HÜDA PAR Genel Sekreteri Şehzade Demir ve Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin İmir’den oluşan heyet, bayramlaşma programları kapsamında Deva Partisi Genel Sekreteri Medeni Yılmaz, İnsan Kaynaklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Nazlı Sevda Vural ile İdari ve Mali İşlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Uçak'la görüştü.

Gerçekleştirilen görüşmede Türkiye'nin gündeminde salgın hastalık, ekonomik sıkıntılar ve son günlerde tüm konuları bastıran Kudüs olayları olduğunu belirten Demir, Filistin'de yaşanan hadiselerin yürekleri yaraladığına dikkati çekerek "Maalesef uluslararası platformda ve İslam ülkeleri çevresinde gereken tepki ve hassasiyetin gösterilmemesi bizi üzüntüye boğuyor. Bunun için herkesin kendine göre yapabileceği birçok şey var. Hükümetin ve halkın çok güzel bir hassasiyeti var fakat toplumun ve muhalefetteki partilerin tepkileri vahşetin bitmesine yeterli olmuyor." dedi.

"İşgal rejimine karşı caydırıcı sürecin geliştirilmesi için gündem oluşturulmalı"

Özellikle uluslararası sahada bir platform içerisinde işgal rejimine karşı caydırıcı sürecin geliştirilmesinin önemli olduğunun altını çizen Demir, "Türkiye'nin bu konuda üzerine düşen hassasiyeti yapması, İslam ülkeleri ve Birleşmiş Milletleri harekete geçirmesi anlamında yapacağı çok şey var. Bunun yapılmasını ümid ediyoruz. Bu konuda beraber gündem oluşturmaya ihtiyacımız var." ifadelerini kullandı.

Covid-19 salgınıyla mücadele sürecine de değinen Demir, "Bunun yanı sıra insanlık olarak bir salgınla boğuşuyoruz. Her geçen gün kardeşlerimiz vefat ediyor. Bu konuda bize göre birtakım eksiklikler olduğu görülüyor. Aşının tüm topluma yayılması, toplumsal bağışıklığın oluşması anlamında geri kalındığı, yeteri kadar aşının bulundurulması ve yerli aşının bir an önce üretilip sahaya sürülmesi konusunda ciddi bir destek ve iradeye ihtiyaç var." şeklinde konuştu.

"Doyurucu ve etkin ekonomi programına ihtiyaç var"

Salgın sürecinde yaşanan ekonomik sıkıntıları da dile getiren Demir, "Bunlarla beraber bir ekonomik sorunla da uğraşıyoruz. Hem yerli ekonominin gelişmesi hem işsizliğin bitmesi hem de istihdamın artması anlamında bize göre çok daha farklı, doyurucu ve etkin ekonomi programına ihtiyaç var." diye belirtti.

Salgınla mücadele sürecinin çok ağır ilerlediğini belirten Yılmaz, ise Türkiye'de gelir dağılımındaki eşitsizlik ve adaletsizliğin toplum huzurunu olumsuz etkilediğini söyledi.

Kudüs'te yaşanan olayların insanlık vicdanını derinden etkilediğine dikkati çeken Yılmaz, gösterilen tepkilerin yalnız başına yetersiz kaldığını, tüm dünyayı harekete geçirecek bir gücün olması gerektiğine vurgu yaptı.

Bayramlaşma programı yapılan karşılıklı dilek ve temennilerle sona erdi.