Bülent Arınç istifaları değerlendirdi

Bülent Arınç istifaları değerlendirdi

MÜSİAD Manisa Şubesinin açılışına katılan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, son bir haftada yaşanan gelişmeleri ve AK Parti'deki istifaları değerlendirdi.

 

MANİSA - Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç Manisa MÜİSAD Şubesi açılışı için Manisa'ya geldi. Açışa Manisa Milletvekili Recai Berber, Manisa Valisi Abdurrahman Savaş, CBÜ Rektörü Mehmet Pakdemirli İl Müftüsü Sinan Cihan MÜSİAD Genel Başkanı Nail Olpak ve çok sayıda işadamı ve davetliler katıldı. Açılışın ardından anemon otelde bir gala yemeği düzenlendi.

 

Burada konauşn Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, son bir haftada gelişen olayları değerlendirdi. AK Parti'deki istifalara değinen Arınç, "İstifa eden yani aramızdan ayrılan hiçbir arkadaşımız için kötü diyemem. Onlar bizim değerli arkadaşlarımızdır. Nihayet aynı kaderi paylaştığımız insanlara güle güle oh ne iyi oldu, bilmem nereye kadar yolunuz var diyemem, demem, böyle bir düşüncem de yok." dedi.

 

17 Aralık'ta patlak veren yolsuzluk ve rüşvet operasyonunda oğlu gözaltına alınan Erdoğan Bayraktar'ın istifa ederken yaptığı açıklamaya göndermede bulunan Arınç, "Kişiler yaptığı açıklamalarla hükümete başbakana zarar verip vermediğini düşünmeli, zarar veriyorsa gereğini yapmalı. 45 yıl arkadaşlık edip de, 'Başbakan da istifa etmeli' diyorsa birisi bu çok yanlıştır. Hala rahatsızlığı devam ediyorsa, o partide kalması da artık mümkün olmuyorsa yapacağı hareket Başbakan'a hükümete zarar vermemektir." diye konuştu.
AK partinin kurucularından olduğunu ve bu partiyi sokakta bulmadığını dile getiren Arınç, "Alnımız açık başımız dik bugünlere geldik. Allah'ın izniyle bu sıkıntılardan alnı apaçık bembeyaz da çıkacaktır, hiç kimsenin endişesi olmasın." ifadelerini kullandı.

 

Mensup olduğum 4 parti kapatıldığını hatırlatan Arınç, "AK Parti'ye dava açılmış" dediler. "Ben var mıyım" dedim? Kimse bir şey demedi sonra araştırdılar. "Varsınız" dediler. Olmasaydım kendimden şüphe ederdim.

 

Refah gecesinde bir buçuk saatlik konuşma yapmışım. DGM vardı. Birinci mahkemede annenin babanın adı, ikinci mahkemede 5 yıl ağır hapis cezası. Utandılar, 59'ncu maddesini uyguladılar. Adam iyiyse, namuslu adama benziyorsa cezasının altıda birini affederler. Acıdılar 5 seneyi 4 sene 2 aya çevirdiler. Ama sürgün cezası vardı. Eskişehir'e sürgüne göndereceklerdi. Yargıtay bozdu, mahkeme direndi.

 

 

Biz cezaevlerinin kapılarında sıramızı beklerken, Cihat Akay ve arkadaşları 22 ay cezaevinde kaldılar. O gün yaptığım konuşmanın içerisinde tek cümleyi, bugün saatlerce konuşsa insan hakkında dava bile açılmıyor. Türkiye o noktadan bu noktalara geldi." dedi. (Ramazan Sındıraç - İLKHA)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.