Yargıtay tarafından, örgüt kurmak ve şike yapmak suçlamalarıyla, hakkında hapis cezası verilen Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ün Türkiye'de olmadığı belirtildi.
12 Ocak'ta oynanan Fenerbahçe - Alanyaspor hazırlık karşılaşması sonrasında eşi ve kızı ile birlikte Fransa'ya tatile giden Aziz Yıldırım'ın bu hafta sonu tatilden döneceği belirtiliyor.
Aziz Yıldırım, 2 Temmuz 2012'de mahkemenin verdiği kararla 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Yattığı 1 yıllık süre göz önüne alınarak serbest bırakılan Yıldırım ile ilgili karar onanınca infaz yasasından faydalanarak yaklaşık 3 YIL 2 AY daha hapiste kalması sözkonusu.Düzenleme yapılmaz, yeniden yargılama kararı çıkmazsa Aziz Yıldırım bu süreyi hapis yatacak.
Bu arada cezası onanan Aziz Yıldırım'ın başkanlığı düşecek. Fenerbahçe Kulübü karar eline ulaşınca yeniden seçime gitmek zorunda kalacak. 45 gün içinde alınacak olağanüstü genel kurul kararında Aziz Yıldırım aday olamayacağı gibi başkan yeniden seçilecek.
BU KARARI TANIMIYORUM!
Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, Yargıtay 5. Ceza Dairesi'nin kendisiyle ilgili verdiği kararı tanımadığını açıkladı.
Yıldırım, kulübün internet sitesinde yer alan ve "Öncelikle 3 Temmuz'dan bugüne kadar şahsım ve yönetimlerim nezdinde Fenerbahçe'ye verdiğiniz yıkılmaz destekten ötürü hepinize ayrı ayrı şükran ve sevgilerimi sunarım" diyerek Fenerbahçelilere seslendiği açıklamasında, "Ben Aziz Yıldırım olarak, bu hukuka aykırı karara saygı duymuyorum ve bu siyasi kararı tanımıyorum" dedi.
Fenerbahçe'yi siyasi ve hukuk dışı kararlarla ve en önemlisi pusu geleneklerinden gelen uygulamalarla teslim almaya çalışanların yine tarihi bir hatanın eşiğinde olduğunu vurgulayan Yıldırım, "Aziz Yıldırım üzerinden Fenerbahçe'ye kumpas kuranlar, Fenerbahçe'yi lekelemek isteyenler şunu iyi bilmelidir ki; Aziz Yıldırım için tek gerçek Fenerbahçe'dir. Ve Fenerbahçe'nin adının yanında Aziz Yıldırım'ın başkanlığı, özgürlüğü ve hatta varlığının hiçbir önemi yoktur" ifadelerini kullandı.
"Bir kez daha tarihe not düşerim ki; Aziz Yıldırım gerekirse başkan değil, bu kulübün kapısında bekçi dahi olur ama ne Fenerbahçe'den koparılabilir ne de onlara teslim olur" diyen sarı-lacivertli kulübün başkanı, şu görüşlere yer verdi:
"Bunu sağlayabilecek hiçbir makam ve karar henüz görülmemiştir ve görülmeyecektir. Bununla birlikte; kumpaslar, paralel devletler, tükenmiş yanlı yargılar, ele geçirilmiş devlet mekanizmalarına dair söylemler havada uçuşurken; emniyet ve yargının aldığı her karar artık yok hükmünde ilan edilmişken ve bunun önlemi olarak 'adil ve yeniden yargılanma hakkının' tartışıldığı bu süreçte, apar topar verilen bu karar; Aziz Yıldırım'ın ve tüm kamuoyunun nezdinde sadece bir siyasi manevradır ve 3 Temmuz'un altına atılan ıslak imzadır. Fenerbahçe'nin adil yargılanmasını dahi bekleme tahammülü göstermeyen bu zihniyet, işbirlikçileri ve rantçıları ile birlikte 3 Temmuz'un bizzat kendisidir. Ve Aziz Yıldırım'ın bu zihniyetle mücadelesi her zaman ve her yerde devam edecektir. İster kulübünün başında, ister cezaevinde…"
Kendilerinin, arkalarından iteni ve ellerini uzatmayanı çok iyi bildiklerini kaydeden Yıldırım, açıklamasını şu şekilde bitirdi:
"Tüm Fenerbahçeliler emin olsunlar ki; süreç onların istediği gibi bitmeyecektir. Ve son sözü Fenerbahçe söyleyecektir. Gelinen bu noktada, gerek bu karar ve gerekse süreçle ilgili artık susmak ve ötelemek yersiz ve anlamsızdır. Bunun sonucu olarak gerek şahsım gerekse yönetim kurulum tarafından ilerleyen günlerde çok daha kapsamlı ve ayrıntılı açıklamalar kamuoyu ile paylaşılacaktır. Zira Aziz Yıldırım, Fenerbahçe ve Türkiye Cumhuriyeti için bugüne kadar ödediği bedellerle yetinmemekte kararlıdır."