2014-2015 Eğitim-Öğretim yılının 1’inci döneminin sona ermesi sonucu zayıf karne alan öğrencilere baskı uygulanmaması gerektiğini belirten Diyarbakır Namık Kemal İmam Hatip Ortaokulu Müdürü M. Zekeriya Erdem, konu hakkında İlke Haber Ajansına değerlendirmelerde bulundu.

 “Öğrenciler kendilerini muhasebeye tutmalı”

2014-2015 eğitim ve öğretim yılının ilk döneminin son bulduğunu ve öğrencilere karne dağıtımının yapıldığını belirten Erdem, öğrencilerin kendilerini bir sonraki döneme daha iyi hazırlamaları için kendilerince bir muhasebe yapmaları gerektiğini söyledi.

“Hepimiz çok iyi biliyoruz ki, gelecek ancak sağlam bir geçmiş üzerine bina edilir. Geçmişini iyi bilen, geçmişini sağlam temellere oturtan, geçmişiyle yüzleşen ve hatalardan ders çıkaran bireyler, geleceğinde sahibi olurlar. Bu vesileyle bu dönem sonunda öğrencilerin kendileriyle girişeceği bir iç muhasebeyle yeni bir başlangıç yapma şansını yakalamışlar. Bu sayede ikinci döneme daha dinamik başlayacaklar. Gelecekleri için daha azimli ve daha kararlı olacaktır.” dedi.

“Öğrenciler bizim için değerlidir”

Bir insanın aldığı puan üzerinden ölçülemeyeceğini söyleyen Erdem, alacakları kararlar sonucu verilen karnelerin doğru bir bakış açısıyla değerlendirmeye tabi tutulması gerektiğini söyledi.

Erdem, “Öğrencilerin notları ne olursa olursun biz notlarla onları ölçmüyoruz. Öğrencilerin tamamı bizim için bir değerdir. Bu değerlerde sadece notlarla ölçülmez. Bu nedenle tüm velilerimize şunu demek istiyoruz: Sakın çocukların karneleri kötü diye onları aşağılamayın, tahkir etmeyin, kızmayın. Böylesi bir tavır çocuğun psikolojisini bozacağı gibi zarar da verebilir. Daha büyük bir başarısızlığın sebebi de olabilir. Öğrencileriyle ne derece ilgilendiler, birde bunu düşünmeleri gerekir. Bir bakıma bu karneleri veliye vermiş oluyoruz.” sözlerini kullandı.

“Karneler aynı zamanda velilerin de karnesidir”

Karnelerin sadece öğrencilerin değil aynı zamanda velilerin de karnesi olduğuna vurgu yapan Erdem, ortaya çıkan durum karşısında öncellikle velilerin kendilerini değerlendirmesi ve iç muhasebe yapması gerektiğini söyleyen Erdem, “Veliler çocuklarıyla ne kadar ilgilendiler, bunu düşünmeleri gerekiyor. Gelecekleri uğruna yapabilecek bütün fedakârlıkları yapabilmeleri gerektiğini bilmeleri gerekir. Bunlar zor iş, ama bunlardan daha önemli olan çocuklarımızım geleceğidir. Çocuklarımızın geleceği için hiç olmasa günde en az birkaç saat vakit ayırmalıyız.” diye konuştu. (M.Sıddık Bilge-Emrah Deniz/İLKHA)