Vatandaşlardan Dicle EDAŞ’ın uygulamasına isyan

Vatandaşlardan Dicle EDAŞ’ın uygulamasına isyan

Kızıltepe kırsalındaki bazı mahalleler hariç tamamına yakınındaelektrik borçları olduğu gerekçesiyleelektriklerinin kesilmesi mahalle halkını isyan ettirdi.

Mardin’in Kızıltepe ilçesinde elektrik dağıtım hizmeti sunan Dicle EDAŞ’ın son uygulaması akıllara durgunluk verdi.

Bazı kırsal mahalleler hariç neredeyse bütün mahallellerde, borçları oldukları gerekçesiyle elektrikleri kesen Dicle EDAŞ'a tepki gösteren mahalle sakinleri, kendilerine reva görülen bu durumun açıkça bir zulüm olduğunu ve bu zulme birilerinin dur demesi gerektiğini söyledi.

Konu ile ilgili olarak İLKHA’ya sıkıntılarını anlatan mahalle sakini çiftçiler, 2 günden buyana elektriklerinin kesik olduğunu, bundan dolayı hem hayvanlarının hem de kendileri susuz kaldıklarını söyledi.

Dicle Elektrik Dağıtım Şirketi Diyarbakır Genel Müdürü Murat Karagüzel’de borcu olan çiftçiler için elektrik kesintisine gidildiğini, borcu olmayan çiftçilerin elektriğinin de kesildiğine yönelik kendilerine şikâyetler geldiğini ifade etmişti.

Elektriği kesilen bazı köylerde incelemelerde bulunan Kızıltepe Çiftçiler Derneği Başkanı Mikail Erbeyi, Kızıltepe köylerindeki tarımsal sulama ve meskenlerde borcu olan olmayan herkesin elektriğinin kesildiğini, vatandaşların, bırakın hayvanlarını sulamayı içme sularının dahi olmadığına dikkat çekerek, bunun kabul edilemez, haksız bir uygulama olduğunu belirterek, yetkilileri göreve çağırdı.

“Sulama ihtiyaç duyulduğu bir zamanda elektrik kesintisine gidilmesi manidardır”

Dicle EDAŞ’ın 2 günden bu yana Kızıltepe köylerinde tarımsal sulama ve bütün meskenlerin elektriğini kestiğini belirten Mikail Erbeyi, “Borcu olsun olmasın, bütün köyün 2 gündür elektriklerinin kesilmiş olması haksız bir uygulamadır. Biz bunu kesinlikle kabul etmiyoruz. Borcunu ödeyen-ödemeyen herkesin aynı kefeye konulup cezalandırılırcasına bir muameleye tabi tutulmaları doğru bir şey değildir. Tamda çiftçilerimizin buğday mahsulünü gübreleme ve ilaçlama yaptığı bir zamanda, sulama ihtiyaç duyduğu bir zamanda böyle bir uygulamaya gidilmesi manidardır. Dicle EDAŞ’ın kafasına göre, ikide bir elektriği kesmesi hukuka, adalete, insan haklarına, dine sığmayan bir uygulamadır. Birçok köyde hayvan besiliciği yapılmaktadır ve hiçbir borcu olmayan çiftçilerimizin ve meskenlerin ve bir dönüm dahi arazisi olmayan kişilerle aynı kefeye konularak elektriklerinin kesilmesi uygun değildir.” dedi.

“Su depolarındaki içme suları tükendi”

İçme suyu olarak kullandıkları depolardaki içme sularının dahi tükendiğini belirten Erbeyi, “Çiftçiler, üreten insanlardır. Hem bölgeye hem de ülke ekonomisine katkı sağlıyorlar. Ama yaşadığımız bu sıkıntıyı aşmak için muhatap kimseyi bulamıyoruz.

Cumhurbaşkanımıza, enerji bakanımıza, tarım bakanımıza buradan sesleniyoruz! İnsanlar bıktı. Dicle EDAŞ’ın yüzünden artık ‘çiftçilikle uğraşmayacağız’ diyorlar. Fahiş faturalar kesmeleri, çiftçileri cezalandırmaları, çiftçileri icraya vermeleri, çiftçilerin adına kayıtlı arabalara, arsalara el koymaları bir hukuksuzluktur. Borcu olan kuyu sahiplerinin elektriğini kessinler, borcu olmayana ise ilişmesinler, insanları mağdur etmesinler. Yazıktır, günahtır. Biz bir hukuk devletinde yaşıyoruz. Eğer bu bir hukuk devletinde yapılıyorsa, buna göz yumuluyorsa bunun arkasında bir art niyet vardır.” ifadelerini kullandı.

“İnsan yaşamının 2 önemli kaynağını kestiler”

Yıllardan beri GAP sulama kanalı ile ilgili çalışmanın bitirilememesinden dolayı yaşadıkları sıkıntıların bir türlü giderilemediğini belirten Erbeyi, “GAP sulama kanalları bir türlü bitmiyor ve bizi burada özel bir şirketin kucağına attılar. Özel şirketin burada istediği gibi top koşturmasına göz yumuyorlar. İstatistiklere bakıldığında görülecektir ki yıldan yıla tarım ekimi azalıyor. Lütfen buna dikkat etsinler. Şuan Mardin bölgesi adeta cezalandırılmıştır. Ne elektrik ne su var. İnsan yaşanımın 2 önemli kaynağı olan elektrik ve suyu kestiler. Hangi devirde yaşıyoruz?” şeklinde konuştu.

“Yetkililere sesleniyoruz: Lütfen bu konuya el atın”

Kendilerine karşı uygulanan bu tavrın kabul edilebilir bir tavır olmadığını belirten Erbeyi, konuşmasına şöyle devam etti:

“Günlerce elektrik kesilmesi acaba başka bir yerde olsaydı bu şekilde mi karşılanırdı? Buğday mahsulü, gübre ve ilaçlama yapıldıktan sonra hemen su verilmesi lazım. Mahsul kuruduğu zaman ne devlete ne çiftçiye ne de kimseye bir fayda vermeyecektir. İnsanların gelir kaynağıyla oynuyorlar. Onun için buradan yetkililere sesleniyoruz: Lütfen bu konuya el atın.”

“Ben bir çiftçiyim ve borcum yok ne diye benim elektriğimi kesiyor?”

Köylerinde elektriklerin kesildiğini ve şu an geçim kaynakları olan buğday mahsulünün kurumayla karşı karşıya olduğunu belirten Mehmet Hanifi Müslümoğlu, “Devlet millet için vardır. Eğer devlet vatandaşının sorununu gideremiyorsa, özel bir şirketin kucağına ve insafına terk ediyorsa vatandaş ne yapacak, nereye gidecek? Köylerimiz elektriksiz, susuz bir şekilde bırakıldı. 2 gündür hayvanlarımız susuz. Onlara içirecek su bulamıyoruz. Elektrik borcu olan olmayan herkesin elektriği kesilmiş durumda. Ben bir çiftçiyim ve borcum yok. Ne diye benim elektriğimi kesiyor? Kimin borcu varsa yasal yollardan elektrik borcunu tahsil etsin benim ne günahım var? Benim gibi yüzlerce çiftçi var. Hepsi topyekûn mağdur edilmektedir. Bu mağduriyetlerin giderilmesi için yetkililere çağrıda bulunuyoruz.” ifadelerini kullandı.

“DEDAŞ milleti devlete karşı ayaklandırmaya çalışıyor”

Elektrik kesintisinden dolayı köyde içecek sularının bile kalmadığını söyleyen Hocaköy sakinlerinden Sinan Bayram, “Bize 2’inci sınıf insan muamelesi yapılıyor. GAP’a harcanacak paranın 3 misli bir köprüye harcanabiliyor ama GAP projesi bir türlü bitmedi, bitmiyor. 2 günden bu yana köyde ne su ne de elektrik var. İçme suyumuz bile yok. DEDAŞ, milleti devlete karşı ayaklandırmaya, kışkırtmaya çalışıyor. Herkes bunu böyle bilsin. DEDAŞ’ın yapmayacağı bir şey kalmadı artık.” dedi.

“Jeneratörde harcadığımız motorinin parasını çıkaramıyoruz”

Borçları olmadığı halde elektriklerinin kesildiğini ve akaryakıt istasyonunu çalıştırmak için jeneratör kullandıklarını belirten İrfan Tüfek ise “DEDAŞ, elektrik borcu olan kuyuların elektriğini kessin. Bizim borcumuz yokken neden bizim elektriğimizi kesiyor? Burada çok büyük bir haksızlık var. Burası bir akaryakıt istasyonu ve perişan haldeyiz. Elektrik olmadığı için jeneratör çalıştırıyoruz. Jeneratöre harcadığımız motorinin parasını akşama kadar çıkaramıyoruz. Buradan bütün yetkililere çağrımız şudur: Başkasının günahını neden biz çekiyoruz?” diye konuştu.

“Borcu olmayan çiftçilerin elektriğinin kesildiğine dair şikâyetler alıyoruz”

Konuyla ilgili görüştüğümüz Dicle Elektrik Dağıtım Şirketi Diyarbakır Genel Müdürü Murat Karagüzel ise şunları söyledi:

“Meskenlerde elektrik kesintisine gitmedik. Paramızı tahsil etmek için borcu olan çiftçilerin elektriğini kestik. Kuyuları çalıştırmamaları için de elektriği tek faza indirdik. Ama borcu olmayan çiftçilerin elektriğinin de kesildiğine yönelik şikâyetler alıyoruz. Bazı çiftçiler bizi arayıp borcu olmamasına rağmen elektriklerinin kesildiğini söylüyorlar. Bu konuda saha çalışması yapacağız. Elektrik borcu olmayan çiftçileri tespit edip kendilerine jeneratör desteği sağlayacağız.” dedi. (Mehmet Aslan-İLKHA)





























HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.