Mısır'daki idam kararları derhal durdurulmalı

Mısır'daki idam kararları derhal durdurulmalı

Tüm kuruluşları Mısır'daki idam kararlarına tepki göstermeye davet eden AGD Konya Şubesi, Mısır Cuntasına da seslenerek hukuk dışı idam kararlarının durdurmasını istedi.

KONYA - Anadolu Gençlik Derneği (AGD) Konya Şubesi yaptığı basın açıklamasıyla Mısır'da 529 kişi hakkında verilen idam kararlarını sert bir şekilde kınadı. 

 

Akşam namazından sonra Şerafettin Camii yanında yapılan basın açıklamasında bazı gençler giydikleri kefenlerle idam kararlarını protesto ederken, uluslararası tüm kuruluşlara bu idam kararlarına tepki gösterilmesi çağrısı yapıldı.

 

Açıklamayı okuyan AGD Konya Şube Başkanı Mehmet Parlak, Mısır Cuntasına seslenerek hukuk dışı olan idam kararlarını durdurmasını istedi.

 

Mısır'da 24 Mart tarihinde 20 dakika süren bir duruşmada 529 kişi hakkında verilen idam kararının bir insanlık suçu olduğunu belirten Parlak, “Yani her bir dakikaya 26 idam kararı düşmüştür. Adeviyye Meydanı'nda sivil halkın otomatik silahlarla tarandığı, oluk oluk kanın aktığı ve can pazarının yaşandığı bir günde bir polisin ölümü, 529 kişi ile ilgili verilen idam kararına gerekçe sayılmıştır.” diyerek bu kişilerin tek suçunun o gün seçilmiş hükümete karşı yapılan darbeyi protesto etmek olduğunu vurguladı.


Her bir dakikaya 26 idam kararı
Bunun insan hakları, özgürlükler ve adaletle bir ilgisinin olmadığını, İnsanların temel hak ve hürriyetlerinin ayaklar altına alındığı bir karar olduğunun altını çizen Parlak, "Yaşanan bu hukuk dışı süreçte Batının sessiz kalması elbette ırkçı emperyalizmin izlediği stratejinin bir gereğidir. Zaten aynı güçler darbe sürecine de destek vermişlerdir. Mısır'da olup bitenleri sadece bir hukuk skandalı olarak değerlendirmek elbette yanlıştır. Yaşanılan süreç, yeryüzünün enerji kaynaklarını yağmalayarak, kendinden olmayan insanları ücretli köleler haline getirerek, kendilerine itaat etmeyenleri de imha ederek mevcut dünya işleten ırkçı emperyalizmin örtülü işgalinin yansımasıdır. 529 kişi ile ilgili verilen idam kararı bu coğrafyanın insanlarının bağımsızlığını hedef alan bir karardır.” dedi.
 

 

Alınan karar Mısır'ı iç savaşa sürükler
Alınan bu kararın Mısır'ı bir iç savaşa sürükleme ihtimalinden endişelendiklerini dile getiren Parlak, işgalci İsrail’e komşu olan ülkelerde yaşanan bu sıkıntılı süreçlerin tek kazananın İsrail olduğunu belirtti. Parlak, ABD ve İsrail ile stratejik müttefik olan ülkelerin yaşanılan süreçle ilgili bir tepki koyamaması ya da ortaya konulan tepkilerin cılız kınamalardan ibaret kalması da bu oyunun bir parçası olduğuna dikkat çekti.
 

 

Parlak sözlerinin devamında, "Mısır'da, Suriye'de, Irak'ta, Lübnan'da, Yemen'de, Bangladeş'te, Afganistan'da, Pakistan'da aynı coğrafyanın insanları arasına kin ve nefret tohumları ekilmektedir. Bazen mezhep farklılıkları, bazen etnik farklılıklar kaşınarak bazen de işbirlikçi iktidarların hukuk dışı uygulamaları ile bu coğrafyada kaos ortamları oluşturulmaktadır. Bütün bu süreç hem İslam ülkelerinin her birinde toplumu bir arada tutan bağları koparmaya hem de İslam ülkelerinin ortak bir anlayış etrafında bir araya gelmelerini sabote etmeye yöneliktir.” ifadelerini kullandı.
 

 

“Uluslararası toplum Mısır'a baskı yapmalıdır”
Mısır'da yaşanılan sürecin daha da kötüye gitmemesi için bu idam kararlarlarının mutlaka durdurulması gerektiğini vurgulayan Parlak, insan hak ve özgürlükleri noktasında duyarlılık sahibi uluslararası tüm kuruluşları bu idam kararlarına karşı en sert tepkiyi göstermeye davet ederek, “Uluslararası toplum Mısır'a baskı yapmalıdır. İslam ülkeleri bu kararla ilgili net bir diplomasi izlemelidirler. Göstermelik açıklamalarla ve cılız tepkilerle bir netice alınamayacağı açıktır.” şeklinde konuştu.
 

 

Parlak sözlerini, "Anadolu Gençlik Derneği olarak biz yeryüzünde ezilen, sömürülen, yoksul ve yoksun bırakılan ve insanlarının oluk oluk kanı akıtılan tüm toplumların bütün bu zulümlere karşı ortak bir irade beyanıyla bir araya gelmesi gerektiğine inanıyoruz. Hakkı üstün tutan bir anlayışla yeni bir dünya kurulmadığı müddetçe bu zulümler engellenemeyecektir. Üç günlük iktidar ve çıkar hesapları ile bu ideali terk etmenin vebalini kimse ödeyemez. Hepimizin üzerine düşen zalimlerin karşısında ve mazlumların yanında yer alışımızda sahici olmaktır.” şeklinde noktaladı.
 

 

Basın açıklamasından sonra darağacına asılan Sisi’nin maketi ateşe verildi.  (İlyas Yavuz - İLKHA)

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.