Son yıllarda Türkiye’de görülen normalleşme adımları, 90’lı yıllarda yaşanan karanlık olayların tekrarlanmamasına yönelik olumlu izlenim oluşturmaya başlamışken kendilerini derinlerde sanan karanlık odaklar yine provokasyon ve manipülasyonlarla gündeme geldi. Türkiye'nin Doğu ve Güneydoğu Bölgesinde Mütedeyyin insanlarla PKK’nin çatışmasını amaçlayan bu odaklar, 5 Mayıs 2011 günü Mustazaf-Der Yüksekova Başkan Yardımcısı Ubeydullah Durna'yı katletmişlerdi.  Bugüne kadar söz konusu olayın failleri yakalanmamakla beraber savcılık dosyasının da sümen altı edilmeye çalışıldığı ortaya çıkmıştı.

Yine geçtiğimiz ay Batman’da PKK/BDP’ye yakınlığıyla bilinen Özcan Temel bir düğüne yapılan silahlı saldırı sonucunda hayatını kaybetmişti. Her iki olayda da asıl failler derinlerin gölgesi altında saklanırken Özcan Temel’in ölümüyle ilgili olarak Batman HÜDA PAR yetkililerinden V.G. hukuksuz bir şekilde gözaltına alınmış ve düzmece iddialarla tutuklanması sağlanmıştı.

Bölgede yaşanan her iki olayla ilgili gerek Mustazaf-Der yetkilileri gerekse de HÜDA PAR yetkilileri provokasyon gerçeğini görmüş ve bu konuda yetkilileri göreve çağırmışlardı. PKK/BDP yetkilileri ise Batman olayıyla ilgili sorumlu tuttuğu HÜDA PAR’ı karalamaya çalışmış ve asılsız suçlamalarda bulunmuştu. BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, BDP'nin bugüne kadar yapmadığını yaparak, Meclis Kürsüsünden HÜDA PAR’ın gündeme taşıdığı Fırat’ın ötesindeki Ergenekonla ilgili Hükümet yetkililerini göreve çağırdı. Tan, her iki olayın aydınlatılması için İçişleri Bakanı’nı bilgilendirdiğini ve olayların hala aydınlatılmadığını belirtti.

Hizbullah-PKK Çatışması Hedefleniyor
TBMM Genel Kurulu'nda, İçişleri Bakanlığı ile Orman ve Su İşleri Bakanlığı'nın 2014 yılı bütçeleri görüşmeleri sırasında kürsüye gelen Altan Tan, Hizbullah-PKK çatışmasının tezgahlanmaya çalışıldığını söyleyerek, “Bir önemli mevzu da Sayın Bakanım, son günlerdeki iddialar. Siz de takip ediyorsunuz; Diyarbakır’da, Batman’da, Mardin’de İslami kuruluşlar açıklama yaptılar, ‘Polis aramıza ajan sokuyor.’ diye. Bunlara İnternet sitelerine de şu an girip bakabilirsiniz. Hizbullah-PKK çatışması tezgâhlanıyor.” uyarısında bulundu.

Yüksekova ve Batman Olayları Aydınlatılmadı
Batman ve Yüksekova’da yaşanan olaylara da değinen Tan, “Batman’da bir cinayet oldu ve MUSTAZAF-DER çevreleri bu konuda itham edildi, onlar da inkâr ettiler veya sahiplenmediler, kabullenmediler. Ben Sayın Bakanımı aradım dedim ki: ‘Yüksekova’da MUSTAZAF-DER’in bir yetkilisi öldürüldü, Batman’da da BDP’ye sempati duyan, BDP’li bir kardeşimiz öldürüldü.  Bu 2 insanımızın da, 2 vatandaşımızın da, 2 kardeşimizin de katillerini lütfen kamuoyunun önüne koyun; koymadığınız vakit bu derin manipülasyonlar, enfeksiyonlar hızla yayılacak, Allah korusun, tekrar eski günlerdeki, 90’lı yıllardaki karşılıklı cinayetler, çatışmalar gündeme gelecek.’ Ama maalesef şu ana kadar Yüksekova cinayeti de, Batman cinayeti de her iki kesimden aydınlatılamadı.” şeklinde konuştu.

‘Polis, Bölgede Muhbirleştirme Faaliyetleri Yürütüyor’
Kendilerini polis olarak tanıtan bazı kişilerin muhbirleştirme faaliyetlerine de değinen Tan, “Ve bu iddialarla, işte son, bu hafta çıkan iddialarla da bu daha da gündeme çıktı, birçok şahıs çıktı kamuoyunun önüne, dedi ki: Bana polis şu teklifte bulundu, şu ajanlaştırma yöntemini dayattı. Bunlar çok ciddi iddialardır. Eğer bu iddiaların çeyreği doğruysa değerli arkadaşlar, deniz kirlenir yani bırakınız havuzu, gölü, büyük toplumsal yaralar meydana gelir. Onun için, Sayın Bakandan istirham ediyoruz tekrar tekrar, bu gerçek katillerin, gerçek provokatörlerin kamuoyunun önüne koyulması lazım.” ifadelerini kullandı.

Türkiye Basını Acılar Yaşatan Olayları Değil Gazlı Su’yu Gördü
Meclis Genel Kurulunda gündeme getirilen iddiaları görmek yerine işin magazinsel boyutuyla ilgilenen Türkiye Basını ise Altan Tan’ın aynı konuşma sırasında gazlı su istemesini ön plana çıkararak bölgede yüzbinlerce insanın mağduriyetine sebebiyet veren olayları ve iddiaları görmezden geldi. (Hürseda Haber)