İslam ülkeleri neden farklı günlerde Ramazan'a başlıyor

İslam ülkeleri neden farklı günlerde Ramazan'a başlıyor

​Birçok İslam ülkesinde Ramazan ayının başlama ve bitiş günleri yapılan astronomik ölçümlere rağmen farklılık gösteriyor.

Müslüman ülkelerin bayramı farklı günlerde kutlamasının temel nedeni ölçüm ve hesaplamalardaki farklılıklara dayanıyor. Bu nedenle Müslüman ülkeler, hemen hemen her yıl benzer sorunu yaşıyor.

Peki, Ramazan ayının başlaması ve bitişi için neyi esas almak gerekiyor.

Türkiye başta olmak üzere, astronomi verilerini kabul eden ülkeler, hilalin dünyanın herhangi bir yerinde görülmesini esas alıyorlar. Dünyanın farklı yerlerinde kurulan merkezlerde de hilal gözlemleniyor.

Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu, hicri takvime göre bu yıl Ramazan'ın başladığını bildiren hilalin Afrika'dan, Ramazan Bayramı'nın başladığını bildiren hilalin ise Asya kıtasından görülmeye başlayacağını açıkladı. Açıklamada, "12 Nisan 2021 Pazartesi günü Greenwich saatiyle 02.31'de içtima, 18.21'de ise rüyet olacak. Dolayısıyla 13 Nisan Salı günü Ramazan'ın birinci günü başlayacak." denildi.

Katar, Tunus, Kuveyt, Irak, Lübnan, Mısır ve Yemen'in yetkilileri de yaptıkları açıklamada, Ramazan hilalinin pazar akşamı görülmediğini, Şaban ayının pazartesi sona ermesi nedeniyle salı günü Ramazan ayının ilk günü olacağını belirttiler.

Farklılık nereden kaynaklanıyor?

İslam fıkhında yeni ayın tespiti için iki görüş bulunuyor. Aybaşlarının belirlenmesinde çıplak gözle görülme yöntemini tercih edenler ile bilimsel ölçüm ve hesaplamaları esas alan fıkıh otoriteleri, zaman zaman tarihlendirme konusunda farklılaşıyor.

Hilal görünmeden oruca başlanır mı?

Kamerî aylar, adından anlaşıldığı gibi başlangıcı ve bitişi ayın hareketlerine göre belirlenen aylardır. Ramazan orucu, Ramazan ayında tutulduğundan ve Ramazan ayı da ay takvimine göre her sene değiştiğinden, oruca başlayabilmek için öncelikle, Ramazan ayının başladığını tespit etmek gerekmektedir. Hz. Peygamber (Salallahu Aleyhi Vesellem), “Hilali (Ramazan hilalini) görünce oruca başlayınız ve hilali (Şevval hilalini) görünce bayram ediniz. Hava bulutlu olursa içinde bulunduğunuz ayı otuza tamamlayınız.” (Buhârî, Savm, 5, 11; Müslim, Sıyâm, 3-4, 7-9) buyurmuştur.

Bu hadis ilk bakışta hilali çıplak gözle görmedikçe oruca başlanmayacağı ve bayram edilmeyeceği fikrini uyandırmaktadır. Konu ile ilgili diğer rivayetler değerlendirildiğinde, bu hadislerin amacının günün şartları içinde en uygun uygulamanın öğretilmesi olduğu anlaşılmaktadır. Nitekim bir rivayette Hz. Peygamber (Salallahu Aleyhi Vesellem), “Biz ümmî bir toplumuz; hesap ve okuma yazma bilmeyiz. Şunu biliriz ki ay, ya 29 ya 30 gündür.” (Buhârî, Savm, 13; Müslim, Sıyâm, 15; Ebû Dâvûd, Savm, 4) buyurarak, kamerî aybaşlarının belirlenmesinde hesap yöntemine de başvurulabileceğine işaret etmiş olmaktadır.

Çıplak gözle görülsün ya da görülemesin, ay mutat hareketlerine devam etmektedir. Kur’an-ı Kerim’de güneş ve ayın bir hesaba göre hareket ettiği (Rahmân, 55/5), bunların, diğer fonksiyonlarının yanında aynı zamanda birer hesap ölçüsü kılındığı (En'âm, 6/96), yılların sayısını ve hesabı bilmemiz için aya menziller tayin edildiği (Yûnus, 10/5), gökler ve yer yaratıldığı zaman on iki ay meydana gelecek şekilde bir nizam konduğu (Tevbe, 9/36), ayın yeryüzünden hilal şeklinde başlayıp kademe kademe farklı şekillerde görülmesinin insanlar ve hac için vakit ölçüleri olduğu (Bakara, 2/189) ifade edilmektedir.

Buna göre Hz. Peygamber (Salallahu Aleyhi Vesellem), kamerî aybaşlarının belirlenmesi konusunda çıplak gözle görmeyi, başvurulacak yegâne yöntem olduğu için değil, belki o günkü şartlar içinde en sağlıklı sonuç veren yöntem olduğu için öngörmüştür. Hilali gözlemlemenin amacı Ramazan ayının girip girmediğini belirlemektir. Bu sebeple, hilali çıplak gözle görme dışında, bizi bu amaca ulaştıracak başka yöntemlerden yararlanmak da mümkündür.

Bugün, insanoğlunun ulaştığı teknolojik gelişmişlik, ayın hareketleri konusunda en ince ayrıntıyı bile izleme imkânı sunmaktadır. Artık ince astronomik hesaplar yoluyla, gelecek birkaç yıllık namaz vakitlerini gösteren takvimleri hazırlama imkânı bile doğmuştur. Dolayısıyla kamerî ayların başlangıçlarını hesap yöntemiyle belirlemek meşrudur.

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler