“28 Şubat mağdur ve mahkumları hemen tahliye edilmeli”

Bitlis Adalet ve Kardeşlik Platformu (BİKAP), Postdmodern darbenin 18. Yıl dönümü nedeniyle kitlesel basın açıklamasını yaparak, 28 Şubat’ın mağdur ve mahkumlarına özgürlük verilmesini istedi.

Tatvan AVM önünde BİKAP bileşenleri tarafından düzenlenen basın açıklamasına Tatvan Umut-Der de destek verdi. Çok sayıda vatandaşın da katıldığı basın açıklamasında, 28 Şubat ve Müslüman tutsaklar için özgürlük istendi.

 

Grup adına basın açıklamasını okuyan Tatvan Özgür Der üyesi Sebahattin Günay, 28 Şubat Postmodern darbesinin dindarlara yönelik yapıldığına dikkat çekti.

 

“Darbe zihniyeti iflas etmiştir”

Günay, darbe zihniyetlerinin iflas ettiğini belirterek şöyle konuştu:

 

 “Azgınlık ve tekebbürün zirvesindeki sahipleri ve siyaset, medya, akademi, sivil toplum alanındaki destekçilerince “Bin yıl sürecek” kibriyle savunulan bu zorbalığın çok kısa bir sürede tıknefes olmasını en temelde despotik zihniyetin derin meşruiyet krizini yansıtan ve aynı zamanda halka düşmanlığının ve de yabancılığının bir göstergesi olarak değerlendiriyoruz. Dönemin hükümetini ve Başbakanını görevinden uzaklaştıran zihniyetin iflas ettiğini görmek bizleri sevindiriyor.

Öncelikle 28 Şubat yargılamalarının sadece darbenin askeri ayağı ile ve Batı Çalışma Gurubu(BÇG) adlı yapılanma içinde yer almış isimlerle sınırlandırılmış olmasının ciddi bir zafiyet ve vahim bir yanlış olduğunun bir kere daha altını çiziyoruz.

 28 Şubat adlı zorbalık şüphesiz askerlerce planlanmış olmakla birlikte siyasetçilerden sermayeye, akademi dünyasından medyaya kadar geniş bir yelpazede görev almış kadrolarca icra edilmiştir. Ve daha fazla vakit geçirilmeden darbenin tüm bu resmi ve sivil aktörlerinden de hesap sorulmalıdır. Ayrıca da Ergenekon-Balyoz davaları sürecinde de yaşandığı üzere, 28 Şubat davası sanıklarının da tümüyle tahliye edilmelerinin ve yargılanmalarının tutuksuz sürdürülmesinin de bu kişilere isnat edilen suçla birlikte düşünüldüğünde çok ciddi bir hukuki garabet oluşturduğuna dikkat çekiyoruz.”

 

“28 Şubat mağdurları için hukuki hiçbir düzenlenme yapılmamış”

Öte yandan 28 Şubat hukuksuzluğuna dair hukuk cephesine yansıyan çok daha vahim ve can yakıcı bir zulüm uygulamasının ise yıllardır adeta unutulmaya terk edilmiş oluşunu, görmezden gelinmesini ibretle izlediklerini ifade eden Günay, bir yandan darbeciler yargılanırken, diğer yandan darbe sürecinde kotarılan hukuksuz yargılamalar neticesinde mahkum ve mağdur edilenlere ilişkin hala hiçbir düzenlemenin yapılmamış olması büyük bir çelişki, tam bir tutarsızlık olduğunu kaydetti.

 

Günay, açıklamasını şöyle sürdürdü:

 

“Hiç kuşkusuz bu süreçte pek çok kişinin haksız biçimde cezalandırılmış olması, 28 Şubat darbecilerinin toplumda yol açtıkları çok boyutlu ve derin sorunlar arasında öne çıkan, hala kanayan bir yara konumundadır. Karanlık sürecin düşmanlaştırdığı İslami kimlikli kişilere yönelik takibat ve yargılamalar neticesinde verilen ağır cezalar nedeniyle hala pek çok kişi cezaevlerinde tutulmakta ya da ülke dışında yaşamak durumundadır. Hukuksuzluğun zirve noktasını teşkil eden “Brifinglendirilmiş Yargı” marifetiyle bu süreçte verilen akıl almaz kararlarla sayısız insanın, aileleri ve yakınlarıyla birlikte maruz kaldıkları mağduriyet yıllardır sürmektedir.

“28 Şubat mağdur ve mahkumları hemen tahliye edilmeli”

İslami örgüt suçlamasıyla açılmış pek çok davada verilmiş kararlar nedeniyle yıllardır cezaevinde tutulan ve aynı şekilde bu davalarda isimleri geçtiği için ülke dışında yaşamaya mecbur tutulan pek çok kişinin darbecilerin hukuksuzluğunun mağdurları oldukları bugün her açıdan anlaşılmış, açıklığa kavuşmuştur. Ne var ki, uzun bir zamandır bu konuyla ilgili tartışmalar sürmesine rağmen, hala bu mağduriyetleri sonlandırma adına yargı bazında somut bir adım atılmamıştır. 

Oysa darbe sürecinin en önemli ayaklarından birini teşkil eden “Yargı Brifingleri” mevzusu halen sürmekte olan 28 Şubat darbe davasının en somut başlıklarından birini oluşturmaktadır. Bu gerçeğe rağmen, bu yargı mekanizmasının yol açtığı mağduriyetlerin bir türlü gündeme gelmemesi büyük bir çelişki demektir. Şu hususun altını çiziyoruz: Eğer brifing hukuka uygunsa, darbe soruşturmasına, davasına konu olması yanlıştır; yok hukuksuz olduğu kabul ediliyorsa, o zaman da buna bağlı olarak yaşatılan mağduriyetlerin telafisi için çaba göstermemek hukuksuzluktur, adaletsizliktir.”

 

Son olarak Günay, 28 Şubat sürecinde hukuk dışı yöntem ve dayatmalarla haklarında açılmış soruşturma ve yürütülmüş yargılamalar neticesinde mağduriyetleri hala sürmekte olan kişilerle ilgili olarak acilen yeniden yargılama yolunun açılmasını, 28 Şubat darbe süreci mağdurlarının acilen tahliye edilmeleri çağrısında bulundu.  (Şükrü Tontaş / Menderes Beysulen-İLKHA)

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Bitlis Haberleri

Dur ihtarına uymayan tur otobüsünün bagajında 55 düzensiz göçmen yakalandı
Eren ailesi Bitlis'te 1 milyon meyve ağacını toprakla buluşturuyor
Bitlis’te "Bi hareketine bakar hayat" bilgilendirme programı gerçekleştirildi
Kaçmaya çalışan kamyon kasasında 91 düzensiz göçmen yakalandı
Bitlis’te kış öncesi koordinasyon toplantısı yapıldı