Selahaddin Ürük kabri başında yâd edildi

Selahaddin Ürük kabri başında yâd edildi

Hizbullah Cemaati’nin önde gelen isimlerinden Selahaddin Ürük, şehadetinin 15’inci yıldönümünde Mardin’in Mazıdağı ilçesinde bulunan kabri başında anıldı.

Adana’nın Pozantı ilçesinde 2001 yılında düzenlen bir baskında katledilen Hizbullah Cemaati’nin önde gelen isimlerinden Selahaddin (Sülhaddin) Ürük, yakınları ve sevenleri tarafından kabri başında yâd edildi.

Şehadetinin 15. yıl dönümünde Selahaddin Ürük için kabri başında anma program düzenlendi. Programa katılanlar; okunan Kur’an-ı Kerim, yapılan konuşmalar ve duanın ardından Ürük ailesi tarafından verilen mevlit yemeğine iştirak etti.

Anma programında bir konuşma yapan HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Bahattin Temel, Selahaddin Ürük’ün şehadet yıldönümü münasebetiyle toplandıklarını hatırlatarak 28 Şubat’ın karanlık döneminde Müslümanlara yapılan zulümlere dikkat çekti.

“28 Şubat’ta Müslümanlar için sürek avı başlatılmıştı”

Temel, “Bu kardeşlerimiz Allah katında o kadar aziz, o kadar değerliydiler ki; Allah kalplerinde taşıdıkları şehadeti onlara nasip ederek şereflendirdi. Kardeşlerimizin şehadeti, geride bıraktıklarına büyük bir hüzün oldu. Fakat onlar başları dik, şeref ve izzetle zor bir dönemde davalarını sürdürdüler ve hayatlarını şehadetle taçlandırdılar. Çok karanlık bir dönemdeydiler. 28 Şubat’ta Müslümanlar için sürek avı başlatılmıştı. Nerede bir Müslüman genç erkek veya kız görülseydi yok edilmeye çalışılıyordu. Kemalist zalimler onları takip ediyordu, tüm kuvvetlerini öne sürerek Müslümanların üzerine gidiyorlardı. O karanlık dönemde dahi bu aziz kardeşlerimiz aslanlar gibi mücadelelerini sürdürdüler.” dedi.

“Azizler aramızda değiller ama davaları aramızdadır”

Geçmişin hatıralarının anlatmakla bitirilemeyeceğini söyleyen Temel, şehitlerin hayatlarını İslami hizmetlerle yaşadıklarını belirterek, “Bu azizlerin hatıralarını, bize bıraktıklarını birer birer söylesek günlerimiz yetmez. Onlar 40-50 yaşlarına kadar hayatlarını hizmetle süslediler. Artık bu azizler aramızda değiller ama davaları aramızdadır. Bu dava o kadar büyük o kadar yücedir ki bundan dolayı bu azizler bu yolda feda oldular.” diye konuştu.

Özellikle gençlere seslenen Temel, konuşmasına şöyle devam etti: “Bu azizler gittiğinde bizlere davalarını bıraktılar. Özellikle Mazıdağı gençleri bunun kıymetini bilmesi gerekir. Bu pahalı bir kıymettir. Onun için bu davaya sahip çıkmanız gerekmektedir. Ben inanıyorum ki; bizler onların yollarını sürdürürsek yüzlerce Selahaddin, Hatip ve Abdulvahap çıkacaktır.”

“Müslümana oturmak haramdır”

Daha sonra şehid ve şehadet konusunda bir konuşma yapan Yusuf Tutak,  şehadet kavramanın insanlık tarihi kadar eski olduğunu söyledi.

Tutak, “Şehadet; insanlık tarihi kadar eski kavramdır. Hz. Âdem’in oğullarından Habil’le başlayan ve kıyamete kadar devam edecek bir kavramdır. Nice nice yiğitler, peygamberler bu yolda şehit olarak Allah’ın davasını yüceltmek adına rabbine kavuşmuştur. Biz zannediyorduk ki bu tablolar sadece tarihte kaldı. Fakat 21’inci asırda Kürdistan’ın bağrında bazı yiğitler çıktı ve ‘Biz Allah için meydana çıkacağız, Allah için oturamayacağız.’ dediler. ‘Müslümana oturmak haramdır’ diyordular ve oturmadılar. Biz şahidiz. Ömürlerini sonuna kadar oturmadılar, izzetle şerefle mücadele ettiler ve nihayet hayatlarını belki de en şerefli olan şehadetle noktaladılar.” dedi.

Yapılan konuşmaların ardından Selahaddin Ürük’ün için kaleme alınan şiiri Selahaddin Tuna okurken, anma programı yapılan dua ile sona erdi. Program sonrası katılımcılara Ürük ailesi tarafından mevlit yemeği verildi. (M. Salih Keskin, Mehmet Aslan – İLKHA)




















 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.