Yıllarca islami camiaları karalamak adına terör diyen hizbulvahşet diyen Gülen camiası iftirada bulunduğu mazlumların ahını çekmeye başladı. Gülen camiasına "terör" yakıştırmasını hazmedemeyen Fetullah Gülen Herkuk.org sitesinde yayınlanan videolu konferans ile veryansın ederken yine islami camiaları hedef aldı.
"Her Zaman Sulh Yolunda" başlıklı konuşmasında Gülen ilginc konulara değindi.
"Camiamızda hiç namaz kılmamış hiç oruç tutmamış olanlarda var"
Kendi yapılanmaları içinde başı secdeye değmemiş insanlarında olduğunu belirten Gülen, yapılanmalarını şöyle tarif etti; "ben zanediyorum elin alemin kendileri uydurdukları cemaat dedikleri, hareket dedikleri, hizmet dedikleri muhasibi ifadesi ile Kurani mantikilik Kurani aklilik içinde bu isabetli deyip bir araya gelmiş insanların topluluğu bu. Hiç namaz kılmayanda var. Hiç oruç tutmayan da var. Resmen kendisini kaydettirmeyen de var. Çok farklı insanlar var. Hayatında bir kere başını yere koymamış insan var bir yerde bende bir ünüversite yaptırtayım diyor. Milletimin geleceği adına bu da benim hesabıma bir adım olsun. Bende milletimize böyle bir hizmette bulunayım diyor. Bunu ne bir cemaat kategorisine ne hareket kategorisine nede başka birşeye birisi camia dedi biraz uyan şey o oluyor çok farklı şeyler var işin içinde. Birbirilerini tanımasalar bile camide omuz omuza gelme gibi bir şey."
Gülen "Terör" yakıştırmasını hazmedemedi
Yıllarca islami cemaat ve insanlara iftira atan "terör" yakıştırması ile yaftalayan camianın kendileri değilmiş gibi konuşan Gülen, başkalarının kullandığı lafların aynısını kullanmaya dinin musaade etmediğini ve dinden çıkmaya neden olduğunu söyledi. Kendilerine terör denildiğini belirten Gülen, "ama o ölçüde dine hassasiyeti olmayan, gıybeti çok hafif gören, iftirayı çok hafif gören her gün bir şeyler söyleyebilir bu mevzuda. Şimdide örgüt demek gibi birşey twitterlerle. Ben müslümanların bunu yapabileceğine ihtimam vermiyorum. Bir de örgüt diyorlar. Müsadenizle ona haince diyecem ben. Esasen resmi örgütler var. 30-40 senedir Kürd’üyle, Türk’üyle, Laz’ıyla, Çerkez’iyle, Zaza’sıyla Anadolu insanının başına bela olmuş, dış mihraklı bir kısım fitne ve fesat ocakları örgüt onlar." dedi.
Gülen: Türkçe öğretmek vacib, terki günahtır
Bediüzzaman'a atfedilen Arapça farz, türkçe vacib, kürtçe caiz sözü doğrultusunda türkçeyi yaymaya çalıştıklarını ve türkçenin terkinin günah olduğunu savunan Gülen, söyle devam etti; "Vanda bir Medresetül Zehra'dan bahsedilmiştir. Burada Arapça farz, türkçe vacib denmiş türkçenin vacib olduğunu Karamani Mehmet Bey devlet dili Türkçe olsun diye bir kanun teklif etmiş kabul etmiş ama vacib şudur yani delil kati delalet sanni bundan dolayı farz ölçüsünde olmazsa bile terki günahtır fakat hazreti pir gözünü kırpmadan bu tabiri kullanmıştır vacib demiş Türkçe vacib Türkçenin öğretilmesi. Kürtçe de caiz demiş. Biz düne kadar bunu telafuz edemedik."
"O boşluğu biz dolduralım şimdi tiz perdeden konuşuluyor"
Dersanelerin kapatılması konusuna değinen Gülen, "Dersaneler kapatılsın bizde kendimize orada yurtlar evler pansiyonlar açalım bölünmeyi hızlandıralım mulahazası o boşluğu biz dolduralım şimdi tiz perdeden konuşuluyor. Yapılan işler isabetlimiymiş değilmiymiş. Bugün insaf etmeyen bir kısım kimselar buna evet demiyecekler ama fakat gelecekteki nesiller ve tarih yapılan bu yanlışlıkları lanetle yad edecek yazıklar olsun size diyeceklerdir. Bir boşluk meydana getirdiniz." şeklinde konuşarak dersanelerinin devletin bekası için elzem olduğunu vurgulayarak yaptıkları işlerin isabetli olduğunu savundu.
"Sızma kendi ülkende hakkın ve vazifen olan bir şey"
Kürk halkının asimile olması için kürt gençlerini üniversite lise gibi vaatlerle çevresine toplayıp hakkını görmezden gelmesini sağlamanın kendi ülkesinin bekası için hakkı ve vazifesi olduğunu belirten Gülen, "Onlar da öyle diyor sızma diyor sızma ne demek bir insanın kendi ülkesinde kendi kürt kardeşlerimin bu mevzudaki boşluklarını doldurma adına üniversitelerde liselerde okumalarını sağlama adına şekavetle problemlerin çözülmeyeceğini anlatma adına bir gayret bir ceht sergiliyorsan buna sızma denmezki. Kendi ülkende hakkın ve vazifen olan birşeyi yapıyorsun" dedi.
"Bir mü’min öyle lambur lumbur konuşmamalı"
Yıllarca zülme maruz kalan müslümanları basın yayın yoluyla hedef gösteren karalayan ve kendilerine bağlı emniyet birimleri aracılığıyla daha şiddetli işkencelere ve iftiralara maruz bırakan camianın kendisine ait olduğunu unutan Gülen, kendileri hiç yapmamış gibi "Bir mü’min öyle lambur lumbur konuşmamalı. Ağzından çıkan şey, mü’mince olmalı, yere düştüğü zaman da tertemiz vicdanlar tarafından kabul kapıları ona açılmalı. Yahu ne iyi ettin de bizim eksiğimizi, gediğimizi, yanlışımızı söyledin! dedirtmeli." şeklinde konuştu.
"Bunu öyle göstermek isteyenler hudacılardır"
Gülen konuşmasını şöyle bitirdi; "Yapılan şey bir makuliyete, mantıkiyete bağlanıyor ve geleceğimiz adına önem arz ediyorsa, Türkiye’nin itibarı ve ikbal yıldızımızın parlaması adına bir şey ifade ediyorsa, bence o mevzuda da kararlı ve dik durmak lazım. Kimsenin kendi devletiyle ve başındaki iktidarıyla savaşma gibi bir niyeti yoktur; bunu öyle göstermek isteyenler ortada söz getirip götüren fitneciler, fesatçılar mekirciler, keydciler ve hudacılardır." Gülen'in olumsuz vasıf ve tanımlamalarla beraber ismini kullandığı 'Hudacılar'dan kimi yada kimleri kastettiği merak konusu oldu. (Hürseda Haber)