Ardahan'da peygamber sevgisi salona sığmadı

Ardahan'da peygamber sevgisi salona sığmadı

Peygamber Sevdalıları Platformu tarafından Ardahan'da ilk defa düzenlenen Kutlu Doğum etkinliği halkın yoğun katılımıyla gerçekleşti.

ARDAHAN - Peygamber Sevdalıları Platformu Doğu Anadolu ve Karadeniz Koordinatörlüğü tarafından Ardahan'da bu yıl ilk kez kutlu doğum etkinliği düzenlendi. " Yürüyen Kur'an Hz. Muhammed" adıyla düzenlenen etkinliğe Ardahanlıların katılımı yoğun oldu.

 

Program   Günay  Karakoyun  Hoca'nın  Kur'an-ı  Kerim'in  tilavetliye başladı. Ardından sahne alan Ağrı Vahdet ilahi Gurubu'nun Bilal,Turgay ve Muharrem'den oluşan  çocuk sanatçıları, okudukları Türkçe Mevlidi Şerif ile katılımcıları adeta mest etti. İlahi sanatçılarından  Suat Noğay ve Cihad Güler'in okuduğu ve Fahr-i Kainat Hz. Muhammed(s.a.v.) temalı bir birinden güzel ilahi ve ezgilerle ile Ardahanlıları  coşkulu anlar yaşadı.

 

Programa konuşmacı olarak katılan Eğitimci Yazar Özkan Yaman Hoca'nın günün anlam ve önemine ilişkin bir konuşma yaptı. "Yeryüzü her şeyiyle O(s.a.v.)'nu bekliyordu." Diyerek konuşmasına başlayan  Yaman şöyle konuştu: "Bunaltıcı, boğucu ve zifiri karanlık hava bir güneş veyahut bir cemre bekleniyordu. Her taraf  çölleşmiş, çatlamış topraklar bir damla rahmet bekliyordu.bir şebnem bekleniyordu. Yetim ve öksüzler babasını bekliyordu.Diri diri gömülen kız çocukları kendilerine imdat edecek, onları kurtaracak merhamet elini bekliyordu. Ve hakları verilmeyen, yok sayılan kadınlar haklarını verecek efendilerini bekliyordu. İnsan vicdanın ölçüsü şaşmıştı, vicdanlar adalet duygusunu yitirmişti, şaşmayan bir ölçü gerekti ve kainat Muhammed(s.a.v.)'ini  bekliyordu. Yedi kat gökte melekler Mahmud(s.a.v.)'unu bekliyordu. İnsanlar ve cinler Ahmet(s.a.v.)'ini bekliyordu.Kabe komşusunu bekliyordu. Medine aziz misafirini, muhacirini bekliyordu. Ardahan O(s.a.v.) mi bekliyordu.Ve Cenab-ı Allah bize rahmet eyledi bize habibini gönderdi."

 

Hazreti Peygamber anlatmadıkları hiçbir anlarının olmadığını ifade eden Yaman, "Hiçbir günümüz yok ki, evimizde, sokağımızda, yürüyüp- konuşurken, alıp- satarken, gidip-gelirken hep O(s.a.v.)'nu anlatıyoruz. İş yerimin kapısını açarken 'Bismillah!' demem aslında Hz. Muhammed(s.a.v.)'i anlatıyorum, kız istemeye giderken Peygamberin kavli dediğim zaman aslında Allah Resulünü anlatıyorum. İnşallah veya maşallah dediğim vakit O(s.a.v.)'nu anlatıyorum aslında, esnafa 'hayırlı işler!' dediğim vakit O(s.a.v.)'nu anlatıyorum yani O(s.a.v.)'suz hiçbir vaktimiz yok. Çünkü O(s.a.v.) bizim içimizde, aklımızda ve kalbimizdedir." dedi.

 

Özkan Yaman Hoca, konuşmasını şu cümleler ile sonlandırdı: "İnanız ki şu Ardahan'dan Hz. Muhammed(s.a.v.)'in nuru çekilse, camilerde Ezan-ı Muhammedi çekilse geriye ne kalır ki. Geriye ev ve arsalar kalır. İnanınız ki bizi insan kılan, bizi şerefli kılan H.z. Muhammed(s.a.v.)'dir. Varsın birileri evleri ve arsaları alsın bize H.z. Muahmmed(s.a.v.) yeter."

 

Vahdet ilahi gurubunun okuduğu bir birinden güzel ilahi ve ezgiler ile devam eden program yapılan dua ile son buldu. (Hasan Özbay-İLKHA)

(Hasan Özbay - İLKHA)

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler