Zulmü kabul etmeyip ölüme koşan şehid İhsan Özdemir

Çınar ilçemizde mahalleyi basan PKK'nin bir aileyi ateşe vermesine tahammül edemeyip saldırıyı engellemek isterken hainlerin hedefi olan Şehid İhsan Özdemir'in şehadetinin üzerinden 30 yıl geçti.

Çınar ilçemize bağlı Ağaçsever Mahallesinde (Botıka) yaptığı İslami çalışmaların yanı sıra bölgeyi kendi yönetimleri altında tutmak isteyen PKK'nin çizgisini kabul etmediği için hedef haline gelen İhsan Özdemir, uğradığı silahlı saldırı sonucu 14 Ağustos 1992 günü şehid olarak rabbine kavuştu.

1990’lı yıllarda başta Karacadağ olmak üzere bölgede Mazlum Kürt halkına rahat vermeyen PKK, Çınar ilçesine bağlı Ağaçsever Mahallesine sık sık gelip gidiyor, propagandalarını yapıyor ve kendilerine boyun eğmeyenlere zulmediyordu.

Yaptığı baskılar neticesinde birçok mahalle sakinini istedikleri kıvama getiren PKK, kendilerine itaat etmeyip karşı duran iki aileyi tespit etti.

Akrabaları aracılığıyla "Onlara on gün mühlet vereceğiz, bu on gün içinde dönerlerse dönerler, dönmezlerse onlarla çocuklarını evleriyle beraber yakacağız" şeklinde tehdit eden PKK, 6 ay sonra kalabalık bir grupla mahalleye gelerek kendilerine boyun eğmeyen İslami hassasiyetli o iki eve baskın düzenledi.

"Müslümanları seven, hakkı savunan cesur bir kişiydi"

Yapılan zulüm karşısında çoğu akrabaları bu olaya ses çıkarmazken İhsan isimli cesur bir mahalle sakini bu saldırganlığı kabul etmeyerek o iki ailenin imdadına yetişir. Ateş altındaki eve yaklaştığı bir sırada aldığı kurşunla yaralanarak hastaneye kaldırılan Özdemir, bir aylık tedavi sürecinden sonra ihmalkarlıktan kaynaklı aldığı enfeksiyonlardan dolayı şehadet şerbetini içerek rabbine kavuştu.

Şehid İhsan Özdemir'i yakından tanıyan akrabaları onun güzel ahlakından bahsederek o dönemde yaşanan gelişmeleri aktardı.
Zulmü kabul etmeyip ölüme koşan şehid İhsan Özdemir

Hüseyin Demir

Hüseyin Demir

Şehidin şehadete layık bir kimse olduğunu söyleyen Eniştesi Hüseyin Demir, "Şehadeti istiyordu ve şehid de oldu. Müslümanları seven, hakkı savunan cesur bir kişiydi. O dönemde mürted örgüt bizleri tehdit edip 'İlam davasından vazgeçin' diyor, onlara tabi olmamızı istiyordu. Bizler onların tekliflerini kabul etmeyince mahallemize baskın yaptılar. İşte o gece kayınım İhsan yaralandı. Mahallede otomobil, minibüs, traktör gibi araçlar olmasına rağmen örgütün korkusundan kimse yardımcı olup yaralıyı hastaneye götürmedi." ifadelerini kullandı.

Enişte Demir, "Yakınlarımızdan bazılarının uğraşları sonucu bir traktörle İhsan'ı hastaneye kaldırıyorlar. Bu kez de iddialara göre mali konuda yaralıyı sahiplenen olmadığından hastane personeli ilgilenmemiş. Hastaneye vardığımda tüm sorumluluğu üstlenerek tedaviyi başlattırdım. Bir haftalık hastanedeki yatış süresince refakat ettim. Bu kez bize orada da rahat vermediler. PKK'nin hastaneye gelip doktorlara zarar vereceğini, bu riskten dolayı hastaneden çıkmam gerektiğini söylediler." dedi.

"Şehid, güzel ahlakıyla anlatılamaz bir kişiliğe sahipti"

Şehid İhsan'ın artık kendisinin yanında kalmasına gerek olmadığını, şimdilik gitmesi gerektiğini söyleyerek kendisini gönderdiğini sözlerine ekleyen Enişte Demir, "Eve geldikten kısa bir süre sonra onu ziyaret edenlerden biri bana ulaşarak İhsan'ın beni çağırdığını söyledi. Hastaneye gittiğimde hastalığın etkisiyle olacak ki bana söylediği sözleri unutmuş ve 'neden beni bırakıp gittin, burada benimle ilgilene yok' diye sitem etti. Belliydi artık durumu kötüye doğru gidiyordu. Aradan 2 gün geçtikten sonra şehid oldu." şeklinde konuştu.
Zulmü kabul etmeyip ölüme koşan şehid İhsan Özdemir

Mehmet Demir

Mehmet Demir

Şehidin Halasının Oğlu Mehmet Demir ise şehidin yaşça kendisinden birkaç yıl büyük olduğunu ve iş olarak beraber mandırada çalıştıklarını belirterek o dönemi şu ifadeler ile dile getirdi:

"O zaman yeni çıkan ilahi albümlerini dinliyor, kültürel sohbetlere katılıyor ve kitap okuyordu. Her yönüyle mükemmel bir insandı. Akrabalarımız bizi terk ettiği zaman o bizleri sahiplenmiş, 'İslam davası için her zaman yanınızdayım' derdi. Gerçek manasıyla şehid, güzel ahlakıyla anlatılamaz bir kişiliğe sahipti. Şehid; 4 kız, 1 erkek olmak üzere 5 çocuk babasıydı. Bunlardan bir kızı vefat etti, diğerleri yaşıyor."

Hala Oğlu Demir, "O zamanlarda imkanlar kıttı, maddiyat yoktu ama mahallemizde araçlar vardı ve var olmasına rağmen bizleri hastaneye götürmediler. Anladığımız kadarıyla hastane personeli de ilgisiz kalmıştı." dedi.

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.