Bakan Çavuşoğlu: Harekata ara vereceğiz; ateşkes değil

Bakan Çavuşoğlu: Harekata ara vereceğiz; ateşkes değil

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "120 saat içinde Barış Pınarı Harekatına ara vereceğiz. Durdurma değil ara. Ateşkes değil. Terör unsurlarının çıkmasının ardından operasyonu durduracağız. " dedi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ABD'li heyetin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la görüşmesinin ardından açıklamalarda bulundu.

Çavuşoğlu'nun konuşmasından satır başları şöyle:

120 saat içinde Barış Pınarı Harekatına ara vereceğiz. Durdurma değil ara. Ateşkes değil.

Terör unsurlarının çıkmasının ardından operasyonu durduracağız.

Mevcut yaptırımlar kaldırılacaktır.

Bu sonuca Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dirayetli duruşuyla vardık.

DAEŞ'le mücadele için eşgüdüm ve işbirliği içerisinde çalışacağız.

Sayın Cumhurbaşkanımızın Trump'la Bakü'de yaptığı telefon görüşmesinde 'heyetleriniz gelsin ondan sonra konuşalım'  demişti. Mili Savunma Bakanlığı arkadaşlarımızla, MİT ve bakanlığımızdaki arkadaşlarımızla bunu yürüttük.

20 mil 32 kilometre derinlikte ve de Fırat'ın doğusunda Irak sınırına kadar yani 444 kilometrelik uzunlukta hiçbir teröristin kalmaması ve güvenli bölge olarak tesis edilmesi…

Sayın Cumhurbaşkanımızın sürekli vurguladığı gibi bu bölgelere Suriye'de evini terk etmek zorunda kalan bizdeki ve Suriye'deki insanların dönmesi söz konusu. Güvenlik boyutu önemli ama bunun insani boyutu ve insanların dönmesi var.

444 kilometre derinlikli bölge. Bir kısmını Amerika ile hallediyoruz, Münbiç ve diğer kısımlarını Rusya ile görüşeceğiz.

Burada sadece YPG'lilerin çekilmesi değil, elindeki silahların alınması, sadece ellerindeki silahların alınması da yeterli değil, tüm mevzilerinin kullanılmaz hale getirilmesi ve tahkimatların yıkılması dahil hepsi var.

Diğer taraftan Trump davet etti. Bugün de gördük ki, davet hala geçerli. Tabii ki önümüzdeki süreçte inşallah bu ortak açıklamanın içinde yer alan unsurlar başarılı bir şekilde yer alır. Beklentiler karşılanır, adımlar atılır ve bu ziyaret de o şartlarda gerçekleşir.

Şimdi ABD'nin başkanlık kararıyla bir yaptırımı oldu. Sınırlı bir şekilde bazı bakanlarımız üzerine. Bunların fiiliyatta bir önemi yok. Hiçbir bakanımız ABD'de malı yok. ABD'nin taahhüdü ilave yaptırımlarla ilgili bir çalışma olmayacak.

120 saat sonra bu teröristler tamamen çekilirse o zaman harekatı durduracağız. Bu gerçekleştiği andan itibaren de şu andaki mevcut yaptırımlar da ortadan kalkacak.

İnsani konular bir matematik meselesi değildir. Buraların tamamen güvenli bölge haline gelmesi lazım daha sonra bu insanların gönüllü olarak dönmelerini desteklemesi lazım.

Cumhurbaşkanımızın görüştüğü muhataplarla paylaştığı projenin içeriği bu dönen insanların konutları, sağlık hizmetleri, eğitim, su elektrik gibi temel ihtiyaçlarının karşılanması lazım. Gerek tarım ve diğer alanlarda aşama aşama hayata geçmesi lazım.

Daha önceki Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatımızdan sonra DAEŞ ve PKK'dan temizlediğimiz alanlara 365 binden fazla Türkiye'deki Suriyeli göçmen döndü. Aşama aşama döndü. Bir takvimlendirme bir şey olmaz.

İlk etapta 1 milyon daha sonraki aşamada 2 milyon insanın dönmesi bizim planımız. Burada AB ve bazı üyelerin ikircikli açıklamaları olmuyor değil. Bunlara yardım etmeyeceğiz diye açıklama yaptı. Sayın Cumhurbaşkanımız da cevabını verdi, 'o zaman buyurun bunları ülkenize alır bakarsınız' demişti. Herkesin geriye dönen insanlara en temel ihtiyaçlarını karşılama konusunda yardım etmesi gerekiyor. Suriye'nin yeniden inşası siyasi süreç. 30 Ekim'de Anayasa Komisyonu ilk toplantısını yapacak. Şu anda o aşamada değiliz.

Bu müzakereler ve çalışma sonucunda bu kadar saat (4 saat ) nasıl geçti gerçekten farkında olmadık ama netice aldık demek isterim.

Rusya'nın girip girmemesi ABD'nin garantisinde olan bir şey değil. Onlar başından beri 'Biz çekilirsek onlar gelir' diyorlardı. Biz başından beri Ruslarla çalışıyoruz. Astana, Soçi süreci var, liderler zirvesi var. Kobani meselesini gündeme biz getirdik. Biz oraya girmeyeceğiz, diye bir şey konuşulmadı. Onlar 'artık orada Ruslar ve rejim var siz de görüşürsünüz' dediler. Bizim öyle bir taahhüdümüz olmadı.

Trump'ın tweetleri herkesi şaşırtmıyor artık. Aynı konuda kısa süre içinde farklı tweet atması Amerika'nın da dikkati çekiyor. Bu mutabakattan memnuniyet duyması önemlidir. Mektup konusuyla ilgili olarak, biz harekatı 9 Ekim'de başlattık. Biz zaten cevabımızı sahada verdik. Bizim herhangi bir teröristle müzakereye giremeyeceğimizi bizzat sayın Cumhurbaşkanımız Trump'a söylemiştir. Diğer taraftan böyle bir arabuluculuğun doğru olmayacağını, kabul edilmeyeceğini, Amerika'ya yakışmadığını söyledi. Amerikan toplumu 'böyle bir seviyesizlik görmedik' diyor, daha birçok yorumlar da var. Böyle bir seviyesizlik olduğu zaman, Türkiye Cumhuriyeti ciddi devlettir. Sayın Cumhurbaşkanımızın bu seviyeye inmesi olmamıştır, olmaz da. Seviye ile ilgili en iyi cevabı Amerikan halkı vermektedir.

Şimdi ara vermek demek bizim askerimizin, oradaki güçlerimizin çekilmesi değil. Biz orada olmaya devam edeceğiz. Oradaki istihbari kaynaklarımızla ne yapıldığını, ne yapılmadığını bizzat takip edeceğiz. Geçmişte Münbiç tecrübesi var.  Amerika ile güvenli bölge için çalışmalar var. Ama burada ne olup, ne bittiğini ya da ne olmadığını görmüş olacağız. Bu 120 saatlik yani 5 günlük sürede görmüş olacağız, görmüş olacağız.

İLKHA

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.