Diyarbakır’ın Sur ilçesinde bulunan İslam dünyasının 5’inci Harem-i Şerifi olan tarihi Ulu Camii’nde, Cuma Namazı yine çatışma sesleri altında eda edildi. Ulu Cami İmam Hatibi Mehmet Sait Yaz, verdiği Cuma Hutbesinde, Sur’da yaşananlara farklı bir açıdan dikkat çekerek, bela ve musibetlerin olmadığı bir yurdun sınırlarını Kur’an’ın belirlediğine vurgu yaptı.
Allah’ın her şeyi mükemmel yarattıktan sonra insanların hizmetine sunduğunu ifade eden Ulu Cami imamı Yaz, insanların güzel yaratılanları bozduğuna ve yozlaştırdığına vurgu yaptı.
“Neden böyle olduk deme, kendine bak”
Belaların, musibetlerin, fitnelerin, katliamların olmadığı bir yurdun ancak Kur’an’ın belirlediği hudutlar içerisinde olabileceğini belirten Yaz, bu yolun materyalizmde, sosyalizmde, demokraside ya da laisizmde olamayacağını söyledi.
Sur’da yaşanan çatışmalara işaret eden Yaz, “Irak, Suriye, Afkanistan, Lübnan, Diyarbakır, Sur… Ne olacak? ‘Neden böyle olduk deme.’ Kendine bak. Allah buyurmadı mı; Muhammed’in sözünden ayrılanlara büyük bir darbe vuracağım. Biz İslam âlemi başka şeylerin peşine düştük. Kur’an’ı, Peygamberi unuttuk. Bu yanımıza kar kalacak sandık.” ifadelerini kullandı.
“Huzur İslam’da değil, İslam’ı yaşamakta”
Huzur isteyenlerin huzuru Kur’an-ı Kerim’de araması gerektiğini belirten Yaz, “Tabelalara, levhalara yazılan ‘Huzur İslam’dadır’ değil; huzur, İslam’ı tatbik etmektedir. İslam, gönülleri fethederse, huzur olur. Alışveriş esnasında, faiz yerken, rüşvet alıp verirken, haksız kazanç elde ederken, yetim malı yerken hayatlarında Kur’an-ı Kerim yok. Fakat sekerata girdiklerinde, ölüm yakalarına yapıştığında Kur’an’ı okuyorlar. Hayatında Kur’an’ı tanımayanın, ölümünde Kur’an fayda vermez.” dedi.
“Kur’an çarşıda, sokakta okunmalı”
Kur’an’ı okumanın önemine değinen Yaz, “Şimdilerde hoparlörlerden mezarlıkta Kur’an-ı Kerim okunuyor. Kur’an çarşıda, pazarda okunmalı; sokakta, caddede okunmalı. Ama Kur’an okunurken de Kur’an konuşmalı, Kur’an hükmetmeli kardeşlerim.” diye belirtti.
İLKHA