Van Yanık Merkezi, pandemi sürecinde de hizmetlerini aralıksız sürdürüyor

Van Yanık Merkezi, pandemi sürecinde de hizmetlerini aralıksız sürdürüyor

Van SBÜ Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi bünyesinde hizmet veren Van Yanık Merkezi Coronavirus sürecinde de hizmetlerine devam ederek Van ve bölge illeri için çok önemli hizmetler vermeye devam ediyor.

Tandır yanıkları, sıcak su yanıkları, kimyasal ve elektrik çarpmasına bağlı oluşan yanıklar gibi birçok yanık çeşidinin tedavisinin yapılabildiği Van Yanık Merkezi, bünyesinde barındırdığı 16 yatak ve ameliyathane hizmeti ile sadece Van'ın değil çevre il ve ilçelerin de önemli bir sağlık ihtiyacını gideriyor.

Yanık Merkezi'nde yatan ve tedavi gören hastaları ziyaret eden Van SBÜ Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Sabahattin Çelik, daha sonra basın mensuplarına Yanık Merkezi ve merkez bünyesinde yapılan sağlık hizmetleri hakkında bilgi verdi.

Yanık Merkezinin pandemi döneminde bile hizmetlerini aksatmadan yerine getirdiğini beliren Çelik, sağlık anlamında çok önemli bir hizmet ortaya koyduklarını ifade etti.  

8 aylık pandemi süresince Van Bölge Eğitim Araştırma Hastanesi olarak salgınla mücadeleye devam ettiklerini belirten Çelik, "Pandeminin yanında ertelenemeyen, sürmesi gereken sağlık hizmetleri de var. Bu anlamda da hastanemiz sağlık hizmetini yapmaya devam ediyor. Bunlardan en önemlisi acil bir durum olan yanık hastalarıdır. Van Eğitim Araştırma Hastanesi'nde yanık birimimiz bulunmakta, bu yanık birimimizde hastalarımıza hizmet veriyoruz, onlara şifa dağıtma noktasında tüm arkadaşlarımızla beraber çalışıyoruz. Bir yandan salgın yönetimi diğer yandan da acil hastalıklar ve normal sağlık hizmetini yürütüyoruz. Tabi bu ciddi bir organizasyon ve ciddi bir iş paylaşımını ve dinamik bir yapıyı gerektiriyor." dedi.

"Yanık Merkezimizdeki hizmetler deneyimli sağlık çalışanları ile yapılmaktadır"

Yanık Merkezinin 2007 yılında eski devlet hastanesinde kurulduğunu hatırlatan Çelik, merkezin kurulmasında emeği geçenlere ederek sınırlı imkanlarla Van'ın ihtiyacı olan "Yanık Birimi"nin kurulduğunu söyledi.

Çelik, "2011 yılında yeni hastanemiz olan Bölge Hastanesi'ne taşındık. Bölge Hastanesi'ne taşınmamızla beraber Yanık Merkezini de burada kurduk. Yanık Merkezimizde aktif 16 yatağımız var. Bunun 2 tanesi yoğun bakım özelliklerine sahip 14 yatağımızla hizmet veriyoruz. Burada kimisi 10, kimisi 15 yıllık deneyimli hemşire arkadaşlarımız temel hizmet veriyor. Genel Cerrah Uzmanı Doktor Hakan Bey de sorumlu hekim olarak bu işi sürdürüyor. Bir de yanında bir pratisyen arkadaşımız, yani 2 hekim ve hemşire arkadaşlarla bu iş yürütülmektedir. Yanık kendi başına ciddi bir travma, uzun dönem sonuçları olan kronik bir süreç… hem ailede hem de hastada ciddi ızdırap meydana getiren bir durum. Yanık tedavisi de hem zor hem tıbbi anlamda hekim arkadaşlarımızı hem de hemşire arkadaşlarımızı yoran uzun bir dönem. Çünkü her gün pansuman yapılan ağrılı bir iş. Anestezi eşliğinde yapılması gerekiyor, ameliyatlar da yapılıyor. Yanık merkezimiz de çok şükür bütün imkanlar var. Yanık Merkezinin içinde ameliyathanemiz, anestezi doktorumuz var. Yani merkezin içerisinde ameliyatlar, pansumanlar, devritmanlar yapılmaktadır." ifadelerini kullandı.

"Çevre il ve ilçelerden gelen hastalara da hizmet veriyoruz"

Yanık Merkezinin sadece Van'a değil bölgedeki il ve ilçelere de hizmet verdiğini dile getiren Çelik, çok farklı yanık hastalarına baktıklarını belirtti.

Çelik, "Bölgede sık görülen tandır yanıkları maalesef halen devam ediyor. Şu anda bile 2-3 hastamız tandır yanığından dolayı yatmaktadır. Özellikle elektrik yanıkları geliyor. Haşlanma yanıkları dediğimiz sıcak su yanıkları, temas yanıkları, kimyasal yanıklar geliyor. Her türlü hastayı burada tedavi ediyoruz. Bir de Yanık Merkezimizin şu özelliği var; Doğu Anadolu'da ve Güneydoğu'nun bir kısmında başka Yanık Merkezi yok. En yakın yer Erzurum ve Karadeniz'de de Trabzon var. Birçok ilimizde ve ilçelerimizde hastalar bize geliyor. Hakkâri'den, Bingöl'den, Iğdır'dan ve birçok yerden hasta takip ediyoruz. 16 yatağımız olmasına rağmen ortalama 20-30 hasta yatıyor. Servisleri de kullanıyoruz, servislere de hasta yatırmak durumunda kalıyoruz. Van Eğitim Araştırma Hastanesi, bu çok önemli hizmeti 2007'den bu yana sürdürüyor. Bizim açımızdan da önemli bir nimet bu. Hastalarımıza bu hizmeti sunmaktan da gurur duyuyoruz. Çok ciddi bir sağlık yükünü Van Eğitim Araştırma Hastanesi yürütmektedir." şeklinde konuştu.

"Yanık sempozyumu ve Tandır Çalıştayı' adı altında bir kongre organize ettik"

Pandemiden önce "Yanık Sempozyumu ve Tandır Çalıştayı" adı altında kongre hazırlıklarının olduğunu, fakat pandemiden dolayı bunu gerçekleştiremediklerini ifade eden Çelik, şunları söyledi:

"Pandemiden önce Doktor Hakan Bey'in Koordinatörlüğünde bir kongre organize ettik. Kongremiz 'Yanık Sempozyumu ve Tandır Çalıştayı' idi. Türkiye'de tandır yanıkları ile ilgili şu ana kadar herhangi bir çalışma yapılmamış. Biz bir çalıştay yapıp rapor hazırlamak istedik. Bu konuda 2 proje hazırladık. Birisi 'Tandır yanıklarının epidemiyolojisi' diğeri ise 'Tandır yanıklarının fizyopatolojisi' Nasıl oluşuyor, uzun dönem sonuçları ne oluyor? Bunla ilgili 2 proje sunduk pandemiden önce. Bu konuda Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nin Bilimsel Araştırma Birimi de bize destek verdi. Projelerimize sponsor oldular, fon ayırdılar."

"Şu anda projelerin anket aşamasındayız"

Projeleri hakkında da bilgiler veren Çelik sözlerini şöyle sürdürdü:

"2 projemiz var. Birincisi 'epidemiyoloji'. Van'ın tüm köyleri, kırsal alan ve şehirde hangi köyde kaç tandır var, onu araştırıyoruz? Bu konuda Van Valiliği de bize destek oluyor. Tandır sayılarını belirleyeceğiz. Bunların kaçı yerde gömülü, kaçı duvarda ve dışarıda tandır var bunları sınıflandıracağız. Şu anda bununla ilgili elimizde bir veri yok maalesef. Bu çalışma ile bunu ortaya koyacağız. Daha sonra Hakan Bey zaten yanık hastalarını takip ediyor, bu konuyla ilgili bir rapor hazırlıyor. Uzun dönem sonuçları olduğundan bu hastalarda daha sonra organ kaybı ve fonksiyon kaybı oluyor. Bunları da hazırlayacağız. İnşallah pandemi bittiğinde, biz önümüzdeki 2021 Haziran ya da Mayıs ayında ulusal katılımlı büyük bir sempozyum planlıyoruz. Bu sempozyumda, bahsettiğimiz üzerinde çalıştığımız 2 projeyi de sonuçlarıyla birlikte kamuoyuyla paylaşacağız. Şu anda projelerin anket aşamasındayız, tüm köylerde anketler yapılıyor ve fizyopatoloji ile ilgili de laboratuvarlarda çalışmalar yapılıyor." 

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler