Eğitimci Mehmet Emin Sütçü: Öğretmeni öğrenciye rol model kılacak bir eğitim sistemine ihtiyaç var

Batman Erdemli Eğitimciler Cemiyeti Başkanı Mehmet Emin Sütçü, "Öğretmen sadece fenni bazı ilimleri ve formülleri vermekle kalmayıp ahlakın, erdemin ve hikmetin de taşıyıcılığını yapan, aktarıcı bir rol model olmalıdır." dedi.

Batman Erdemli Eğitimciler Cemiyeti Başkanı Mehmet Emin Sütçü, "24 Kasım Öğretmenler Günü" dolayısıyla bir öğretmende olması gereken ideal davranışlara ilişkin İLKHA'ya açıklamalarda bulundu.

Öğretmeni öğrenciye rol model kılacak bir eğitim sistemine ihtiyacın olduğuna vurgu yapan Eğitimci Sütçü, şu anda bu tip bir öğretmen yetiştirme stratejinin yetersiz kaldığını üzülerek müşahede ettiklerini ifade etti.

Sütçü, eğitimin varlık sebebinin hakiki manada insanı inşa etmek, onu yaradılış gayesiyle buluşturup, bu gayeye uygun değer, davranış ve tavırlar üzerine kurulu bir yaşantıya hazırlamak olduğunu söyledi.

Sütçü, aksi halde genel algıya göre eğitimin, kişiyi bir işe yerleştirmeye hazırlamak değil, bedenini aklını, nefsini ve nefesini hakiki değerleri edinmek için harcayan insan yetiştirmek olması gerektiğini kaydetti.


"Öğretmen rol model olmalıdır"

Öğretmenliğin insan inşa etme sanatı olduğunun altını çizen Sütçü, "Bu sanatı icra edecek bir öğretmenin sadece kuru ve ezber bilgilerle bu işi gerçekleştiremeyeceği kesindir. Yani öğretmen sadece fenni bazı ilimleri ve formülleri vermekle kalmayıp ahlakın, erdemin ve hikmetin de taşıyıcılığını yapan, aktarıcı bir rol model olmalıdır. Dolayısıyla bir öğretmenin yeterliliği bilgi anlatma ve aktarma becerisiyle sınırlı olmayıp bununla beraber aktardığını yaşayan ve yaşadığını öğreten olma yönüyle de ölçülür." dedi.

"Ahlak ve erdemle birlikte eğitimin hakkı verilmiş olur"

Eğitim sisteminin ahlak ve erdemli bir gençliğin yetiştirmesine de önem vermesi gerektiğini ifade eden Sütçü, şöyle devam etti:

"Klasik olacak belki ama 'Ben sana kaymakam olmazsın demedim adam olmazsın dedim' hikayesini herkes bilir. İşte işin özü tam da burada. Adamlıktan kasıt insan olabilmektir. Eğitim sistemi bu anlamda doktor, mühendis yetiştiren bir misyonla beraber ahlakı ve erdemi de ekleyebiliyorsa o zaman eğitimin hakkı verilmiş olur. İşte tam da burada öğretmenliğin kutsal bir meslek oluşu devreye girer."

"Öğretmenlik iki yönlü yürütülmeli"

Öğretmenlik iki yönlü yürütülmesi gereken bir meslek olduğunu dile getiren Sütçü, "Biri aksadığında diğeri eksik kalır. Üstad bir talebesine: 'Kardeşim nazarımda iki sınıf çok ehemmiyetlidir. Birisi subay, diğeri öğretmendir. Bence bir öğretmen yüz vaiz kadar bu memlekete faydalıdır.' derken veya başka bir yerde; 'Şu zamanın dindar bir mualliminine, eski zamanın velileri nazarı ile bakıyorum.' derken de öğretmenliğin bu boyutunu kastederek söylüyor. Dolayısıyla öğretmenin aslında büyük bir sorumluluk taşıdığını söyleyebiliriz." diye konuştu.

"Öğretmenlerin yeterliliği ürünle ölçülür"

Öğretmeni öğrenciye rol model kılacak bir eğitim sistemine ihtiyacın olduğuna işaret eden Sütçü, şunları söyledi:

"Şu anda bu tip bir öğretmen yetiştirme stratejimizin yetersiz kaldığını üzülerek müşahede ediyoruz. Bunu nereden anlıyoruz peki? Elbette ki üründen yani yetiştirilen öğrencilerden anlıyoruz. Bu anlamda öğretmenlerin yeterliliği ürünle ölçülür. Öğretmenin ürünü olan gençlerimizden ne derece memnun isek öğretmenlerimiz de o derece iyi demektir. Ancak ortada Z kuşağı diye adlandırılan bir gençlik varken ve toplum nezdinde ciddi bir sorun halini almışken, bu sorunu tümüyle öğretmene yüklemek doğru olmayacağı gibi bu üründe öğretmenin hiçbir payının olmadığını söylemek de doğru olmaz."

Eğitimci Sütçü, eğitimde öğretmen ve aile dışında internet, sosyal medya ve diziler gibi farklı ve de artık çok etkili aktörler de devreye girmişse de öğretmenin rolünün hâlâ azımsanmayacak kadar etkili olduğunu kaydetti.

"Bir öğretmen öncelikle alanında yeterli olmalı ve branşına hâkim olmalıdır"

Konuşmasının devamında Sütçü, "Bir öğretmende olması gereken en temel vasıflar ne olmalıdır? Sorusuna da şu üç özellikle cevap verebiliriz. Yeterlilik, güvenirlilik ve etkileyicilik. Bir öğretmen öncelikle alanında yeterli olmalı ve branşına hâkim olmalıdır. Bütün gözlemlerime dayanarak söylüyorum ki bir öğretmen ne kadar dindar olursa olsun eğer branşına hâkim değilse ve o noktada sıkıntı yaşıyorsa diğer konulardaki nasihatleri de tesirsiz kalıyor. Ancak alanına hâkim olup zamanın öğrenciye dayattığı bilgileri sağlam ve doyurucu bir şekilde aktarabiliyorsa, işte o zaman bunun üzerine öğrencisine vereceği manevi değerler, nasihatler karşılık bulacaktır."

"Öğrenciler öğretmenin gerçekten kendilerini düşünerek çabaladığını hissetmelidir"

Bir öğretmenin öğrencilerine güven duygusu verip adil olması gerektiğine dikkat çeken Sütçü, "Öğrenciler öğretmenin gerçekten kendilerini düşünerek çabaladığını hissetmelidir. Bütün bunları yaparken de haliyle, tavrıyla, sözüyle öğrenciler üzerinde etki bırakabilmelidir. Nasıl ki özensizce servis edilen bir menünün aynısı bir başka yerde biraz daha özenle servis edilince çok daha yüksek bir ücretle müşteri bulabiliyorsa, bir öğretmenin sunumu da o şekilde değer görmektedir." ifadelerini kullandı.

"Öğretmenlerin ekonomik kaygısı giderilmelidir"

Sütçü, son olarak şunları söyledi: "Şunu da belirtmekte fayda var ki, öğretmenlerin ekonomik kaygılar neticesinde ikinci, hatta üçüncü bir iş yapmak zorunda kalması, toplumda bu nedenle öğretmenlik mesleğinin bir tutku ve özveri işi değil, para kazanma işi gibi algılanmasına sebebiyet vermiştir. Bu ekonomik kaygının bir an önce giderilmesi ve motivasyonun üst düzeye çıkarılması gerekir.(İLKHA)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.