İnsanlık tarihinde önemli bir adım olarak görülen kuyrukluyıldızın üzerine uzay aracı indirilmesi aynı zamanda yeni bir kolonbizasyon döneminin başlangıcı olarak nitelendiriliyor. Çünkü artık rahatça ulaşilabilen uzaydaki bu başıboş dolaştığı belirtilen asteroitlerden de para kazanma planları yapılıyor. Yakın zamanda aşamalı olarak kontrol altına alınması planlanan asteroitlerin üzerinde madencilik faaliyetlerinin yürütüleceği, içinde bulunan suların alınarak uzay istasyonlarında kullanılacağı belirtiliyor. Yakın zamanda uzayda yaşamanın planlarını hazırlayan uzay araştırma şirketleri, buradaki muhtemel hayatın temel geçim kaynaklarını da bu asteroitlerden karşılamayı planlıyor.

Rasetta'nın Philae modülü, üzerine indirği Çuryumov-Gerasimenko astreoidini incelemeye başladı. Habertürk'ün haberine göre yatırımcılar ise gözlerini Dünya'ya yakın 9 bin asteroidin taşıdığı madenlere dikti. 40 katrilyon dolar değerindeki su ve maden içeren asteroitleri yakalamk için yarış başladı.

Avurap Uzay Ajansı (ESA)'nın Rosetta operasyonu pek çok açıdan ilklerin girişimi olarak kayda geçti. Uzay aracı 10 yıl süren ve toplamda 6,4 milyar kilometrelik yolculuk sonucunda 67P/Çuryumov/Gerasimenko kuyruklu yıldızına ulaştı. Nefeslerin tutulduğu Philae modülününün inişiyle birlikte tarihte ilk defa insan yapımı bir araç hareket halindeki bir kuyrukluyıldıza konmuş oldu. Bilim adamlarının Ay'ın fethinden sonra uzayda atılan en önemli adım olarak nitelendirdikleri Rosetta operasyonu pek çok soruya cevap oluşturacağı gibi beraberinde de yeni soruları getirecek. Uzay bilimcileri şimdilerde büyük bir sabırsızlıkla dünyadan 510 milyon kilometre uzaklıkta bulunan 67P asteroidinden gelecek verileri bekliyor.

UÇAN MADEN

Ancak ESA'nın attığı bu adım sadece kainatın oluşumuna ışık tutmayla sınırlı kalmayacak. Bu operasyon aynı zamanda daha önceleri sadece bir bilim kurgu konusu olarak değerlendirilen "uzay madenciliğinin" de önünü açmış oldu. Zira halen yörüngeleri Dünya'ya yakın yaklaşık 9 bin asteroidin bulunduğu biliniyor. Bilinen bir diğer konu ise bu neslerin uzayda başıboş uçuşan taş topaç sürüsü olmadıkları. Uzmanlar söz konusu asteroitlerin bünyesinde barındıkdıkları başta titanyum ve paladyum olmak üzere değerli madenlerin oplam değerinin 40 katrilyon dolar olduğunu tahmin ediyor. 2013 rakamlarıyla tüm dünya ekonomilerinin toplam GSYH'sının 90 trilyon dolar olduğu düşünülürse asteroitlerin macera seven girişimcilere sınırsız bir servet vaat ettiği görülüyor.

AMAÇ UZAYDA HAYAT

ABD Uzay Ajansı (NASA) geleceğin uzay madencilerini teşvik etmek için 17.8 milyar dolarlık bir bütçe ayırdı. Bu arada özel sektör de boş durmuyor. Ortakları arasında Google'ın kurucularından Larriy Pgace ve Hollywood'un ünlü yönetmenlerinden James Cameron'un da bulundğu Palentaryi Resources (Gezegen kaynakları) 20207de kendi araçlarıyla ilk asteroitlerini yakalamayı planlıyor. Uzay madenciliğinin nihai hedefi olarak ise dünya haricinde yaşam için gerekli duyullan kaynak ihtiyacını karşılamak olduğu belirtiliyor.

MADENCİLİK TESİSLERİ KURULACAK

Asteroitlerden maden çıkarma konusunda yatırım yapmak isteyen şirketler yalnızca bilim kurgu filmlerinde görülebilecek planlar hazırlamak zorunda. Gelecek yıllarda ortaya çkacak yeni teknoloilerle asteroitlerin yörüngeleri değiştirilirse bile onları dünyaya getirmek iyi bir fikir olmayacak. Zira küçük olanlar atmofere  girdikleri anda saatte 22 bin kolometre hızla hareket edecekleri için sürtünmeyle yok olacak. Büyükler ise atmosfere erimese bile yüzeye çarpma anında küresel bir felakete yol açabilecek. Bu nedenle madenci şirketler asteroitleri önce Ay'ın yörüngesine çekip sonra da doğrudan asteroidin üzerinde üretim tesisi kuracak. İşlenmiş maden ise istenen bir yere taşınabilecek.

UZAYDA MADENCİLİK

Uzay'da madencilik sekörü dört farklı aşamada gerçekleşecek. İlk aşamada asteroidin üzerine inilerek çevreyle ilgili bilgi edinilecek. Bu aşama da Rosetta ile hayata geçti. İkinci aşamada asteroitten büyükçe bir parça alınarak dünyaya getirilecek. Üçüncü aşamada ise asteroit yörüngesinden çıkarılacak istenilen bir noktaya getirilecek. 2020'de gerçekleşecek son aşamada ise küçük bir asteroit uzay aracıyla yakalanarak Ay'ın yörüngesine çekilecek.

BİR LİTRE SUYUN UZAYA ÇIKIŞI 20 BİN DOLAR

İnsanların uzayda kalıcı olarak yerleşke kurabilmeleri için gereken en önemli ihtiyaçların başında su geliyor. Halen Dünya'da Uluslararası Uzay İstasyonu(ISS)'na 1 litre suyu taşımanın maliyeti 20 bin doları buluyor. İstasyonda yılda ortalama tüketilen 200 litre suyun ESA'ya maliyet ise tam milyon.

Oysa su içeren ve sadece 500 metre uzunluğunda bir asteroidin uzayda ISS benzeri bir uzay istasyonunun yüzlerce yıllık su ve oksijen ihtiyacını karşılayabileceği belirtiliyor.

BENZİN İSTASYONLARI

Girişimciler bazı aseroitlerin hem su hem karbon içerdiğini belirledi. Eğer bu tür bir asteroit yakalanıp su ve karbon elde edilirse bu karışımdan roket yakıtı da üretmek mümkün olacak. Yatırımcılar bu yolla uzayda benzin istasyonları kurarak Mars ve daha uzak gezegenlere yolculuk için gerekli yakıt ve su ihtiyacını karışalamayı planlıyor. Yakıt halen uzaya çıkan araçların taşıdığı yükün yüzde 90'nını oluşturuyor.