Tatvanlı genç sinemacı Sedat Yetkin, Şeyh Said kıyamıyla başlayan 1925-1928 yılları arasında yaşanan sürgün zulmünü konu alacak 120 dakikalık sinema filmi için senaryoyu tamamladı. Çocukluğundan beri sinemaya meraklı olduğunu, bireysel çalışmaları neticesinde farklı ödüller aldığını belirten Yetkin, üniversitede okuduğu mimarlık bölümünü 4’ncı sınıftan terk ederek tekrar sinemaya yöneldiğini belirtti.

Oyuncu olmak için memleketinden kaçarken inşaatta işçi oldu

Yetkin, oyuncu olmak için memleketinden İzmir’e oradan da İstanbul’a kaçarken kendisini inşaat işçisi olarak bulduğunu, işverenlerin adaletsiz ve insafsız davranmaları yüzünden gece gündüz çalışarak üniversiteyi kazandığını, mimarlık bölümünü 4’ncı sınıfta terk ederek hayalini gerçekleştirmek için yola koyulduğunu ifade etti.

Soğuk bir kış gününde sokakta gördüğü Suriyeli bir aile dramından esinlenerek böyle bir senaryo yazarak film çekmeyi kararlaştırdığını belirten Yetkin, şunları söyledi: “10 yaşından bu yana sinemaya olan merakım beni buralara getirdi. Bunun mektebini okumadım çabalarımla bugünlere gelerek birçok ödül aldım. Okuduğum üniversite mimarlığı 4’ıncı sınıfta terk ederek hayallerimi gerçekleştirmeye çalıştım.

“Şeyh Said’in kıyamını konu aldığım için mutluyum”

Bir gün sokakta geçerken Suriyeli bir ailenin yürek yakan durumunu gördüm ve kısa bir film çekmeyi aklımdan geçirdim. Bunu yazmaya başlarken Şeyh Said kıyamı ve sonrası yaşanan sürgün zulümlerini yazmaya başladım.” dedi.

Sinema film konusunu seçerken Cumhuriyetin ve şuan dünyada kanayan yara olan sürgün yıllarını anlatan yaşanmış gerçek bir hikâyeyi belirtmek istediğinin altını çizen Yetkin, şeyh Said gibi büyük ve değerli bir şahsiyetin hayat hikayesini konu aldığı için kendisini şanslı hissettiğini kaydetti.

Yetkin, bir buçuk yılda senaryoyu yazdığını belirterek şöyle konuştu: “Yaşanmış bir olayı konu aldığımız için bilgi sahibi olan profesörlerle, olayı yaşayan kişilerin torunlarıyla birebir iletişim kurarak yazdık ve mekanları teker teker gezdik. Yazdığımız ve inşallah çekimini yapacağımız 120 dakikalık sinemayla geçmişiyle yüzleşme, hakikatleri görme, geçmişten ders alma ve bir daha o hatalara düşmemeyi amaçlıyoruz. Amacımız eski yaraları deşme ve bunun üzerine vazife devşirmek değil, toplumsal barışa sanatın da katkıda bulunmasını sağlamaktır.” diye konuştu.

“2017 yılında film vizyona girecek”

Filmin ne zaman ve nasıl hazırlanacağıyla ilgili bilgi veren Yetkin, “Toplam 120 dakikalık bir sinema filmi olacak. Bir yaz bir kış mevsimini içinde barındıracak. Önümüzdeki kış ayında çekimlere başlayacağız. Türkiye’de alanında uzman olan oyuncularla görüşüyoruz ve görüşmemiz devam ediyor. Proje ücretimiz 2 milyon TL’dir. Kültür Bakanlığı Sinema İşleri Genel Müdürlüğüne başvurumuzu yaptık. İnşallah ihtiyaç duyduğumuz desteği alırız.” şeklinde konuştu.  (Şükrü Tontaş - İLKHA)