Öğrenimde Algı Kontrolü

İlyas KAYA

Hayatımızın her noktasına etki eden kontrol; genelde denetleme ve düzenleme anlamında kullanılır. İradesini kontrol altında tutanlar istikrarı elde ederler. Zamanını kontrollü kullananlar başarılı olurlar. Başarılı insanlar; algının etkisinde kalmayan, aksine algı oluşturanlardır. Yetenekler, algıların etkisinde kalırsa kaybolur ya da körelir.
Bir öğretmen olarak öğrencilerime, başarısızlık algısını kontrol altında tutmaları gerektiğini sürekli hatırlatıyorum. Özellikle üniversiteye hazırlık öğrencileri başarısızlık algısının etkisinde kalıyorlar. Bu algının oluşturulmasının sebebi yoğun çalışma ve strestir. Oluşan başarısızlık algısını tümden yok etmeleri, defalarca “başarılı olacağım” telkinleri ile motivasyonlarını kuvvetlendirmeleri gerekiyor.

Şöyle bir öğrenci profili çizelim: “Öğrenci derste dersi can kulağıyla dinler, eve gidip tekrarlarını yapar, soru çözmeye başlar. Ancak 20 sorunun yarısından fazlasını çözemez. Kısa bir süre sonra soruları çözemeyeceğini kabullenip ders çalışmayı bırakmaya karar verir.” Bu öğrenci ders çalışmayı bırakmakla başarısızlık algısını oluşturmuş, başarısızlığı oluşturmada başarılı olmuştur. Bu öğrencinin yapması gereken; ders çalışmayı bırakmadan, konularda eksiklerini tamamlayıp tekrar soru çözmeye başlamaktır.

Geçenlerde internette eğitimle alakalı bir veri arıyordum, öğrencilerimizin ahvalini anlatan çok güzel bir hikâyeyle karşılaşıp ders çıkardım. Bu hikâyeyi okuyup ders çıkarmaya çalışan üniversiteye hazırlık öğrencilerimizin, algılarını kontrol altında tutarak birçok sorunu çözümleyebileceğini anladım, şöyle ki:
“Matematiği sevmeyen öğrenci ders sırasında uyumaktadır. Teneffüs zili çalınca uyanır! Tahtada gördüğü problemi ev ödevi sanarak defterine kaydeder. Eve döndüğünde uzun süre uğraşır, ama bir türlü soruyu çözemez. İyice hırslanır, defalarca dener ve her nasılsa soruyu çözer. Bir sonraki derste öğretmenine ev ödevini gösterip, cevabını kontrol etmesini ister. Öğretmen şaşkındır, çünkü tahtaya yazdığı problem matematik tarihinde çözülmemiş sorulara verdiği bir örnektir!
Derste uyuyan öğrenci o sorunun şimdiye kadar çözülemediğini bilmediği için defalarca denemiş ve sonra da soruyu çözebilmiştir. Kahramanımız büyük iş başarmıştır, çünkü o işin ‘başarılamayacağını’ duymamıştır!

Diğer öğrenciler sorunun çözülemeyeceğini bildiklerinden, tecrübelerine dayanarak ‘mantıklı ve gerçekçi’ hareket edip hiçbir şey yapmamıştır. Çığır açan işler başaran, tutkulu ama tecrübesiz birçok insanın başarı sırrı bir cümleyle özetlenebilir, ‘Başardılar, çünkü başaracaklarını bilmiyorlardı!”

Evet, arkadaşlar hiçbir şey için geç değildir. Hemen düşüncelerimizdeki başarısızlık algılarını yıkıp tekrardan başarmak için mücadele etmeye devam ediyoruz.
Algıları yıkıp başarılı olmanız temennisiyle… Hepinizi Allah’a emanet ediyorum.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.