Yeni eğitim ve öğretim yılı başladı. Başta öğretmen, öğrenci ve aileler olmak üzere bütün memlekete hayırlara vesile olsun inşallah. Genel bir kanı ve bakıştır; eğitim ve öğretim denince akla okul, öğretmen ve öğrenciler gelir.

Bu sebeple hemen herkes, her yeni eğitim ve öğretim yılının öğretmen ve öğrencilere hayırlı olmasını diler.

Başarıyı da öğretmen ve öğrenciler için isterler.

Eğitim ve öğretim, her ne kadar okullar, öğretmenler ve öğrencilerle ilgili olsa da bütün bir toplumun ve ülkenin meselesidir. Toplumun ve ülkenin kalitesi ve geleceğidir.

Bu nazarla bakılırsa eğitim ve öğretim ailede başlar. Aile en büyük eğitim ve öğretim kurumudur ve olmalıdır.

Anne babalar da çocuklarının en büyük öğretmenleridir ve olmalıdırlar.

Toplum da en az okul gibi ve hatta ondan daha etkili bir eğitim ve öğretim kurumudur.

Kemalist rejimin cumhuriyetin kuruluşundan beri laik ve Türkçü temellerde toplumu dönüştürme politikaları için yatırım yaptığı en önemli kurumlar okullar, en etkili kadrolar da öğretmenler olmuştur.

Okullar ve öğretmenler, bir ideolojinin (Kemalizm'in) araçlarına dönüştürülünce, eğitim ve öğretim de bu ülkede on yıllarca bu ideolojinin müfredatına dönüşmüş ve bu ideolojinin hizmetine girmiştir.

Milli eğitim müfredatı Kemalizm'in tohumlarına dönüştürülmüş, okullar tarla olarak görülmüş ve öğretmenlere de çiftçi gibi Kemalizm'in tohumlarını bu tarlalarda ekme vazifesi gördürülmüştür. Kemalizm'in neferleri bu şekilde “on yılda on beş milyon genç yaratmış”(!) olmanın kutsal vazifesini görmekle övündü yıllarca.

Kemalist rejim eğitim ve öğretim politikaları ile bırakın eğitim ve öğretimin içini boşaltmayı, toplumun sosyal dokusu ve genç nesillerin zihin kodları ile oynadı.

On yıllar boyunca eğitim ve öğretim kurumlarında milyonlarca basım hatası insan yetiştirdiler. Bu basım hatası insanlar sebebiyle bugün dibine kadar sorunlar içinde yaşıyoruz.

Bugün yaşadığımız bütün sorunların temelinde idarecisi ve eğitimcisi ile bu “basım hatası insanlar” vardır.

İnsanın şahsiyeti de eğitim ile ilgilidir. Eğitim sorunlu olunca, insan sorunlu oldu. İnsan sorunlu olunca da toplum sorunlu oldu.

Kemalizm'le kodlanmış idare ve eğitim, sorunlu insan ve sorunlu toplum oluşturdu. Ülkenin canını yakan sorunlar başta olmak üzere, bütün toplumsal sorunları çözmek istiyorsak, bunun yolu idare ve eğitimi ıslah etmektir.

Islahın ilk adımı da bütün bünyeden Kemalizm virüsünü söküp atmaktır. Kemalizm virüsü, bu ülkenin eğitim ve öğretim kurumları başta olmak üzere bütününden sökülüp atılmadığı müddetçe, bu ülkede sorun bitmez ve bu memleket huzura kavuşmaz.

Kemalizm derken de kastım Atatürk'ün ismi değil, Atatürk ve yol arkadaşlarının bu ülkenin başına bela ettiği ideoloji ve bu ideolojinin sac ayakları olan laiklik ve Türkçülük'tür.

Bu melun ideoloji, her ne kadar yerli ve milli gibi gözükse de Batı ürünü bir ideolojidir. Bu toprakların tarihine, değerlerine, toplumsal dokusuna yabancı bir ideolojidir.

Batı, bu dayatmacı, baskıcı, tekleştirici ideoloji ile toplumsal farklılıkları soruna dönüştürmüş ve soruna dönüştürdüğü toplumsal farklılıklar üzerinden çatışmalar oluşturuyor. Oyunu bu şekilde kuruyor, emellerine bu şekilde ulaşıyor.

Yüzyıl önce Türkçülere laiklik ve Türkçülük üzerine devlet kurdurdular, bu devlet ile Kürtlere zulmettiler. Şimdi Kürtçülük maskesi giydirdikleri kimselerin arkasına geçmiş, bunlar size zulmetti deyip ellerine silah vermiş çatıştırıyorlar.

Batı, Kemalizm üzerine bu oyunu kurarken, 100 yılın planını yaptı: Kemalistler eli ile Kürtlere zulmettireceğiz, Apoistler eli ile Kürtleri kurtarma rolü oynayacağız!

Ne oyun ve plan ama!

Maalesef, halklar da bu oyuna geliyor.

Kemalizm üzerine kurulan Batı oyunu, Apoizm ile nihayete erdirilmek isteniyor. Olan bu memlekete, bu halka, bu coğrafyaya oluyor. Batı, bu plana son noktayı koymadan, Batı'nın planlarını bozmak gerek.

Köprüden önceki son çıkıştayız. Köprüden önceki son çıkış da Kemalizm'den çıkıştır. Bu ülke Kemalizm'den çıkmaz, kurtulmazsa, Batı son noktayı, karşıt ideoloji olan Apoizm üzerinden koyacaktır.

İnşa aşamasında olan Apoizm, köhnemiş Kemalizm'den besleniyor. Kemalizm yürürlükte olduğu müddetçe, Apoizm'e can suyu olacaktır.

Çıbanın başı, Kemalizm'dir.