Yemen

Yemen

Kur’anı Kerim’de Hz. Süleyman’ın hayatıyla ilgili olarak Yemen’den söz edilir. Kâbeyi yıkmaya çalışan Ebrehe de Yemenliydi.

Kur’anı Kerim’de Hz. Süleyman’ın hayatıyla ilgili olarak Yemen’den söz edilir. Kâbeyi yıkmaya çalışan Ebrehe de Yemenliydi. Resulullah (s.a.v) da tevhid mücadelesinde Yemenle yakından ilgilenmiştir. Bu sayımızda “İslam Coğrafyası “ bölümünde Yemen’i tanıtacağız inşaallah..

Ortadoğu ülkelerinden sayılan ve Arap Yarımadası’nın Afrika’ya bakan güney ucunda yer alan Yemen, kuzeyden Suudi Arabistan, doğudan Umman, güneyden Hint Okyanusu (Aden Körfezi), batıdan Kızıldeniz’le çevrilidir. En yüksek yeri Hadur Şu’ayb (3760 m) dır. Topraklarının %1’i tarım alanı, %40’a yakını otlaktır.

Resmi adı Yemen Cumhuriyeti olan ülkenin nüfusu 20 milyon civarındadır. Başkenti San’a, diğer önemli şehirleri Aden, Taiz, Hudeybiye, Makalla ve Hadramevt’tir. Yüzölçümü 527.968 kilometrekaredir.

Yemende nüfusun %97.3’ü Araptır. Kalan nüfusu Güney Asyalılar (%1), Somalililer (%1.2), Malaylar (%0.2) ve yahudiler (%0.04) oluşturmaktadır. Resmi dil ve halkın genelinin konuştuğu dil Arapçadır. Resmi din İslamdır. Halkın %99’u Müslümandır. Nüfusun %1’ini de Yahudilerle doğu dinleri mensupları oluşturmaktadır. Müslümanların %55’i sünni , %45’i Zeydi’dir. Zeydiler Şiilerin bir koludur. Çok az sayıda da İsmaili vardır. Sünnilerin geneli Şafii’dir.

Yemen’e İslam, Resulullah (s.a.v)’in döneminde girmiştir. Resullullah (s.a.v) Medine’de İslam devletini kurduğunda Yemen, İran nüfuzu altındaydı ve İranlılar o dönemde Bâzân adlı bir kişiyi Yemen valisi olarak tayin etmişlerdi. Aslen İranlı olan bu kişi Resulullah (s.a.v)’ın davetiyle Müslüman olmuş ve İslam devleti onu Yemen valiliğinde tutmuştur. H.9 (M.631) yılında Bâzân’ın vefat etmesi üzerine Resulullah (s.a.v) onun yönetimi altındaki bölgeleri Bâzân’ın oğlu Şehr, Ebu Musa el Eş’ari (r.a), Yâli ibn-i Umeyye ve Muaz ibn-i Cebel (r.a) arasında paylaştırdı. Resulullah (a.s), H.9 yılında da Hz. Ali (r.a)’yi, halkını İslam’a Da’vet ve İslam’ı öğretmesi için Yemen’e gönderdi. Hz.Ali (r.a)’nin daveti etkili oldu ve Yemen halkı kitleler halinde İslam’a girdi.

Resulullah (sav)’ın sağlığında Yemende Eblehe el Esved el Ansi adlı bir kişi peygamberlik iddiasında bulunarak isyan çıkardı ise de çok geçmeden öldürülerek isyan yatıştırıldı. Yemen 820 tarihine kadar halife tarafından gönderilen valilerce yönetildi. 820’den sonraki Yemen tarihi biraz karışıktır. Bu tarihten sonra ülkenin değişik bölgelerinde değişik yönetimler kurulmuştur. Zeydiler, Ya'furiler, Ressiler, Neccahiler, Suleyhiler, Hamdaniler, Mehdiler, Resuliler ve Tahırililer tarafından yönetilen Yemen, 1517’den sonra Osmanlı hakimiyetine girdi. Yemenin Osmanlıların eline geçmesinden sonra buradaki Zeydi imamların dini otoriteleri devam etmiştir. Bununla birlikte Zeydiler zaman zaman Osmanlı yönetimine karşı ayaklandılar.

18. yüzyılın sonlarına doğru Portekiz, Fransız ve İngiliz sömürgeciler Yemeni ele geçirmek için bazı saldırılarda bulundular. Ancak Osmanlı güçleri bunlara pek fırsat vermediler. Bunun üzerine İngilizler 19. yüzyılın başlarından itibaren Aden Körfezi’nde deniz güçlerini arttırdı, 1839’da da Aden’i işgal ettiler. Burayı üs edinen İngilizler daha sonra Güney Yemen olarak bilinen bölgeyi işgal ettiler. Kuzey Yemen ise herhangi bir Avrupa ülkesinin sömürgesi durumuna düşmeden 30 Ekim 1918’e kadar Osmanlı yönetiminde kaldı. Bu tarihte de bağımsız oldu.

Türkiye Lozan anlaşmasında Kuzey Yemen’in bağımsızlığını ve Güney Yemenin İngiliz işgaline geçmesini resmen tanıdı.

Kuzey Yemen’in bağımsız olmasından sonra yönetim Zeydi imamlara geçti. Osmanlı yönetiminin Yemen üzerindeki hakimiyetinin son bulduğu tarihte Zeydilerin dini lideri olan İmam Yahya 24 Şubat 1924’te kendisini yemen kralı ilan etti. Onun yönetimi 14 Şubat 1948’de öldürülmesine kadar devam etti. Öldürülmesinden sonra saltanata oğlu Ahmet geçti. Onun 18 Eylül 1962’te saltanattan çekilmesi üzerine yerine oğlu Seyfülislam geçti. Seyfülislam sadece dokuz gün tahtta kalabildi ve 27 Eylül 1962’de gerçekleştirilen bir darbeyle tahttan indirilerek cumhuriyet rejimi ilan edildi ve Abdüsselâl Cumhurbaşkanı oldu.

Güney Yemen 30 Kasım 1967’ye kadar İngiliz işgalinde kaldı. Bu tarihte bağımsızlığını elde eden Güney Yemen, Kuzey Yemenden ayrı bir devlet oldu ve ilk cumhur başkanlığına Sa’bani getirildi. Sa’bani 22 Haziran 1969’da komünist bir darbeyle düşürüldü ve yetkilerini 5 kişilik bir başkanlık konseyi üstlendi. Arap dünyasının ilk komünist devleti olan Güney Yemen’in adı 30 Kasım 1970’de Yemen Demokratik Halk Cumhuriyeti olarak değiştirildi. Salim Rubai Ali de devlet başkanı oldu. Devlet başkanlığına 1978’de Ali Nasır Muhammed getirildi. Aynı yılın Aralık ayında Sosyalist Parti genel sekreteri Abdulfettah İsmail devlet başkanı oldu. 1980’de Ali Nasır Muhammed yeniden devlet başkanı oldu. 12 Ocak 1986’da komünistler arasında bir silahlı çatışma çıktı ve Ali Nasır Muhammed’in taraftarları yenilgiye uğratıldı. Bu olaydan sonra Haydar Ebubekir el Attas devlet başkanı, Ali Salim el-Beyd de iktidarı elinde tutan Sosyalist partinin genel sekreteri oldu.

İki Yemen 1990’da bir birleşme anlaşması imzaladı ve bu anlaşma uyarınca 22 Mayıs 1990’da birleşme gerçekleştirildi. Anlaşma 22 Kasım 1992’ye kadarki sürenin geçiş süresi olarak kabul edilmesini, bu sürenin bitiminde seçim yapılmasını ve geçiş dönemi sonrası idari mekanizmanın bu seçim sonuçlarına göre belirlenmesini öngörüyordu. Geçiş döneminde birleşik Yemen’in Cumhurbaşkanı Kuzey Yemen Cumhurbaşkanı Ali Abdullah Salih, Cumhurbaşkanı yardımcısı Güney Yemen Sosyalist Parti lideri Ali Salim Beyd, Başbakanı da Güney Yemen Cumhurbaşkanı Haydar Ebubekir el Attas olacaktı. Ancak sosyalist parti geçiş dönemi sonrası yapılacak seçimlerde bir başarı elde edemeyeceğini anlayınca seçimin ertelenmesini ve kendisine seçim sonrası için bazı garantiler verilmesini istedi. Yapılan gizli görüşmeler sonunda seçimler 27 Nisan 1993’e ertelendiyse de Sosyalist parti istediği garantileri alamadı. Seçimlerde de önemli bir başarı gösteremeyince parti lideri Ali Salim el Beyd Kuzeyli yöneticileri çeşitli şekillerde itham etmeye başladı ve çok geçmeden başkent Sa’nayı terk ederek Aden’e yerleşti. Bu olayları izleyen ithamlar 20 Şubat 1994’te silahlı çatışmaya dönüştü ve Yemen yeni bir iç savaşın içine sürüklenmiş oldu.

Güney Yemen tarafı 12 Mayıs 1994’te Kuzeyden ayrıldığını bildirerek bağımsızlığını ilan ettiyse de Kuzey Yemen yöneticileri bunu kabul etmeyerek İsyancı Güney Yemen birliklerinin mevzilerine yönelik saldırılarını şiddetlendirdiler. Temmuz 1994 başlarında da Güney Yemenin başkenti Aden’i ele geçirerek bütün Yemeni yönetimleri altına aldılar. İç savaştan sonra eski Güney Yemen’e hakim olan Sosyalist Partinin bütün ayrıcalıklı hakları alındı. Şu an bu parti diğer siyasi partilerle eşit düzeydedir. 1993 seçimlerinde 56 sandalye kazanan bu parti 1997 seçimlerinde sadece iki sandalye kazanabildi.

Yemen’de Müslümanların %55’ini Zeydiyye mezhebi mensupları oluşturur. Zeydiyyelerin kendine özel bir hiyerarşik sistemleri vardır. Onlarında başlarında imamları olur. Ancak Zeydilerdeki imamlık sistemleri Caferilerinkinden farklıdır. Yemen’de İslam'ı hakim kılmaya çalışan hareketlerin başında Müslüman Kardeşlerin bu ülkedeki kanadı sayabileceğimiz Yemen Islah Birliği gelmektedir. Bu hareket 1990’da siyasi parti sıfatı kazanmıştır. Özellikle üniversite gençliği ve kadınlar arasında etkili olan bu partinin /hareketin çok değişik alanlarda çalışmaları vardır. Özellikle Islah partisinin yan örgütü olan Yemen Sosyal Islah Hayır Kurumu ülke çapında örgütlenmiş durumda. Bu kurum yemenin en geniş çaplı ve kapsamlı hizmet veren organıdır.

Yemen Sosyal Islah Hayır Kurumu’nun ayrıca bayanlara ait Yemen Sosyal Islah Kadın Hayır Kurumu adıyla özel bir çalışması vardır. 1990 yılında faaliyetlerine başlayan kurum, tarif edilmesi güç bir yoksulluk yaşayan Yemenlilere imkanları ölçüsünde yardım elini uzatmaktadırlar. Gayet iyi organize olmuş ve ülke şartlarının üstünde bir hizmet anlayışına sahiptirler. Yaygın hastalıklar, yoksulluk, iç savaşlar ve trafik kazalarının çokluğu yüzünden birçok çocuk yetim kalmış. Gözü yaşlı, kalbi buruk bu kimsesiz ve yetim çocuklara Islah kurumu şefkat elini uzatmıştır.

ABD yönetiminin “terör kampı” diye yaftaladığı İman Üniversitesi de Yemen’de. Abdulmecid ez- Zindani’nin kurucusu olduğu üniversite, Arap üniversiteler birliğine üyedir. 1994 yılında Yemen Cumhurbaşkanı Ali Abdullah Salih tarfından temeli atılan üniversite, vakıf üniversitesi olması sebebiyle özerk bir yapıya sahiptir. Eğitim müfredatı geniş bir çerçeveye sahiptir. İslami ilimlerle donanmış ve dünyayı iyi tanıyan müctehid ve muhakkikler yetiştirmeyi hedefleyen üniversitede iki bini kız olmak üzere sekiz bin öğrenci bulunuyor. İman üniversitesi, üniversiteden daha ziyade büyük bir medrese gibi işlev görüyor. Genelde Fıkıh üsûlü üzerine yazılmış kitaplardan tanıdığımız Abdülkerim Zeydan’ın da Yemen’de ciddi çalışmaları bulunmaktadır.

İnzar Dergisi

Yemen Haberleri

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.