İstişareyi büklerimize danışmayı tecrübe edinmeyi kaybettik

İstişareyi büklerimize danışmayı tecrübe edinmeyi kaybettik

​Bitlis’te düzenlenen “Yerli ve Milli Gençlik” programında konuşan Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Gülşen Orhan, algı yönetmenin bu memlekette çok hızlı olduğunu belirterek, istişare kültürünü kaybettiklerini söyledi.

Cumhurbaşkanlığı ve İçişleri Bakanlığı himayesinde başlatılan “Yerli ve Milli Gençlik” projesi kapsamında Bitlis’te bir program düzenlendi.

Bitlis Eren Üniversitesi (BEÜ) Rahva Yerleşkesi Merkezi Konferans Salonu’nda düzenlenen programın açılış konuşmasını yapan Bitlis Eren Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erdal Necip Yardım, “Yerli ve Millilik” kavramına en çok ihtiyaç duydukları bir zaman diliminden geçildiğini belirtti.

Yardım, “Yerli ve Millilik, böylesi zamanda en fazla ihtiyaç duyduğumuz kavramlar ve değerlerdir. Bu kavramlardan anlaşılması gereken şey, değerlere sahip çıkmak ve onu yaşatmaktır. Çünkü toplumlar, ancak kendi değerlerini yaşatırlarsa yaşarlar. Evrensel değerlere de değer vermeyi gerektirir. Olması gereken şey, kendinden emin ve kendine güvenen bireylerin, uluslararası diyaloglarının iyi olması ve tüm ilişkilerinde kendi prensiplerine sadakat göstermesidir. Bu konuda en büyük görev gençlere düşmektir. Biz yetişkinlerin ise onların önünü açmalı, onları desteklemeli ve onlara güvenmeliyiz.” dedi.

“Algı yönetme bu memlekette çok hızlıdır”

Programda konuşan Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Gülşen Orhan, telefon, internet ve medyadan insan hayatına sirayet eden algının, bu memlekette çok hızlı olduğunu söyledi.

İstişare kültürünü kaybettiklerini dile getiren Orhan, şunları söyledi: “Bir şey bizim için eksik kalıyor. Algı yönetme bu memlekette çok hızlıdır. O algı yönetimi, bizim önümüzü kapatıyor. O algı yönetimi şu telefondan, internetten, medyadan bizim hayatımıza sirayet ediyor. Bunu bir kenara biraz bırakmamız gerekiyor. Kültürümüzü, geçmişimizi, geleceğimizi harmanlayıp, geleceğimizi inşa edeceğimiz şekilde yoğrulmamız gerekiyor. Gençlik yıllarımda bana Kürtçe atasözlerini yazdıran bir amcamız, ‘Eğer büyük yoksa istişareyi büyük bir kayadan yap.” diyordu. İstişareyi, büklerimize danışmayı, tecrübe edinmeyi kaybettik. Bütün bunları 10-15 senedir yeniden alevlenen terörden dolayı biz kaybettik. Birbirimize nefretle bakar, komşumuza, akrabamızla birbirimizi iter olduk. Bunları yeniden kazanmamız gerekiyor.”

Son olarak, “Konforumuz, paramız, eğitimimiz, imkânımız var. Ama bizim kenetlenmemizde bir sorun var. Birbirimizi sevmemizde bir sorun var. Birbirimizi görmemizde, birbirimize dokunmamızda bir sorun var.” diyen Orhan, bunun yeniden tesis edilmesi gerektiğini ifade etti.

Söyleşisinde Aliya İzzetbegoviç’in, “Bizi öldürdüklerinde değil, düşmanlarımıza benzediğimizde savaşı kaybederiz.” sözünü hatırlatan Gazeteci-Yazar Ahmet Tezcan ise Aliya’nın gençliği hakkında bilgi verdi.

Söyleşilerinin bazı bölümlerinde Orhan, Kürtçe ve Türkçe türküler seslendirdi. Öğrencilerin sorularının yanıtlamalarının ardından program, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Gülşen Orhan ve Gazeteci-Yazar Ahmet Tezcan’a plaket verilmesiyle sona erdi.

İLKHA

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.