Biz de yedik!

Biz de yedik!

KPSS'nin çalınan soruları ve kopya skandalı beş yıldır ülkenin gündemini işgal etmektedir.Bu konuyla ilgili çok şey yazıldı, çizildi.

KPSS'nin çalınan soruları ve kopya skandalı beş yıldır ülkenin gündemini işgal etmektedir.

Bu konuyla ilgili çok şey yazıldı, çizildi.

Birileri beş yıl önce dava açtı, başka birileri geldi davayı takipsizlikle sonuçlandırdı.

Davaya konu olan bilgisayar çıktılarının “açılmamaları” gerekçesiyle imha edilmeleri gibi komik bir gerekçeyi burada dillendirmeyeceğim.

Kirli işin tepesinde kim veya kimlerin olduğunu dile getirmek gibi bir niyetim de yok.

Yüz yirmi sorunun tamamını yanıtlayan yetmiş kişinin karı - koca olmasına da hiç mi hiç değinmeyeceğim.

Sonuçta eşler, bir sene boyunca çalışmışlar(!) aynı kitapları takip etmişler(!) aynı dershaneye gitmiş, aynı cemaate takılmış, aynı sonucu çıkarmışlar(!)

Zaten uzmanlar demiyor mu: “Sadece doğrular aynı ise kopya sayılmaz, doğrular ve yanlışlar aynıysa kopya sayılır.” diye.

Karı - koca, yıl boyunca çalışmış ve başarmış olamaz mı?

Hem işin bir de himmeti var, rüyası var, okyanus ötesi duası var.

Adamlar ve tabii ki madamlar, neden tam puan yapmasın ki?

Garip olan, iptal edilen sınavda full çeken yüzü aşkın kişinin tekrarlanan sınava girmemesi de değildir.

Karı var, kışı var; yolu var, yokuşu var. Hizmete amade olmuş a(l)danmışların yığınla işi var.

Adamlar, hizmeti bırakıp her gün sınava mı girecekler?

“Biz girmezük, iptal edenler utansın!” deyüp bir de okkalı bir beddua savurdular mı orkestra şefi eşliğinde “yandı gülüm keten helva” diyecek değiller herhalde.

Eğitim sınavına girmezsen, diğer sınavlarla başka bir kuruma üst düzey yönetici olarak atanırsın. O da olmazsa ABD'de bir Mastır yap, cebe de bir Mastercard at, Afrika'da krallar gibi karşılanır, Türki Cumhuriyetlerde dokunulmazlığın olur, ABD vatandaşlığı zaten çantada keklik...

İşin garibi ne biliyor musunuz?

İşin garibi, kopya skandalına adı karışan bir öğretmenin davasına on iki avukatın girmesidir.

Aslında yalnız bu durum, olayın arkasındaki örgütlü yapının varlığını ve gücünü ele veriyor.

İptal edilen sınavdan sonra tekrarlanan eğitim sınavına katılmayanların TRT, TUBİTAK gibi kurumlarda üst düzey personel olarak işe alınmaları da işin bir başka boyutu.

Peki, sizce işin en ilginç yanı  ne olabilir?

Benden beklemeyin, siz söyleyin!

Hayır, hayır! Okumayın,  biraz düşünün.

...

Neyse,

Bilemediniz.

Olayların en ilginci:

Gülen grubu medyasında “KPSS skandalına adı karışan kişileri Bank Asya müşterilerinden oluşturmuşlar.” denmesiydi.

İlginç değil mi?

Pişkinliğin bu kadarına da pes doğrusu!

Kopya olayına adı karışanları, Bank Asya müşterileri arasından seçmişler.

Bank Asya müşterileri söz konusu olaya karışmamış, adlarını karıştırmışlar.

Kopya ve Bank Asya müşterileri…

Yok canım, daha neler!

Biz Bank Asya müşterilerini Bank Asya binaları ve ATM'leri önünde kitleler halinde Cevşen okuduklarını ve “Haram Yemedik!”lerini bilirdik.

Hem zaten sorular da iddialar da yenilir yutulur cinsten değil.

“Haram Yemedik!” diyenlere bir tek sözümüz var:

Biz de yedik!

Hamdullah Yıldız/Doğruhaber

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler