Diyarbakır'daki bazı vatandaşlar, Dicle EDAŞ görevlilerinin, birçok aboneye kaçak elektrik kullandıkları muamelesi yaptığını ve ceza kestiğini belirterek, halkın, elektrik üzerinde mağdur edilmemesi gerektiğini söylediler.

DEDAŞ ile ilgili 2 yıldan bu yana başlayan sıkıntılarının bitmek bilmediğini belirten Murat Pamuk, oturduğu apartmanın pano ve elektrik kablolarının 20 yıllık olduğunu ve değiştirilmesini DEDAŞ’tan talep ettiklerini söyledi.

DEDAŞ’ın panoları değiştirdikten sonraki süreçte ay dolmadan faturaların kesildiğini dile getiren Pamuk, her ay ödedikleri 300 TL’lik faturaların yeni panodan sonra 600 TL’ye yükseldiğini ifade etti.

Bağlar ilçesindeki halkın ekonomik durumunun ortada olduğuna dikkat çeken Pamuk, asgari ücretin altında çalışan insanların bu faturaları ödeyemeyeceğini sözlerine ekledi.

"Ya ısınmayacaktık ya da karnımızı doyuramayacaktık!"

Kış ayı boyunca elektrikle ilgili yaşadıkları sorunlar olduğunu belirten Pamuk, "Ya ısınmayacaktık, ya da karnımızı doyuramayacaktık. Elektrik sorunumuz, diğer ihtiyaçlarımızın birçoğunu kısmamıza neden oldu. Biz bir şekilde faturalarımı ödedik ancak sadece benim oturduğum apartmanda 10 tane daire faturalarını ödeyemedi. Bunların elektrikleri kapanacak." dedi.

DEDAŞ’a gidip derdini anlatmak istediklerinde muhatap bulamadıklarını söyleyen Pamuk, "Bizi görüştürmüyorlar, danışma yok. DEDAŞ’ın ilgili bölümlerine gittiğiniz zaman üst araması yapıyorlar. Sanık muamelesi görüyoruz. Ben oraya sanık olarak gitmiyorum, derdimi anlatmak için gidiyorum. Ancak ne yazık ki derdimizi anlatamıyoruz." şeklinde konuştu.

Bazen sokaklar ışıklarının gündüz açık, gece de kapalı olduğuna şahit olduklarını aktaran bu tersliğin bedelinin vatandaşların faturasına yansıdığını söyledi.

Pamuk, "İnsanların işlerini nasıl kolaylaştırabiliriz yerine özellikle DEDAŞ’ın kaçak servisinde mühendisler, ‘İnsanları nasıl sıkıştırabiliriz, bunlardan daha fazla fatura parası nasıl alabiliriz?’ şeklinde hesap yapıyorlar. Biz bunları biliyoruz. Belki de elektriğini satmak için gündüz ortası sokak ışıklarını açıyorlar." iddialarında bulundu.

"Elektrik, ihtiyacın ötesinde ticari bir ranta dönüştü"

"Elektrik, ihtiyacın ötesinde ticari bir ranta dönüştü." diyen Pamuk, şu ifadeleri kullandı: "DEDAŞ’a sesleniyorum, bu bölgede yaşayan insanların 600 TL fatura ödemesini beklersen, adam başka bir yol bulmak zorundadır. Başka bir imkânı yoktur. Ya asgari ücreti yükselteceksin ya fazla para kazandığı bir ortam hazırlarsın. Aksi halde ya çalacak ya aç kalacak ya da ışıksız kalacak. Bu sorunları umursamıyorlarsa bu onların insani ve vicdani durumları ile ilgilidir. Kışın her gün en az 4-5 saat elektriğimiz gidiyor. Ancak metropol yerlerde, lüks yerlerde böyle bir sıkıntı yoktur. İnsanların karnını zorla doyurduğu yerlerde böyle bir sıkıntı yaşanıyor." dedi.

Pamuk son olarak, "Siyaset kurumunun bu noktada adım atıp DEDAŞ’ın insanları sömürmesine engel olmaları gerekiyor. Bizim elimizden bir şey gelmiyor. DEDAŞ’a defalarca gittik, derdimizi anlatamadık. Üzerine hırpalanıp mahkemelik olmakla karşı karşıya kalıyoruz. Mecburen sustuk. Oy verdiğimiz, vergilerimizle iş yapanların, bizi düşünmesi gerekiyor." şeklinde konuştu.

"Gündüz yanan sokak ışıklarının bedeli milletin cebinden çıkıyor"

Mehmet Teyyan isimli vatanda ise "Gece yanmayan sokak ışıkları hırsızlara kapı aralıyor. Bazı sokaklar, 2 aydan bu yana yanmıyor. Millet zor durumda kalıyor bu sefer. Diyarbakır’daki DEDAŞ, elektriği halka çok zor veriyor. Elektrik abonesi, hak etmese de ceza kesiyorlar. DEDAŞ’tan halk olarak şikâyetçiyiz. Gündüz yanan sokak ışıklarının bedeli milletin cebinden çıkıyor. Yetkililere sesleniyorum, milleti elektrik üzerinden mağdur etmeyin. Diyarbakır’da herkese kaçak muamelesi yapıyorlar. 2 milyon insan yaşıyor, yapanı da var yapmayanı da var." ifadelerini kullandı. (M. Sıddık Bilge/M. Hüseyin Temel – İLKHA)