İLKHA muhabiri, Umut Kervanı ile birlikte gittiği Suriye'deki çadır kentlerde kalan İdliblilerin zorlu yaşam koşullarını görüntüledi.

8-10 metrekarelik derme çatma çadırlarda ortalama 6-8 kişi kalan İdlibli aileler, adeta açlık ve sefaletle boğuşuyor. Savaş nedeniyle insanlar, sığındıkları çadır kentlerde ilkel şartlarda hayata tutunmaya çalışıyor. Hastalarını ise imkânsızlık sebebiyle tedavi ettiremiyor.

Çoğu zaman yiyecek bulamadıklarından aç kalan insanların en önemli sorunlarının başında ise temiz su geliyor. Elektrik, kanalizasyon, su gibi temel insani ihtiyaçların bulunmadığı çadır kentlerde insanlar, geceleri karanlıkta kalıyor.

Kırsal kesimde kendileri için hayati öneme sahip temiz su bulamamaları nedeniyle birçok hastalıkla boğuşan insanlar, aylardır banyo yapamadıklarını belirtiyor. İdlibliler, su ihtiyaçlarını tankerlerle karşılamaya çalışıyor.

Çadır kentlerde en büyük sıkıntıyı ise yaşlılar ve engelliler yaşıyor. Atılan bombalarla bedenlerinin bir parçasını kaybeden insanlar, ailelerinin yardımlarıyla hayatlarını idame ettiriyorlar.

Çadırlar, İdlib merkezine atılan bombalardan dolayı her geçen gün artıyor. Büyük bir insanlık dramının yaşandığı çadır kentlerde insanlar, yardım kuruluşlarının yardımlarına rağmen tam olarak ihtiyaçlarını karşılayamıyor.

Savaşın en büyük mağdurlarından biri de çocuklar. Çamur deryasına dönen yollarda yürümek zorunda kalan çocukların büyük bir kısmının giyecek ayakkabıları bile yok. Çadır kentlerde okul olmadığı için çocuklar eğitimlerini alamıyor.

Derme çatma çadırdan bir mescit inşa eden İdlibliler, birkaç halı üzerinde ibadetlerini yapabiliyor. İnsanlar, yaşadıkları bunca zorluğu rağmen Allah'a hamd etmekten bir an olsun geri durmuyor.

İLKHA mikrofonlarına konuşan İdlib halkı yaşadıkları sıkıntıları anlattı. Çok zor şartlarda hayatlarını sürdürdüklerini ifade eden İdlibliler, Türkiye'deki Müslümanlardan destek çağrısında bulundular.

"Her gün yeni bir çocuk hastalanıyor"

Ailelerinin geçimini sağlamak için ellerinden hiçbir şey gelmediğini söyleyen Ahmet El İbrahim, "Çadır kentte 3 milyon kişi var. Burada ekmek, su, yol, tuvalet yok. Bu çocuklar nasıl yaşıyor vallahi bilmiyorum. Bize yardım lazım. Herhangi bir iş yapamıyoruz. Türkiye'deki Müslümanlardan yardım istiyoruz. Çok sayıda hasta var. Çadırlara banyo, tuvalet lazım. Yollar hep çamurlu. Çocuklar acizdir. Her gün yeni bir çocuk hastalanıyor. Kısacası her şey burada kötüdür." dedi.

"İnsanların hali içler acısı"

Her türlü insani yardım malzemesine ihtiyaçlarının olduğuna dikkat çeken İdlibli Basıl Hamud, "Burada hayat çok zor. Sadece kaldığımız çadır kentte 400 aile yaşıyor. İnsanların hali içler acısıdır. Burada su, yok, tuvalet yok, elektrik yok, hayat zor. Çadır kentlerde her şeye ihtiyacımız var. Okul, cami ihtiyacımız var. Çocuklarımızın eğitimine ara verildi. En büyük ihtiyacımız ise çadır ve gıdadır. Çünkü hava saldırıları nedeniyle insanlar göç etmektedirler. Bazı çadırlarda 2-3 aile kalmaktadır." ifadelerini kullandı.

İLKHA