Şanlıurfa’dan ‘Kürt Meselesine İslami Çözüm Çalıştayı’na destek

Şanlıurfa’dan ‘Kürt Meselesine İslami Çözüm Çalıştayı’na destek

7-8 Mart tarihinde Diyarbakır'da düzenlenecek olan ‘Kürdistan ve Kürt meselesine İslami Çözüm Çalıştayı’na bir destek de Şanlıurfa’dan geldi.

Şanlıurfa Ceylanpınar Eğitim-Bir-Sen Şubesi Başkanı, 7-8 Mart tarihinde Diyarbakır’da düzenlenecek olan ‘Kürdistan ve Kürt meselesine İslami Çözüm Çalıştayı’na destek verdiklerini açıklayarak, temel hak ve hürriyetlerin verilmesinin bir şarta bağlanması ve bunların bir lütuf olarak görülmemesi gerektiğini belirtti.   

Düzenlenecek olan Çalıştay hakkında açıklamalarda bulunan Ceylanpınar Eğitim Bir Sen Şube Başkanı Mustafa Turan, “Çözüm süreci görüşmeleri yürütülürken öncelikle Kürtleri temsil eden tüm kesimlerin muhatap alınması gerekir. Çözüm sürecinde hedef sadece silahların susması olarak görülmemelidir. Kendini dışlanmış ve mağdur edilmiş olarak görenlerin, tüm insani hakları verilmelidir. Temel hak ve hürriyetlerin verilmesi bir şarta bağlanmamalı ve bir lütuf olarak görülmemelidir. Kürt, Türk, Arap olsun Türkiye’yi oluşturan halkların sorunsuzca birlikte yaşaması İslam kardeşliğinin tesisiyle ancak tam anlamıyla sağlanabilir. İslam’ın hoşgörüsü esas alınmalı ve hiçbir halk ötekileştirilmemelidir.” dedi.

“Türklük kavramı yerine ‘Türkiyelilik’ kavramı kullanılmalıdır”

Anayasada yer alan ve kimseye inandırıcı gelmeyen ‘Türklük’ tanımlamasının çıkarılması gerektiğini belirten Turan, “Türk milliyetçiliğini öne çıkaran söylem ve eylemlerden kaçınılmalıdır. Anayasa bu anlamda yeniden gözden geçirilmelidir. Anayasada yer alan ve kimseye inandırıcı gelmeyen ‘Türklük’ tanımlaması çıkarılmalıdır. ‘Türklük’ kavramı yerine ‘Türkiyelilik’ kavramı kullanılmalıdır. Osmanlılar zamanında Kürdistan isminin Kürtlerin yoğun olarak yaşadıkları coğrafya için rahatlıkla kullanıldığı halde bu ayrışma ve bölünme sebebi olmamıştır. İnkâr ve asimilasyon amaçlı politikalar, kapatılması güç uçurumlar oluşturacağından halkların bin yıllık kardeşliğini belki de tamamen ortadan kaldırmaya sebep olacaktır.” ifadelerini kullandı.

“Tarihte sır olarak kalan olaylar aydınlatılmalı”

Bölünme korkusuyla farklı dil ve renklere hak verilmesinden kaçınılmaması gerektiğini söyleyen Turan, “Doğu-Batı, Kuzey ve Güney’de yaşayan insanlarımız hemen her şehirde iç içe yaşamakta ve birbirine kız alıp verme yoluyla akraba olmuş durumda. Yer ve yerleşim yerlerinin eski adları iade edilmelidir. Tarihte sır olarak kalan olaylar aydınlatılmalı, geçmişle yüzleşilmeli ve mağdur olanlardan özür dilenmelidir. Şeyh Said ve Said Nursi gibi liderlerin gizli tutulan mezarları ortaya çıkarılmalıdır. Eğitim, ulaşım, sağlık ve ekonomi sahasında geri kalmış bölgeler hızla kalkındırılmalı, işsizlik sorunu ortadan kaldırılmalıdır.” şeklinde konuştu.

“Kürtçe derslerin verilmesi için alt yapı oluşturulmalı”

Turan, açıklamasının devamında, “Okullarda Türkçe zorunlu ve ortak dil olarak okutulmaya devam etmeli ancak, Kürtçe eğitim verilebilmesi için alt yapı oluşturulmalıdır. Devlet, kendine karşı işlenmiş siyasi suçlar için genel af çıkarmalı, cezaevlerinden çıkan insanların topluma adapte olmaları sağlanmalıdır. İstihdamda bu kişilere yer ayrılmalıdır.” dedi.  (Mustafa Kaynak- İLKHA)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.