İnsan Hakları Örgütleri İç İnfazlara Duyarsız!

İnsan Hakları Örgütleri İç İnfazlara Duyarsız!

Devlet tarafından öldürülen örgüt mensubu sayısının, örgüt tarafından iç infazlarda öldürülen örgüt mensubundan daha fazla olmasına rağmen hiçbir insan hakları derneğinin bunu dikkate almadığı belirtiliyor

PKK, DHKP-C ve TİKKO’nun örgüt içi infazlarını yazan Gazeteci Aytekin Yılmaz, "1990-1999 yılları arasında devlet tarafından hapishanede 28 siyasi mahpus öldürülürken, aynı tarihlerde bu üç örgütün cezaevindeki iç infaz sayısı 36’ydı." olduğunu belirtiyor.

Aytekin Yılmaz, t24 internet sitesine verdiği mülakatta, örgütlerin şiddetle de kurduğu hukuku görmezden gelerek onaylayanları eleştiriyor. İddialarının hedefinde aydınlar ve insan hakları örgütleri var.

"BU SAYILARI ASLA KİMSE ÖĞRENEMEYECEK"

Yılmaz, İHD de dahil gittiği hiçbir insan hakları örgütünde örgüt içi infazlara ait kayıtların tutulmadığını söylüyor. Muhabirin, "Şiddeti merkeze aldığı için de dağda olan PKK’nın ve diğer örgütlerin, bu şiddetten kaynaklandığını söylediğiniz infazlarını deşifre etmesini beklemek sizce ne kadar gerçekçi?" şeklindeki bir sorusu üzerine Yılmaz, "Gerçekçi değil. Dolayısıyla “geçmişle yüzleşiyoruz” söylemi de anlamsız. Asıl trajik olan bu sayıları kimsenin öğrenemeyecek olması, yeraltı denilen illegal bir alanda yapılmış bu infazların gerçek sayısını bulmak mümkün olmayabilir. Örgüt içi infazlar sorunu Türkiye'de insan hakları örgütlerinin, aktivistlerin, vicdanlı olduğunu sananların, yazarların, aydınların sıfırlandığı bir konudur. Ben birkaç insan hakları örgütü gezdim ve hangisine gittiysem önüme faili meçhuller listesi koydular. Hiçbirinde örgüt içi infaz edilmişlerin listesi yoktu." diye konuşuyor.

Bunların hangi insan hakları örgütleri olduğu sorulan Yılmaz, "İHD (İnsan Hakları Derneği) mesela, ellerinde örgüt içi infaz edilmiş üç kişinin listesi yok! Ortalık aydın yazardan geçilmez değil mi? Peki hangisi bu konuyu dillendiriyor? Bunları Birikim dergisini ayrı tutarak söylüyorum, çünkü bu gibi konuları her dönem eleştiri konusu yaptıklarını biliyorum. Birikim dergisi incelendiğinde bu konuda yazılmış birçok yazıya rastlamak mümkündür." cevabını veriyor.

TESEV'İN RAPORUNDA BİLE YOK

Yılmaz, bu dumun nedenini "iki yüzlülük" olarak değerlendirirken, şunları söylüyor: Kaygılardan, küçük hesaplardan dolayı olduğunu düşünmekteyim. Bu ülkenin gerçek anlamda insan hakları örgütleri, vicdanlı aydınları olmadığı için biz insan hakları alanında yol alamıyoruz. Mesela TESEV sivil alanda çok anlamlı araştırmalar yapıyor, bunlardan bir tanesi Faili Meçhuller Raporu'dur ama bu raporda örgüt içi infazlar yoktur! Örgütün lideri 15 bin infazdan bahsediyor. İnsan bir silkelenir rakamı duyunca değil mi? İHD de faili meçhul cinayetlerde yaşamını yitirenlerin listesi var, ama infaz edilenlerin yok. 78’liler Federasyonu Diyarbakır Cezaevi’yle ilgili anlamlı çalışmalar yapıyor ama aynı federasyon örgüt içi infazların yapıldığı Bayrampaşa’nın adını anmamaktadır.

TİHV'NİN RAPORLARINDA DA YOK

Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) birçok raporun yanı sıra her yıl düzenli işkence raporları yayınlıyor ama aynı TİHV’in örgüt içi infazlara ilişkin tek raporu yoktur. Hadi diyelim ki çatışmalı dönemde dokunamadınız bunlara. Peki ya şimdi? İlginç biçimde bu kurum temsilcileri bu ülkenin geçmişiyle yüzleşmesi gerektiğini savunmaktadırlar. Geçmişle yüzleşilecek başlıkları dile getirirken örgüt içi infazları saymamaktadırlar. Yarım vicdanlarla gerçek bir yüzleşmenin yapılamayacağını bilmemiz lazım."

"DHKP-C'YE ELEŞTİRİ YAPAMIYORLAR"

Yılmaz, konuyla ilgili olarak bu derneklerle yaptığı görüşmelere dair ise şunları anlatıyor: İHD’li arkadaşlarla zaman zaman bu konuya ilişkin tartışmalarımız oldu. Geçmişte avukat Ercan Kanar İHD İstanbul Başkanı iken 1994’te Bayrampaşa’da Şimel Aydın öldürüldüğünde DHKP-C’nin tavrını kınayan bir açıklama yaptıkları ve bu açıklamadan sonra örgüt tarafından tehdit edildikleri söylendi. Kötü bir deneyim yaşadıklarından dolayı daha sonraki süreçte bu konuya dokunmak istemediklerini söyleyenler de oldu.

TESEV’in Faili Meçhuller Raporu toplantısına katıldım. Toplantıdan sonraki günlerde TESEV’e gittim, görüştüğüm arkadaşlara “Raporunuz iyi ama eksikti. Örgüt içi infazlara değinmiyorsunuz” dediğimde “Haklısın” demişlerdi.

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.