“Yenilmiş Ekin Savaşı” İlkeler Savaşıydı

“Yenilmiş Ekin Savaşı” İlkeler Savaşıydı

“Yenilmiş Ekin” veya “Gazze’yi Savunma” savaşı her şeyden önce ilke ve değerler için yapılmış bir savaştır.

“Yenilmiş Ekin” veya “Gazze’yi Savunma” savaşı her şeyden önce ilke ve değerler için yapılmış bir savaştır. Filistinliler bu ilke ve değerlerden hareketle savaşa girdiler ve işgal güçlerine karşı bu temel üzerinden direniş gösterdiler. İlke ve ahlak savaşı olduğundan dolayı bu zafer tarihi bir zaferdir.

Bu savaşta rol oynayan on ilkeyi sunmak istiyoruz:

1.Toprağı ve insanı savunma hakkı.

Toprak ve insan, Filistin davasının temel unsurlarını oluşturuyor.

2. Direnişin insani, siyasi ve hukuki bir hak oluşundan hareketle, işgale karşı direniş hakkı.

3. Filistin davasının hem içerde hem dışarıda bir olduğu gibi, savaş meydanında kendini gösteren askeri alanda da birlik içinde olduğu ilkesi.

4. İşgale karşı durma ve onu defetme konusunda ulusal birlik ilkesi.

Savaştaki gelişmeler, işgale karşı direnişin Filistinlileri birleştirdiğini gösterdi.

5.İşgale karşı direnişte, toprağı ve insanları korumada silahlanmanın, silah edinmenin gerekliliği ilkesi.

Direniş güçleri ateşkes müzakereleri boyunca direniş silahlarının konu edilmesine şiddetle karşı çıktı.

6.İşgalciyi hezimete uğratma ilkesi.

Direnişin seslendirdiği ve Filistinlilerin de bunun için çaba gösterdiği bir ilkedir. Düşmanı şok edecek şekilde bu ilkenin yaşandığını gördük. İşgal rejimi siyasi ve askeri olarak hezimete uğradı.

7.Filistin insanının üstün meziyeti ve direnişin farklılığı ilkesi.

Direnişin strateji, planlama ve taktikte; savunma, saldırı ve düşmanın planlarını suya düşürmede gösterdiği yenilikler bunu ortaya koydu.

8.Filistin halkının korunma altına alınması ilkesi.

Yapılan ateşkes anlaşmalarında halkın özgürce hareket etme hakkının teminat altına alınma arzusu bunun ifadesidir.

9.Filistin halkının imar, yardım, sınırlardan özgürce giriş çıkıp yapma hakkına sahip olması gerektiği ilkesi.

Ateşkes görüşmeleri boyunca bu hakkı savunan, bu konuda taviz vermeyen ve bunun başka konularla ilişkilendirilmesine şiddetle karşı duran direniş güçleri, sonunda işgalciyi bunu kabul etmeye zorladılar.

10.Filistin davasının Arapları, Müslümanları ve hatta Hıristiyanları birleştiren bir dava olduğu ilkesi.

Direniş güçleri ve yanında duran siyasiler Filistin davasının birliğini herkese gösteri ve bunun herkes için ortak payda olduğunu ortaya koydu. Filistinlilerin gösterdiği bu tutum Arap ve İslam dünyasında kabul gördüğü gibi, işgal rejimini rahatsız edecek düzeyde Batı ülkelerinde de kabul gördü.

İşgal rejimi başlattığı 51 günlük savaşta, direnişi bitirmek, onu yok etmek, gücüne son vermek için savaştığını; terör olarak nitelediği bir grubu hedef aldığını söyleyip durdu.

Gazze konusunda tek başına karar alma, direnişi silahsızlandırma, kuşatmayı daha da ağırlaştırma, Gazze’ye girip cinayet işleme hakkını kabul ettirmek için çalışıp durdu.

Ancak direnişin ilkesel duruşu, hesapları ve planları üstün geldi. İlke ve sabiteleri için yaptığı bu savaş, özgürlük için yapılmış bir savaştır.

Strateji düzleminde Filistinlilerin bu savaşta başarı elde ettiklerini söyleyebiliriz.

Bu savaşta işgal rejiminin yok olması için kapı araladığını söylemek de mümkündür.

Re’fet Murre   Filistin Enf. Merkezi

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.