Rehinelerden Alptekin Esirgün, Başkonsolos Öztürk Yılmaz'ın, IŞİD'in Türkiye adına açıklama yapması yönündeki zorlamalarına karşı koyduğunu belirterek, "Kafasına silah dayandığı halde yine açıklama yapmadı. Süreci çok iyi yönetti" dedi. 

Musul'da rehin alınan ve bugün kurtarılan Türk vatandaşları, özel uçak "TUR" ile Ankara'ya gelirken, gazetecilere açıklamalarda bulundu.

Ecrin Ela Ercan isimli bebeğin babası Emin Ercan,  alıkonuldukları süre zarfında, küçük Ela'nın annesinin çabalarıyla hayata tutunduğunu söyledi.

Türkiye'de olmaktan duyduğu mutluluğu dile getiren Ercan, "Eşimle beraber vatanıma dönme sevincini yaşamak, oradaki sıkıntıların hepsini unutturdu. Sadece dün gece sabahladığımızı hatırlıyorum. Bizi nakil ettiler, Türkiye tarafına geçimişizi, hatırlamıyorum. Diğer hepsini unuttum" şeklinde konuştu.

"ORADA ESARET HAYATI VARDI"

Musul Konsolosluğunda emniyet görevlisi olarak görev yapan Alparslan Yel de vatana döndükleri için çok mutlu olduklarını belirterek, “Devletimizden AIlah razı olsun. Sevinçliyiz. İnşallah devletimizin başına bir daha böyle bir şey gelmez. Bizim başımıza geldi ama inşallah bir daha gelmesin” ifadesini kullandı.

Esir hayatı yaşadıklarını dile getiren Yel, "Müslüman olduğumuz için biraz iyi davrandılar. Yine de o kadar rahat değildik. Orada bir savaş vardı" dedi. 

"KAFASINA SİLAH DAYANDIĞI HALDE" 

Alptekin Esirgün de alıkonuldukları günlerde yaşadıkları sıkıntılara karşı sabrettiklerini belirterek, şöyle konuştu: "Orada metanetle durmamız gerektiğini biliyorduk. Bunu arkadaşlara da telkin etmeye çalıştık. Çünkü aramızda siviller de vardı. Gerekli uyarıları yaparak, dik durarak, inancımızla dik durarak devletimize güvendik ve sonunda güvendiğimizin semeresini aldık. Devlet bizi bu kendi uçağıyla beraber doönüyoruz Ankara'ya. Çok gururluyuz.”

Bazı zamanlarda ölümle yüzyüze kaldıklarını, ancak birbirlerine destek olarak ayakta durduklarını kaydeden Esirgün, "Başkonlosluğumuz süreci çok iyi yönetti" ifadesini kullandı.

Başkonsolos Öztürk Yılmaz'ın, IŞİD mensuplarının Türkiye adına açıklama yapması yönündeki zorlamalarına karşı koyduğunu vurgulayan Esirgün, "Kafasına silah daynadığı halde yine açıklama yapmadı. Süreci çok iyi yönetti. Ona da ayrıca teşekkür ediyorum" dedi.

YALAN SÖYLEMEK ZORUNDA KALDIM

Operasyona yönelik edindiği bilgiler arasında yer alan, rehinelerin 101 gün boyunca 8-9 kez yer değiştirildiği bilgisi, serbest kalan vatandaşlar tarafından da doğrulanırken, 101 gün boyunca rehinelerle IŞİD militanları arasında tercümanlık yapan kişi de açıklamalarda bulundu.

Bu kişinin aktardığı bilgiler şöyle: "Diğer personel onlarla hiç görüşmedi. İritibatta olan bendim, işim zordu. IŞİD mensuplarıyla bire bir irtibat halinde kalmak zorunda kaldım. 101 gün boyunca zaman zaman yalan söylemek zorunda da kaldım. Ama buradakilerin morallerini yüksek tutmak zorundaydım. Hep güzel şeylerden bahsetmeye çalıştım, zaman zaman yalan söylemek zorunda da kaldım’ ifadelerini kullandı.