Düşen sadece bir uçak mı?

Hasan SABAZ

Bir Rus uçağının TSK'ya ait F16'lar tarafından düşürülmesi Suriye iç savaşının yansımalarının sanılandan çok daha fazla olduğu/olacağı gerçeğini ortaya çıkardı.

Karmakarışık görünen; ama aslında herkesin hedefler açısından ne yaptığını bildiği kirli bir savaşın yürütüldüğü bir yere dönüşmüş durumda Suriye.

Kanlı bir dans salonu Suriye ve alandakilerin çoğu maskeli.

Türkiye, Türkmenlere yardım ediyorum, diyor ve ima ile “Paralelcilerin” durdurduğu tırlarla MİT'in Türkmenlere silah yardımı yaptığını söylüyor; ama Bayırbucak'ın yardımına Nusra ve Ahraruşşam grupları koşuyor.

Lübnan Hizbullah grubu “türbeleri tekfircilere karşı koruyacağım” diye girdi; ama bir süre sonra Baas'ın askerleri ile beraber operasyonlara çıktı ve kayıplarının binleri bulduğu söyleniyor.

İran, askeri uzmanlar gönderdiğini söylüyor; ama cephede çok sayıda üst rütbeli subayını kaybediyor.

Amerika, Işid'e karşı saldırı gerçekleştirme iddiasıyla savaşa dâhil oluyor; ama Suriye'de Işid'den daha çok Işid'in hedefindeki muhalif grupları vuruyor.

Rusya, Işid'i bombalıyorum, diyor; ama Işid'in hiç girmediği Türkmen bölgesini, muhalif grupların kontrolündeki İdlib'i bombalıyor.

Amerika Esad'a karşı olduğunu, Rusya, Esad'a taraf olduğunu söylüyor; ama ikisi de Esad'ın muhaliflerini vuruyor ikisi de Esad'ın müttefiki olan PYD'ye yardım ediyor.

Türkiye, içeride Pkk ile çatışırken, Suriye'de muhalifleri destekliyor.

İran, Suriye'de muhalifleri vururken, Yemen'de muhalif Husilerin darbe yapması için destek veriyor, Bahreyn'de muhalif Şiileri destekliyor.

Amerika, Işid'i vuruyorum, diyerek diğer muhalif unsurları vururken, Rusya'ya “Işid'e odaklan!” çağrısı yapıyor.

Rusya, Çeçenistan'da terör uygulayan Ramzan Kadirov'a her türlü desteği verirken, Türkiye ile çatışan Pkk'ye PYD üzerinden yardım yaparken normal oluyor; ama Türkiye'yi “Teröre destek vermekle” suçluyor.

Esad, Işid ile petrol ticareti yapıyor, diğer muhalif unsurları vursun diye Işid'e bazı alanları terk ediyor; ama “Işid bitmeden gitmeyeceğim” diyebiliyor.

Mesele çok mu karıştı?

Ama kabul edin bu kadar karışıklık içinde herkesin hedefleri belli ve herkes neden savaştığını biliyor. Herkes bir maske takıyor ve genellikle müdahalesinin gerekçesi için Işid'i kullanıyor.

Manzara açıktı; ama tüm bunların dillendirilmesi için bir uçağın düşmesi mi gerekiyordu?

YENİ OPERASYON: KOD ADI EKSEN

Bir dönem Milli Güvenlik Kurulu sekreterliği yapan Orgeneral Tuncer Kılıç, ‘Türkiye'nin Batı ekseninden İran-Rusya-Çin eksenine geçmesi gerektiği' şeklinde açıklama yaptığında tepki çekmişti. Hatta Ergenekon ve Balyoz operasyonlarının Amerikan karşıtlarının orduda tasfiyesi amacıyla yapıldığı iddiaları bile gündeme gelmişti. Ama Ak parti hükümeti AB uyum yasaları çerçevesinde kanunlar değiştiriyor ve Batı ekseninde olduğunu her fırsatta dile getiriyordu.

2009 Gazze savaşı ve “one minute” krizinden sonra Erdoğan açık bir şekilde Batı eksenini hedef aldı, Çin ve Rusya ile ilişkileri geliştirdi. Hatta Çeçen muhaliflerin vurulmasında etkisiz kalan MİT'in Rusya ile geliştirilen ilişkilerden dolayı bu konumda durduğu yönünde iddialar da ortaya atıldı.

AB'nin önemli üyelerinin Türkiye'nin tam üyeliğine karşı olduklarını açıkça söylemeleri, Pkk'ye destekten vazgeçmemeleri -ciddi ya da şantaj amaçlı fark etmez- farklı eksenlerin gündeme gelmesine neden oldu. Hatta Erdoğan açıkça “Şangay beşlisi”ne dâhil olmak istediğini dile getirdi. Arada bir dile getirilen  “Dünya beşten büyüktür” açıklamasının da Rusya ve Çin'den çok Amerika ve Avrupa'yı hedef aldığı açıktır.

Türkiye, yönünü doğuya dönmüşken kısa bir süre içinde dengeler değişmeye başladı.

Rusya, Türkiye'nin hassas olduğu Suriye coğrafyasına daldı, Türkiye'nin önem verdiği kimi muhalif unsurları ve Türkmenleri vurmaya, Türkiye'nin terörist olarak gördüğü PYD'ye destek vermeye başladı.

Ve Rus savaş uçağı düşürüldü.

“Angajman kuralları gereği düşürüldü” denilse de, gerekli uyarıların yapıldığı söylense de sonuçları itibariyle Türkiye-Rusya ilişkilerinin bozulacağı, Türkiye'nin “Doğu ekseninden” uzaklaşacağı öngörülebilir bir durumdur.

Öyleyse komplo teorilerine fazla kapı aralamadan sadece uçağın düşürülmesi değil, bir süredir yaşanan sürecin “Eksen değişikliğine yönelik” bir operasyon olduğunu söyleyebilir miyiz?

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.