Savunma sanayimizin dışa bağımlılığını yüzde 40 seviyesine indirdik

Savunma sanayimizin dışa bağımlılığını yüzde 40 seviyesine indirdik

Isparta’da yapımı tamamlanan hizmet ve tesislerin toplu açılış töreninde halka hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “15 yılda savunma sanayimizin dışa bağımlılığını yüzde 80’den yüzde 40 seviyesine indirdik.” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Isparta’da yapımı tamamlanan hizmet ve tesislerin toplu açılış törenine katıldı. Isparta Valiliği önündeki meydanda, bazı bakan ve milletvekillerinin de katılımıyla gerçekleşen törende, Cumhurbaşkanı Erdoğan bir konuşma yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaklaşık 3,5 yıllık bir aranın ardından yeniden Isparta ve Ispartalılarla birlikte olmanın memnuniyeti içinde olduğunu ve milleti Allah için sevdiğini ifade etti. “Bu öyle bir sevgi ki, yılın 365 günü, günün 24 saati milletimizle birlikte olsak, milletimize hizmet etsek usanmayız.” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, 40 yıllık siyasi hayatında, milletle birlikte girdiği hiçbir mücadeleden mağlup ayrılmadığını, 15 Temmuz’un da bu mücadelenin zirvesi olduğunu söyledi.

Isparta’ya yapılan yatırımlar

Isparta’ya bin 426 derslik kazandırdıklarını, şehirdeki üniversitenin her geçen yıl büyüyüp gelişerek kendi alanında önemli bir marka hâline geldiğini ifade eden Erdoğan, Türkiye’nin sağlıkta en önemli projelerinden olan Şehir Hastanelerinden birinin 5 aya yakın süredir Ispartalılara hizmet verdiğini belirtti. Isparta’da 4 bine yakın konut projesini hayata geçirdiklerini, ulaştırmada şehre yapılan yatırımların tutarının 1 milyar lirayı bulduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunlara, sürekli yenilerini eklediklerini de kaydetti.

“Ümmetin son ümidini kıramayacaksınız”

Avrupa ülkelerinin bir kısmının Türkiye’ye yönelik ölçüsüz ve temelsiz ithamlarının, kızgınlıklarının, maruz kalınan örtülü ambargolarının sebebinin aynı olduğunu belirten Erdoğan, sözlerinin devamında “Ecdadımızdan aldığımız ilhamla biz de sesimizin yettiği en yüksek tonla, yüreğimizden gelerek diyoruz ki; başaramayacaksınız. Milletimizi bölemeyeceksiniz. Bayrağımızı indiremeyeceksiniz. Ezanlarımızı susturamayacaksınız. Vatanımızı parçalayamayacaksınız. Devletimizi yıkamayacaksınız. Hakkın ve hakikatin sesini boğamayacaksınız. Ümmetin son ümidini kıramayacaksınız.” diye konuştu.

“Gücümüzü, kuvvetimizi kestiklerini sananların sırtını yere getirmeye var mıyız?”

Törene katılan vatandaşlara hitaben, “Gerekirse bu yolda yeni Çanakkalelere, yeni İstiklal Harplerine, yeni 15 Temmuzlara var mıyız? Bizi köşeye sıkıştırdıklarını sananları köşeye sıkıştırmaya var mıyız? Bizim gücümüzü kuvvetimizi kestiklerini sananların sırtını yere getirmeye var mıyız? Bizi silahlarıyla, teknolojileriyle alt edebileceklerini sananlara daha güçlü silahlarla, daha üstün teknolojilerle cevap vermeye var mıyız? Bizi ekonomiyle tehdit edenlere cevabımızı daha güçlü bir ekonomiyle, daha çok üretimle, daha çok ihracatla, daha çok istihdamla vermeye var mıyız?” şeklinde seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatandaşların hep birlikte cevaben ‘evet’ demesi üzerine, “Sizin yüreğinizden kopup gelen bu cevapları, emin olun, dünyanın dört bir yanında duyması gereken herkes duyuyor. Bugün Isparta dünyanın dört bir yanından dinleniyor. Türkiye’den bu kararlı sesler yükseldikçe, Türkiye yapması gerekenleri cesaretle yerine getirdikçe, inanın bana, önümüzde kimse duramaz.” ifadelerini kullandı.

“Ak Parti'nin değerlerinden uzaklaşmış herkes bizim gözümüzde yorulmuştur”

AK Parti’nin değerlerinden uzaklaşmış olan herkesin, kendilerinin gözünde yorulmuş, yolunu kaybetmiş ve defolu hâle gelmiş olduğunu vurgulayan Erdoğan, “Bize ülkemizin, milletimizin, şehrinin geleceği için donanımı olan, projesi olan, heyecanı olan, enerjisi olan yol arkadaşları lazım.” dedi. Erdoğan, AK Parti’de görev değişiminin bir bayrak yarışı olduğunu, görevlerini yapanlara teşekkürlerini sunup vefalarını göstereceklerini ve yeni olanlarla safları sıklaştırarak yola devam edeceklerini belirtti.

“Varsın birileri ülkesinin değil terör örgütlerinin safında yer alsın”

Erdoğan, Türkiye’nin geçen 4 yılda yaşadıklarının ve bundan sonra atacağı adımların, gelecek asrın belirleyicisi olacağının altını çizdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: “Kardeşlerim, biz bu yoldan dönmeyeceğiz. Varsın birileri ülkesinin değil terör örgütlerinin safında yer alsın, beraber sözde ‘adalet yürüyüşü’ yapsınlar. Bunlara ben diyorum ki; önce siz İzmir Büyükşehir Belediyesindeki işçilerinizin adaletle haklarını verin. Şişli Belediyesindeki o taşeron temizlik işçilerinin önce adaletle haklarını verin. Sen daha bunları halledemiyorsun, kalkıp Türkiye’yi Almanya’ya şikâyet ediyorsun. Bir defa 29 gün yürüdün, Ankara-İstanbul; sana bu yürüyüşü sağlayan kim, bu imkânı veren kim? Bu hükûmet polisiyle her şeyiyle seni güvence altına, koruma altına alıyor, sen hâlâ ‘bu ülkede güvenlik yok’ diyorsun, ‘özgürlük yok’ diyorsun. Yalancının mumu yatsıya kadar yanar, bununki daha erken sönecek. Biz Hak yolundan, hakikat yolundan, milletimizin bize gösterdiği yoldan ayrılmayacağız. Gücümüzü sadece Hak’tan ve halktan alarak yürüttüğümüz bu mücadelenin zafere ulaştığı günleri görmeyi Rabbim hepimize nasip etsin.”

“Tek mesele güç dengesi olsaydı, Çanakkale’de 7 düvele nasıl meydan okuyabilirdik?”

Seferle mükellef olduklarını, zaferin Allah’a ait olduğunu belirten ve verdikleri mücadeleyi son nefeslerine kadar bu anlayışla sürdüreceklerini vurgulayarak, “Eğer ecdadımız başka türlü düşünseydi, Sultan Alparslan Malazgirt’te kendisininkinden 3-4 kat büyük bir ordunun karşısına çıkmaya cesaret edebilir miydi? Bu sene 26 Ağustos kutlamalarında inşallah Malazgirt'teyiz. Nasıl her yıl Çanakkale'ye gidiyorsak, bundan sonra her yıl Malazgirt'teyiz. Malazgirt Ovası'ndan inşallah sesleneceğiz. Eğer ecdadımızın ölçüsü belli olmasaydı, Sultan Fatih dünyanın en muhkem surlarının üzerine atını sürmeye cesaret edebilir miydi? Eğer tek mesele güç dengesi olsaydı, Çanakkale’de yedi düvele karşı nasıl meydan okuyabilirdik? Eğer sadece düşmanı ve arkasındaki güçleri hesap etseydik, en zayıf hâlimizle en zor zamanımızda İstiklal Harbimizi verebilir miydik? Eğer bu işler sadece silahla, teknolojiyle olsaydı 15 Temmuz’da milletimiz tankların, savaş uçaklarının, helikopterlerin, zırhlıların karşısına yüreğiyle ve çıplak elleriyle çıkabilir miydi?” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, asıl meselenin inanç, cesaret ve güven olduğunu söyledi.

“Savunma sanayimizin dışa bağımlılığını yüzde 40 seviyesine indirdik”

Türk milletinde bu hasletlerin ziyadesiyle bulunduğunu, kalan eksikleri tamamlamanın ise sadece zaman meselesi olduğunu sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Silahımız mı yok, yaparız. Uçağımız mı yok, geliştiririz. Gemimiz mi yok, inşa ederiz. Yerine konamayacak şeylerin hepsine sahip olduğumuz için inanın bana bunların hepsi kolay. İşte 15 yılda savunma sanayimizin dışa bağımlılığını yüzde 80’den yüzde 40 seviyesine indirdik. Üstelik bu, dışarıdan doğru dürüst hiçbir yardım almadan tamamen el yordamıyla, tamamen bilek ve zihin gücüyle elde ettiğimiz bir başarıdır. Birikimimiz arttıkça unutmayın işimiz kolaylaşıyor, yeter ki biz birbirimize dayanalım, birbirimize inanalım ve birbirimizi Allah için sevelim.” diye konuştu.

Sözlerini “günümüz kutlu olsun, geleceğimiz aydınlık olsun” temennisiyle tamamlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından törene katılan bakan ve milletvekilleri ile birlikte yapımı tamamlanan hizmet ve tesislerin açılış kurdelesini kesti.

İLKHA





















HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.