Âlimler ve Medreseler Birliği (İttihad'ul Ulema) tarafından düzenlenen 2’nci Kürdistan Âlimleri Buluşmasının 4’üncü oturumunda selamlama konuşması yapan Siyer Vakfı Kurucusu Mehmet Emin Yıldırım, Müslüman Kürt halkının İslam’a, Kur’an’a sahip çıktığı için çok bedeller ödediğini dile getirdi.

İslam ümmetinin büyük badireler atlattığını dile getiren Siyer Vakfı Kurucusu Yıldırım, “Fransız ihtilalinden itibaren bugüne kadar gelinen süreçte büyük işler yaşandı. Kürdistan coğrafyasının 4 parçaya bölündüğüne şahit olduk. Ümmetle savaşta bu coğrafyanın insanları büyük bedeller ödediler. Bugün şuradaki insanların çok iyi tanıdığı yüzlerce insan sadece camilerde ders verdikleri için Medrese-i Yusufiyeyi kendilerine mesken edindiler. Bu aziz halk İslam adına sadece ahkâmı Kur’anîyenin yeniden bu topraklara hâkim olması için bu bedelleri ödediler. Yıllardır bu halkın içerisindeyim. Bu güzelliğe şahit oldum; o zindandakilerin yakınlarıyla konuştuğum zaman en ufak bir pişmanlık, üzüntüyü dahi onlarda görmedim. İslam için ödenen bu bedel onlar için en güzel ödüldür. Hocam bizim için şehadet için dua et diyenlere şahit oluyorum. O zamanlar dua ediyordum. Şimdi etmiyorum; zira siz çok bedel ödediniz. Şimdi şöyle dua ediyorum; Yasinlerin, Hüseyinlerin, Hasanların, Riyadların akıttıkları o kanın bu topraklarda yeşermesini, bu çağda, bu toprakların insanlarına göster Ya Rabbi.” dedi.

“Burası sadece kendi halkına umut olmayacak; ümmetin umudu olmaya devam edecek”

Herkesin sindiği, korktuğu bir dönemde Müslüman Kürt halkının Kur’an’a sahip çıktığına vurgu yapan Yıldırım, “Öyleyse biz bu topraklarla irtibatımızı daha farklı kurmak zorundayız. Bizim vefa borcumuz vardır. Hicri 17’inci yıldan itibaren İslam tohumu eken sahabe neslidir. Bugün bu topraklarda İslam’ın kökünü kazıyacağız diyenler unuttukları bir hakikati hatırlatalım; sahabenin ektiği hiçbir tohum zayi olmadı ki bu topraklarda zayi olsun. Halit bin Velid’in, Ubeyde bin Cerrah’ın buraya getirdiği o iman tohumları Allah’ın izniyle bu güzel insanların çocuklarının, torunlarının eliyle ektikleri o güzellikler bambaşka bir noktaya gelecek ve bu toprakların sadece kurtuluşu değil Mescid-i Aksa’nın kurtuluşu olacaktır. Onların buraları için hesapları var. Bu topraklardan İslam’ın sesini ve sedasını hangi ideoloji adına olursa olsun kaldıramayacaklar ve yok edemeyecekler.  Bir gün ahkâmı Kur’anîyenin buralarda da hâkim olacağına inanıyorum. Ben böyle bir hayra vesile olduğu için bu toplantıyı tertip edenlere teşekkür ediyorum. Bir kez daha diyorum; inşallah burası sadece kendi halkına umut olmayacak; ümmetin umudu olmaya devam edecek. Allah gücünüze güç katsın. Sevineceğimiz o günlere bizleri vardırsın. Şehitler gitti bizleri şahitler kılıp onların yolunu sürdüren şahitlerden kılsın.” ifadelerini kullandı.

İLKHA