Siyonist terör rejimi devlet olarak tanınmaktan vazgeçilmelidir

Siyonist terör rejimi devlet olarak tanınmaktan vazgeçilmelidir

Özgür Kudüs Platformu tarafından Diyarbakır Ulu Cami önünde "Dünya Kudüs Günü" münasebetiyle düzenlenen basın açıklamasına Diyarbakır Bağımsız Milletvekili Adayı Zekeriya Yapıcıoğlu da katıldı.

"Dünya Kudüs Günü" olarak ilan edilen Ramazan ayının son cuma gününde Özgür Kudüs Platformu tarafından düzenlenen basın açıklamasına katılan Diyarbakır Bağımsız Milletvekili Adayı Zekeriya Yapıcıoğlu, “siyonist terör rejimiyle bütün ilişkiler kesilmeli ve bir devlet olarak tanınmaktan vazgeçilmelidir.” dedi.  

"Dünya Kudüs Günü" münasebetiyle dünyanın birçok yerinde olduğu gibi İslam Âleminin 5'inci Harem-i Şerifi Diyarbakır’da da basın açıklaması düzenlendi.

Yapıcıoğlu, Selahattin Eyyubi’nin torunlarının Kudüs’ü haçlılardan daha önce nasıl kurtardılarsa bir sefer daha ve bu kez de siyonistlerden kurtaracaklarını, bu işin öncüsü olmaya aday olduklarını söyledi.

Yapıcıoğlu, "1917’de Filistin toprakları İngilizler tarafından işgal edildikten sonra Kudüs acılar yaşıyor. 1948’de habis bir ur gibi orada biten siyonist terör rejimi kendi devlet olarak ilan ettikten sonra bu acılar arttı. Ve İslam dünyasının bu konuya duyarsız kalması ya da sadece sözlü tepkililerle yetinmesi nedeniyle bu acılar giderek katlanıyor. Bugün burada her Ramazan ayının son cumasında olduğu gibi yine dünya Kudüs günü etkinleri çerçevesinde Özgür Kudüs Platformu bir etkinlik düzenledi ve biz de iştirak ettik. Kudüs’e olan desteğimiz Mescidi Aksa'ya olan dayanışmamızı göstermek için buradayız.” dedi.

Bildiri ve basın açıklamasında dikkat çekilen hususlara da değinen Yapıcıoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:

“İslam ülkelerinin yöneticileri harekete geçmelidirler. Sadece temenni etme, sadece sözlü olarak kınamakla yetinme halinde siyonizm tek bir adım bile geri atmayacaktır. Somut bazı önerilerde bulunuldu. Siyonist terör rejimiyle bütün ilişkiler kesilmeli bir devlet olarak tanınmaktan vazgeçilmelidir.  Herhangi bir İslam ülkesinin israil diye bir devletin varlığını kabul etmesi Müslüman halklar tarafından kabul edilmesi mümkün değildir. Mutlaka bu ilişkilerin kesilmesi ve o terör şebekesiyle ilişki geliştirenlerin de teröre yardım edenler kategorisinde değerlendirilmesi, ona göre yaptırımların uygulanması gerekmektedir. Yoksa geri çekilecek değillerdir. Evet, Yahudiler çok sinsidir.  Evet, siyonistler bütün dünyayı kendilerine köle yapmak istemektedirler. Fakat onların çok belirgin bir özelikleri daha vardır. Onlar çok korkaktırlar. Eğer biz cesur olabilirsek ve cesur adımlar atabilirsek geri adım atacaklarından, sineceklerinden geri çekileceklerinden hiç kimsenin şüphesi olmasın.”

“Diyarbakır’dan Kudüs’e selam göndermenin ayrı bir manası vardır”

Son olarak Yapıcıoğlu, “Burada belki İslam’ın 5’incı Harem-i Şerifinden, Diyarbakır’dan Kudüs’e selam göndermek ayrı bir mana taşıyor. Kudüs’te bir dönemler ezanlar sustu. Bir dönem Kudüs haçlı işgali yaşadı. Fakat 639 yılında Hz. Ömer döneminde İslam orduları tarafından hürriyete kavuşturulduktan sonra Diyarbakır’da bir daha ezanlar susmadı. Ve Allah izniyle Selahattin Eyyubi Kudüs'ü haçlılardan nasıl kurtardıysa, Eyyubi’nin torunları, onun kavminin çocukları inşallah Kudüs’ü bir kez de siyonistlerden kurtaracaklardır.  Bu işin öncüsü olmaya adayız.” (Emrah Deniz-İLKHA)












 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.