ADANA - 25 Kasım 1925 yılında TBMM'de kabul edilen Şapka ve kıyafet devrimine karşı çıkan Müslümanlar idam edilmişti. 88 yıl önce sarık takan erkekler ile çarşaflı bayanlar, cehaletle itham edilirken aynı anlayış bu gün de sürdürülüyor. Şapka ve kılık kıyafet devrimi tüm eleştirilere rağmen halen değiştirilemez kanunlar arasında yer alıyor.
Şapka ve Kıyafet Kanunu Hakkında kısa bilgiler:
Şapka ve Kıyafet Devrimi, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasının ardından halkın kılık ve kıyafetinin düzenlenerek batı ülkelerindeki normlara uygun hâle getirilmesi için 1925 ve 1934 yıllarında çıkarılan iki kanunla getirildi.
Çıkarılan kanunla din adamlarının ibadet yerleri dışında dini kıyafetlerle gezmeleri yasaklanırken yalnızca Diyanet İşleri Başkanı ve diğer dinlerin en yetkili kişilerinin özel kıyafetleri ile dolaşabilmelerine izin verildi.
Çarşaf Giyenlere Ceza
Kadınların çarşaf, peçe gibi kıyafetler yerine çağdaş giysiler olarak nitelendirilen kıyafetleri giymeleri için baskılar yapıldı. Birçok yerel yönetim, kadınların çarşaf ve peçeyi bırakıp çağdaş kıyafetler giymesi için yasak ve cezalar getirdi.
Şapka İçin 78 Müslüman Katledildi
Kılık Kıyafet Kanununun çıkmasının ardından Anadolu'nun çeşitli illerinde protestolar yapılırken Erzurum, Rize, Sivas, Maraş, Giresun, Kırşehir, Kayseri, Tokat, Amasya, Samsun, Trabzon ve Gümüşhane'de sert direnişler yaşandı. Bunun üzerine sıkıyönetim ilan eden yönetim tarafından kanuna karşı çıkan binlerce kişi tutuklandı. Onlarca Müslüman ise idam edildi. Şapka devrimine karşı çıkan başta İskilipli Atıf Hoca ile Babaeski Müftüsü olmak üzere, Rize'de 8, Maraş'ta 7, Erzurum'da 4, Sivas'ta 3, İskilip'te 2, Menemen'de 28 olmak üzere, çeşitli yerlerde toplam 78 kişi idam edildi. (Ayhan Kaya - İLKHA)