Şehit Sacit Pişgin'in dava arkadaşı Vedat Aktaş: Hayatının her anını bir şehid gibi yaşardı

HÜDA PAR Adana İl Başkanlığındaki mescitte namaz kıldığı esnada şehid edilen İl Sekreteri Sacit Pişgin'in dava arkadaşı Vedat Aktaş, Şehit Sacit Pişgin'in örnek yaşantısını anlattı.

Gözyaşları arasında Şehit Sacit Pişgin'i anlatan yakın arkadaşı Aktaş, Pişgin'in hayatını İslam davasına hizmet için adadığını, her anlamda örnek gösterilebilecek biri olduğunu söyledi.

Şehit Sacit Pişgin'in hayatının her anını bir şehit gibi yaşadığını vurgulayan Aktaş, özellikle gençlerle çok ilgilendiğini, uyuşturucu bataklığına düşen gençlerin kurtarılması için ise büyük dert edindiğini ifade etti.


Çevresi tarafından çok sevilen Şehit Sacit Pişgin'in çok kitap okuduğunu ve aynı zamanda bir Kur'an aşığı olduğuna işaret eden Aktaş, bu konuda da kendilerine bol bol nasihatlerde bulunduğunu anlattı.

Maddi durumu kötü olmasına rağmen şehidin çok cömert biri olduğuna vurgu yapan Aktaş, komşularıyla da iyi ilişkiler içerisinde olduğunu dile getirdi.

Şehit Sacit'in tek derdinin İslam davası olduğunu, kalbinde dünya sevgisine dair bir emarenin dahi bulunmadığını belirten Aktaş, onun davasına gıpta edecek şekilde bağlı olduğuna şahit olduklarını söyledi.

"Davasına karşı çok dertliydi"

Aktaş, "Şehidi yakinen tanıyan bir dostuyum. Şehit Sacit ile yaklaşık 8-9 sene önce tanışmıştık. Şehit Sacit ailesine, evlatlarına çok düşkündü. Çok itaatkar biriydi. Onun o itaatine hayrandım. Ne derlerse yapardı. Çocukla çocuk, yetişkinle yetişkin olurdu. Bize sürekli nasihat ederdi. Davasına karşı çok dertliydi. Bize sürekli gençlerle ilgilenmemizi, uyuşturucu bataklığına düşen gençleri kurtarmamızı isterdi." dedi.

"Şehit olmadan bir gün önce bize çok nasihat etti"

Sacit Pişgin'in şehit olmadan bir gün önce evine misafirliğe gittiğini ifade eden Aktaş, şöyle devam etti:

"O gece de bize çok fazla nasihatte bulundu. Veda ediyor gibiydi ama biz anlayamadık. Orada yine bize gençlerle ilgilenmemizi istedi. Şehit olmadan bir gün önce ailelerimize çok değer vermemiz gerektiğini söyledi. Aslında her zaman bizlere bu nasihatlerde bulunurdu. Her zaman bizimle ilgilenirdi. Çok Kur'an öğrencisi yetiştirdi. Derneklerde sohbetler verirdi."

"Aşırı derece kitap, Kur'an sevdalısıydı"


Vedat Aktaş

Şehit Sacit Pişgin'in asla abdestsiz dışarı çıkmadığına dikkat çeken Aktaş, "Kitap okumayı da çok seviyordu. Aşırı derece kitap, Kur'an sevdalısıydı. Çok okuyordu ve bize de bu konuda sürekli nasihatlerde bulunuyordu. Şehit Sacit abimiz her yönüyle çok fedakârdı. Maddi durumu çok iyi değildi. Buna rağmen çok cömert bir insandı." diye konuştu.

"Olay olduğu gün komşular onun için ağlıyordu"

Şehit Sacit Pişgin'in komşularıyla da iyi ilişkiler içerisinde olduğunun altını çizen Aktaş, "Çevresi tarafından çok seviliyordu. Burada olay olduğu gün komşular onun için ağlıyordu. Çok özellikleri vardı. Mezarlık ziyaretlerini severdi. Onun tüm derdi gençlerdi aslında. Derdi, İslam'dı. Dünyevi anlamda onda bir şey görmedim. Dünya sevdalısı biri değildi. Sadece kiracı olduğu için ev sahibi olmak isterdi. Biz onunla defalarca gittik, nasip değildi. Durumu el vermediği için kaç yerden boş döndük." ifadelerini kullandı.

"Arafat'ta şehadeti için dua ettim"

"Çok deprem üzerinde dururdu. Onu kaybederken bizler de bir depremi yaşadık." diyen Aktaş, "Kardeşler olarak ona çok bağlıydık. Kendisi davasına çok bağlıydı. Bize bıraktığı mirası inşallah layıkıyla yerine getirmeye çalışacağız. Yakın zamanda hacca gittim. Kâbe'yi yakından görmek için bana mesaj atmıştı. Bir de benden dua talep etmişti. Ben de Arafat'ta şehadeti için dua ettim." dedi.

"Şehit olmayı çok istiyordu"

Şehit Sacit Pişgin'in hayatının her anını bir şehid gibi yaşadığını vurgulayan Aktaş, son olarak şunları söyledi:

"Kur'an sevdalısıydı. Kendisi de kutsal topraklara gitmeyi çok istiyordu. Bu sene düşünüyordu ama gitmek ona nasip olmadı. Şehit olmayı çok istiyordu, zaten şehit gibi yaşıyordu. 6-8 Ekim olayları için film çekimlerine gitmişti. Orada bana resimlerini atmıştı. Sakallarını kesmişti. 'Sakalını niye kestin. Sakal sana yakışıyordu. Değdi mi kesmene.' diye sorduğumda o da bana, 'Yasin için değmez mi?' dedi. Çok anımız var fakat nasıl anlatacağımı bilmiyorum." (İLKHA)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.