Genç yaşta evlendikleri gerekçesiyle binlerce insanın mağdur edilip, cezaevine konulduğunu anımsatan Yusuf Tanrıseven, genç yaşta evliliğin toplumun bir gerçeği olduğunu ve devletin bu sosyolojik durumu göz ardı edemeyeceğini söyledi.

Tanrıseven, genç evlilik mağdurlarının mağduriyetlerine bir an önce son verilip, genç yaşta evliliklerle ilgili toplumun gerçeklerine uygun bir düzenlemenin yapılmasını gerektiğini vurguladı.

Kanunların gücünü halktan aldığını belirten Tanrıseven, “Halkın desteği olmayan bir düzenlemenin uygulamada sıkıntılar doğuracağı şüphesizdir. 2002 yılına kadar evlilik yaşı 14 iken bir anda 16’ya çıkarıldı. Toplumun binlerce yıllık geleneğinin bir günde değişmesi belenemez. Özellikle kırsal kesimde çocuklar ailelerinin ve kendilerinin rızası ile evlendi çocuk sahibi oldu, mutlu yuva kurdular. 5-10 yıl sonra ise bu insanlara 8-15 yıl arasında değişen hapis cezaları geldi. Eş, anne, baba ve aile hapiste, ama gelin ve çocukları çaresiz tek başına kaldı. Devlet, 16 yaşına gelince bunlara evlilik cüzdanı da vermesine rağmen resmî olarak eşi olan kişi ‘çocuk istismarcısı’ diye hapse girdi." diye konuştu.

"Bu durumda olan yaklaşık 3 bin aile yıllardır eşinin, çocukların, babasının hapisten çıkıp mutlu ailesine dönmesini bekliyor." diyen Tanrıseven, "Cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir neden olmadan yapılan genç yaşta evliliklerle istismarcıları birbirinden ayırt etmek gerekir. Bu insanların, tecavüzcülerle aynı kefeye konulup aynı şekilde yargılanmaları, aynı cezaları almaları, aynı koğuşta kalmaları toplum vicdanını yaralıyor." dedi.

Genç yaşta evliliklerle ilgili bir düzenlemenin yapılmasının şart olduğunu vurgulayan Tanrıseven, şöyle devam etti: “Kamuoyunun bu yöndeki talebine Meclis kayıtsız kalamaz. Bu insanlar, severek evlenen insanlardır. Bunların tecavüzcü olarak görülmesi doğru değildir. Artık bu insanların hepsi cezaevinden çıkmalıdır.”