Coğrafyamız neredeyse her gün acıyla anılır olmuştur

Memur-Sen Şanlıurfa İl Başkanı İbrahim Coşkun, Halepçe Katliamı'nın yıl dönümü münasebetiyle yaptığı açıklamada, “Coğrafyamız neredeyse her gün acıyla, trajediyle anılır olmuştur.” ifadelerini kullandı.

Memur-Sen Şanlıurfa İl Başkanı İbrahim Coşkun, Halepçe Katliamı'nın 31'inci yıl dönümü münasebetiyle basın açıklaması düzenledi. Açıklamasında, Halepçe Katliamının asla unutulmayacağını belirten Coşkun, İslam coğrafyasının neredeyse her gün acıyla, trajediyle anılır olduğuna dikkat çekti.

16 Mart 1988 tarihinde, Saddam’ın kimyasal bombalamalarıyla Halepçe’de, yaşayan Kürdlere karşı bir katliam gerçekleştirdiğini belirten Coşkun, “Yaklaşık sekiz yıl süren İran-Irak Savaşı’nın son aylarında, 16 Mart 1988 tarihinde, Irak savaş uçakları Halepçe’ye beş saat boyunca zehirli gaz bombaları yağdırdı. Saldırıda;  çoğu kadın, çocuk ve yaşlılardan oluşan 5 bine yakın insan hayatını kaybetti, binlerce sivil yaralandı. Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) yayımladığı raporlara göre;  ölenlerin sayısı daha fazladır.” diye konuştu.

Kimyasal saldırının binlerce insanın ölümüne ve sakat kalmasına neden olduğunu hatırlatan Coşkun, “Saldırıdan sonra komplikasyonlar, çeşitli hastalıklar meydana geldi. Doğumlar sağlıklı neticelenemedi. Yine Dünya Sağlık Örgütü’nün açıklamalarına göre Halepçe’de günümüze kadar 43 bin 753 kişinin ölümü, 62 bin 200 kişinin sakat kalması, doğrudan kimyasal silahların etkisiyle bağlantılıdır. Bu soykırım yaşanırken, bir milyona yakın insan yerinden yurdundan ayrılmak zorunda kaldı.” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin her zaman zulme ve katliamlara maruz kalmış mazlumların yanında olduğunu ifade eden Coşkun, “Türkiye, ülkesi ve milleti ile sayıları yüzbinlerle ifade edilen mazlum ve mağdur komşularına kucağını açtı. Göç İdaresi’nin rakamlarına göre bu süreçte ilk dalgada 51 bin 542 kişi, sonraki aşamada 467 bin 489 kişi Türkiye’ye sığınmıştır. Başta ABD ve AB olmak üzere, bölge ülkeleri de Orta Doğu’nun ‘Hiroşima’sı sayılacak bu katliam karşısında sessiz kalmayı tercih ettiler. 53 İslam ülkesi, ırkçı Baas rejiminin katliamını, saldırı bittikten ancak üç gün sonra toplanarak konuşabilmiş, bu toplantının da ortak tutumu ne yazık ki sessizlik olmuştur. Halepçe katliamı, Irak Yüksek Mahkemesi tarafından, daha çok konjonktürel siyasi hesaplarla ancak 1 Mart 2010’da soykırım olarak tanınabilmiştir.” dedi.

“Dünya hala koyu bir sessizlik içinde yapılan katliamlara seyircidir”

Müslümanlara yönelik saldırılarının İslam düşmanlarının ne kadar acımasız olduğunu bir kez daha gösterdiğine değinen Coşkun, “Bu katliam, Hama’da, Srebrenitsa’da, Hocalı’da, Doğu Türkistan’da, Arakan’da, Filistin’de, Halep’te dün de Yeni Zelanda da olduğu gibi, zalimlerin insanlara, özellikle Müslümanlara karşı ve onlar üzerinden bütün mazlumlara ne kadar acımasız olduklarını, olacaklarını göstermiştir, göstermektedir. Dün Halepçe’de olanların bir benzeri Halep’te, Doğu Guta’da Beşar Esad’ın kimyasal bomba saldırısında olmuştur, olmaya devam etmektedir. Suriye’de bir milyon insanın ölümüne sebep olan zalimler, hala iktidarda tutulabilmektedir. Bu durum, insanlık vicdanının düştüğü sefaletin aşağılık seviyesini göstermektedir. Dünya hala koyu bir sessizlik içinde yapılan katliamlara seyircidir.” ifadelerini kullandı.

“Yaşadığımız coğrafya, neredeyse her gün bir acıyla, trajediyle anılır olmuştur”

Son 100 yıldır neredeyse her gün Müslümanlara yönelik çeşitli saldırılar düzenlendiğine vurgu yapan Coşkun, “Yaşadığımız coğrafya, neredeyse her gün bir acıyla, trajediyle anılır olmuştur. En az 100 yıldır tek gün yok ki, bir darbe, bir suikast, bir katliam, bir savaş, bir zulüm, bir göç, bir kıyamet yaşanmasın. Eşsiz zulümler, işkenceler, yıldırmalar, işgaller, tecavüzler bu topraklara neredeyse kader olarak yaşatılmaktadır. Önemli olan, açık bir insanlık suçu olan bu kitlesel kıyım ve katliamların hesabının sorulmasıdır. Hesap sorulamadığı için evrensel odaklar ve onlardan güç alıp cesaret bulan yerli işbirlikçileri, tecavüz ve katliamlarına fütursuzca devam ediyorlar. Eğitim-Bir-Sen Şanlıurfa şubesi olarak, vicdanımızda ve hafızamızda yakıcı, öldürücü etkisiyle tüm canlılığını koruyan Halepçe katliamını lanetliyor, yeryüzünde işlenen tüm insanlık suçlarını telin ediyoruz.” dedi.

İLKHA

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Şanlıurfa Haberleri

Avukat Karadaş: "Kanun yapma sürecinde halkın manevi değerleri dikkate alınmalı"
Soluk borusuna süt kaçan bebek kurtarılamadı
İç Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Kırhan: "Hareketsiz yaşam diyabete ne oluyor"
Balıklıgöl’ün duvar ve su kanalı çöktü
Yapılan zamların ardından halk fakirleşiyor