Obama'nın mirası

Hasan SABAZ

Amerikan seçimleri sonrasında Donald Trump'un kazanması bazılarını ürküttü, bazılarını da ciddi biçimde rahatsız etti.

Trump'a getirilen eleştiriler, genellikle yabancı düşmanlığı konusundaydı ve eleştiriler büyük oranda haklıydı; ama aslında rahatsızlık içe kapanma ve Avrupa'nın güvenliğini üstlenmeme yönündeki açıklamalardan kaynaklanıyordu.

Uluslararası alanlarda CIA aracılığıyla her türlü kirli işe el atan ve bundan büyük siyasi ve ticari rant elde edenlerin böyle bir politikadan rahatsız olmaları normaldi.

Derin Amerika'nın Trump'tan rahatsız olduğu iddiaları dolaşmaya başladı.

CIA kaynaklı “Seçimlerde Putin destek verdi” iddiaları ve seçimlere yapılan itirazlar incelendi; ama bir sonuç vermedi.

Obama üzerinden yeni bir süreç başlatıldı.

Atılan son adımlara bakar mısınız?

Birkaç tanesini yorumlayalım:

1-Amerikan yönetimi PYD-PKK'ye Stinger füzesi verme kararı aldı.

DEAŞ'ın, Nusra'nın ya da Ahraru'ş Şam'ın helikopter ve uçağı olmadığına göre bu füze kime karşı kullanılacak?

Bölgede Amerikan koalisyonunun haricinde uçak kaldıran üç güç var: Rusya, Esad ve Türkiye…

Stingerler doğrudan NATO üyesi Türkiye'yi ve dolaylı olarak da Rusya için tehdit teşkil ediyor.

Bu hamle NATO'da kırılmaya, Rusya ile de gerginliğe neden oluyor.

2-Obama, Amerika'ya yapılan siber saldırıdan dolayı Rusya'dan “intikam” alınacağını söyledi.

Bu ikinci bir gerginlik hamlesi ve yeni bir “soğuk savaş” sürecinin başlatılması girişimidir. Rusya'nın buna karşı önlem alacağı ve karşı saldırılar ile Amerika'ya her alanda zarar vermek isteyeceği kesin iken bu açıklamanın nasıl bir hedefi olabilir?

3-Obama, Suriye iç savaşını kast ederek “Rusya, İran ve Esad'ın elinde kan var” açıklaması yaptı. Doğru; ama eksik bir açıklama olmuş. Bölgenin kaosa sürüklenmesinde Afganistan ve Irak işgalinin başat rol üstlendiğini hatırlarsak Obama'nın Amerika'sının hem elinin hem de ağzının kanlı olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Nitekim Rusya'nın BM temsilcisi de Amerikalıların eleştirilerine “Yok birbirimizden farkımız” anlamına gelen “Siz de Rahibe Teresa değilsiniz” cevabını vermişti.

Realite bu; ama Obama'nın bu açıklamasının Esad ile birbirlerine sıcak mesajlar veren Trump'u rahatsız edeceği kesin. Trump, bu şekilde Rusya karşısında da zor durumda bırakılıyor.

Yani demek istiyoruz ki, Koltuğa oturacak olan Trump'u hiç de iyi ve sakin günler beklemiyor. Obama giderayak miras olarak Trump'un kucağına pimi çekilmiş birkaç el bombası bırakıyor.

Bomba patlarsa Trump'un siyaseti yara alacak, bombadan kaçıp koltuğun arkasına saklanırsa “silik bir siyasi şahsiyet” olarak kalır devlet de bürokrasi tarafından idare edilmeye devam edilir.

Bombayı kendinden uzaklaştırmak için evinin dışına atarsa bu kez de patlamadan dolayı zarar görenlerin atacağı bombalara hazırlıklı olmak zorunda.

Görünen o ki, Obama'nın mirası Trump'u zorlayacak.

Ya “Reddi miras” diyecek ve “Derin Amerika” ile boğuşmayı göze alacak ya da “Devlette devamlılık esastır” deyip aynı siyaseti devam ettirecek.

Bekleyip göreceğiz.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.