır, adeta lal kesilip beyaz bayrak kaldırır, kalp mecnuna, ruh dervişe döner. Kâinat tüm varlığıyla kelebekler misali Allah nurunun etrafında kendi lisanıyla âşkı okur, kendi mizacıyla âşkı dokur. Asla ve kat’a mübalağa değil, gelmiş geçmiş, mevcut ve gelecek tüm edipler Cellecelaluhu’yu yazsa, tüm şairler mısralarına O’nun rengini çalsa, tüm hatipler O’nu anlatsa, tüm müderrisler, mualimler, mamosteler, öğretmenler O’nu öğretse yine de okyanusların yanında bir damla kadar da bunun hakkını vermiş olamazlar. Çare, Hu’ya rücu etmektir, derman O’nun rahmet kapısına asılmaktır, ilaç O’nun kelamında erimektir. Evet, fenafillah olmak için fenafilfurkan olmak gerekir. Evet, “Allahu gayetuna” diyoruz, lakin bu âşkın, bu sevdanın, bu davanın kılavuzu Beliğ ve Beyan olan Kur’an’dır, Furkan’dır. Fenafillah olmak için fenafilKur’an olmak şart mı, neden?

Zira Kelam-ı Mübin Allah’ın fermanı ve her yönüyle Allah’a ulaştıran en evvel hablillah’tır, Allah âşıklarına Allah’ı anlatan mükemmel bir hitaptır.

O vakit tabir yerindeyse esma ve evsafıyla kendi dilinden Allah kimdir bakalım:

Allah vardır, ezelidir, ebedidir, O’ndan başka ilah yoktur, yarattıklarından hiçbirine benzemez, kendi varlığıyla vardır, diridir, her şeyi bilen, işiten, görendir, kelamı buyurandır, her şeye gücü yetendir, her şeyin yaratıcısıdır. O’ndan başka yaratıcı yoktur, O “ol” deyince oluverir. En güzel esmanın sahibidir. İsmi azam O’nundur. Allah adıyla yücedir. O azim, yüce ve şanı yüce olandır. Allah noksan sıfatlardan beridir, tüm kemal sıfatların sahibidir. Sahib-i azamettir ve mutlak galiptir. Her şeyi koruyup gözeten de O’dur. İnsana şah damarından karib ve emniyet verendir. O’nun hiçbir şeye ihtiyacı yoktur, her şey O’na muhtaçtır. Doğmamış ve doğurulmamıştır. Semavat ve zeminin nurudur. Çocuk edinmekten ve koşulan ortaklardan münezzehtir. Her işi idare eden Rahman’dır, Rahim’dir, âlemlerin rabbidir. Yine Allah kendisine itaat edene, kendisinden sakınana, iyilik yapana, Kur’an okuyana, infak edene, tevbe edene ve dilediğine rahmet edendir. Allah rahmeti bol olan, rahmeti dünyada herkesi kuşatandır; fakat kendisini inkar edenlere rahmet etmeyendir. Allah dilediğini yapan, dilediği gibi tasarruf edendir. Allah; va’di gerçek olan, va’dinden dönmeyendir. Allah; dirilten, öldüren, hesabı çabuk gören ve azabı çetin olandır. Azabı zalimler, münafıklar, kafirler ve müşrikler için olandır.

Kelam-ı Kerim, Allah’ın bu isim ve sıfatlarını te’kit üzerine te’kitle bazen aynı bazen farklı şekilde dile getirir.  

Hakikat bu. Kelam-ı Mübin’in kemal ve cemaliyle letafet sofrası olduğu, ezelden ebede en üstün meziyetlere, en ali ve kemal sıfatlara haiz, en güzel isimlerin sahibi, en muhterem âşkın, muhabbetin kendisi ve en ulvi nazik hissiyatın cezbedicisi olan Allah’ın ruh ve gönül dünyamıza yansımasına göre herkes çuvaldızı kendine batırsın, vesselam.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.