Halk yüksek gelen faturalara bir çözüm bulunmasını istiyor

Halk yüksek gelen faturalara bir çözüm bulunmasını istiyor

Dünyayı etkisi altına alan Covid-19 nedeniyle evine ekmek götürmekte zorlanan halk, yüksek gelen elektrik, su, telefon ve doğal gaz faturalarına bir çözüm bulunmasını istiyor.

Covid-19 salgınıyla birlikte alınan önlemler kapsamında Türkiye'de insanların evlerinde kalması teşvik edilirken alınan tedbirler ekonomiye de yansıdı. Birçok çalışan işsiz kaldı ya da ücretsiz izine çıkarıldı. Bu durum ödenmesi gereken elektrik, doğal gaz, su ve telefon faturalarının devlet tarafından ödenmesi, indirim yapılması hiç değilse ertelenmesi beklentisini oluşturdu.

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK), elektrik ve doğalgaz faturalarının geçen 2 yılın kullanım bedeli üzerinden ortalama bir fiyat alınarak kesileceğini açıklamıştı.

Mart, nisan ve mayıs ayının faturaları milyonlarca aboneye bu şekilde kesilecek. Mart ayı faturasını alan kimi aboneler ise kendilerine yüksek bedelden fatura kesildiğini düşünüyor.

Rafet Eren

"Salgını fırsata çevirmek, zengin olmak isteyenler var"

"Hem emekli öğretmen hem de 40 yıllık bir eğitimci olarak bakıyorum ki bu hastalığı fırsata çevirmek, zengin olmak isteyenler var." diyen Rafet Eren, Cumhurbaşkanına rapor veren danışmanlar tarafından her şeyin tozpembe gösterildiği kanısında.

Doğal gaz, su ve elektrik gibi temel ihtiyaçlara asla zam yapılmaması gerektiğini dile getiren Eren, "Hastalıkların yüzde 500 arttığı bir mevsimde bulunuyoruz. En azından borçlar, faiz alınmadan ötelenmeli. Cumhurbaşkanımız çok iyi niyetli ama çevresindeki insanlar yanlış bilgi veriyor, her şeyi tozpembe gösteriyor. Yoksa Cumhurbaşkanı Siirt'te ne oluyor ne bitiyor nereden bilsin. Her ilin bir danışmanı var ve verdikleri raporlarda her şeyi tozpembe gösteriyorlar. Oysa her şey tozpembe değil, lütfen bunu farkına varalım artık, vatandaşımıza destek çıkalım." dedi.

"Halk; doğal gaz, elektrik, su, telefon kullanmak zorunda diye zam yapmak doğru değil"

Emekli öğretmen olduğu için henüz doğal gaz ve elektrik faturasını yatıramadığını söyleyen Eren, "Benim aldığım maaş bin 850 TL. Bu parayı nereye yetiştireceğim? 500-600 TL kadar doğalgaz faturası geliyor. Artık hükümetimiz işin farkına varsın, Doğu ve Güney Doğu Anadolu Bölgesi'nde elektrik faturaları 6 kişinin cebine giriyor. Allah aşkına 81 milyon vatandaş mı önemli yoksa bu 6 kişi mi önemli? Bunlar da bir 6 ay kazanmasınlar, doğal gaz ve elektriği sermayesine versinler. Büyük bir felaket yaşıyoruz, herkesin elini taşın altına koyması gerekiyor. Nasıl olsa her kes doğal gaz, elektrik su ve telefon kullanmak zorunda diye zamları bastırayım demek olamaz." diye konuştu.

"Şu anda herkes bir ölüm kalım savaşında"

Her şeyin tozpembe olmadığını ve Cumhurbaşkanı'nın doğru bilgilendirmediğini iddia eden Eren, son olarak şunları söyledi:

Şu anda herkes bir ölüm kalım savaşında. İstiklal mücadelesi gibi bir şey bu. Pandemi süreci basit bir şey değil. Siz vatandaşı ayakta tutmazsanız, destek vermezseniz, vatandaş iyi beslenmezse, iyi ısınmazsa ne olacak? Lütfen Cumhurbaşkanımızın danışmanları doğru bilgi versinler, her şey tozpembe değildir artık sabrım kalmadı.

"Vatandaşlar özel şirketlerin insafına bırakılmamalı"

Devletin faturalar konusunda vatandaşı şirketlerin insafına bırakmaması gerektiğini dile getiren Yusuf Kaya, şöyle konuştu:

Benim telefon faturam çok yüksek geliyor, bu salgın sürecinde operatörlerin de vatandaşa yardım etmesi, fiyatları düşürmesi gerekiyor. Zaten bu şirketler yeterince kârını çıkarıyor. Burada hükümete çok iş düşüyor bizi şirketlerin insafına bırakmaması lazım. Bir faturayı yatırmadığınızda sizi 10-20 bin civarında bir para ödemek zorunda bırakıyorlar. Bir fatura yüzünden haciz yoluyla eşyalarını dahi alabiliyorlar. Devletin bu noktada şirketlere baskı kurması gerekiyor.

Özel şirketler serbest piyasa kurallarına tabi oldukları için devletin herhangi bir müdahalede bulunamadığına dikkat çeken Ümit Sever, "Devlet de halk da bu durumdan şikâyetçi. Gerek özel tüketim vergisi gerekse kaçak elektrik kullanım bedelinin halka yansıtılması çok kötü ama devlet bu pandemi sürecinde elinden geleni yapıyor." ifadelerini kullandı.

"Bir vatandaş olarak faturalarımın hiçbirini ödeyemiyorum"

Hükümetin vatandaşa destek vermesi ve bir an önce önlem alması gerektiğini kaydeden Semih Aldemir ise şunları söyledi:

Bir vatandaş olarak faturalarımızın hiçbirini ödeyemiyoruz, iş olmadığı için de bir şey yapamıyoruz. Bakalım nasıl olacak? Ülke de kritik bir süreçten geçiyor. Allah yardımcımız olsun. Geçim sağlamak bir yana işsizlik de almış başını gidiyor, her şeye zam geliyor. Hükümetin de bu noktada önlem aldığını göremiyorum, önlem almış olsaydı ülke bu halde olmazdı.

"Vatandaş çok zor durumda"

Salgın sürecinde vatandaşın çok zor bir durumda olduğunu dile getiren Mehmet Seletli, "Yüksek elektrik, doğal gaz, su, telefon faturalarının yüksek gelmesinden şikâyetçi olsak neye yarar? Bir şeye yaramıyor. Bu ay elektrik faturasını 310 TL ödedim, telefon faturası 150 TL ödedim ve bu miktar gerçekten çok fazla. Hükümetin bu faturaları düşürmesi gerekiyor. Hele hele bu pandemi sürecinde vatandaşına yardımcı olması lazım, vatandaş çok zor durumda." ifadelerini kullandı. 


Halk yüksek gelen faturalara bir çözüm bulunmasını istiyor

Halk yüksek gelen faturalara bir çözüm bulunmasını istiyor

Halk yüksek gelen faturalara bir çözüm bulunmasını istiyor

Halk yüksek gelen faturalara bir çözüm bulunmasını istiyor

Halk yüksek gelen faturalara bir çözüm bulunmasını istiyor

Halk yüksek gelen faturalara bir çözüm bulunmasını istiyor

Halk yüksek gelen faturalara bir çözüm bulunmasını istiyor

Halk yüksek gelen faturalara bir çözüm bulunmasını istiyor

Halk yüksek gelen faturalara bir çözüm bulunmasını istiyor

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.