Enerjimizi niçin ve nasıl harcıyoruz?

“Yeryüzünde enerjisi depolanamayan tek varlık insandır.”

Naklettiğim bu hikmetli söz, yüz yıldan beridir toplumu eşekleştirmeye kastedenlere karşı direnen ve direndikçe kendisine bedel ödetilen Prof. Dr. Hayrullah Şanzumi'ye aittir. Kendine özgü bir üslubu olan Şanzumi'nin kitapları da yaşadıklarından damıttıklarıdır.

Geçenlerde telefonda sohbet ederken, söz, bu aralar nelerle uğraştığımıza geldi. İşte yukarıdaki sözü de o esnada söyledi: Yeryüzünde enerjisi depolanamayan tek varlık insandır! Bu söz gerek zihnimde ve gerekse düşüncelerimin ufuklarında öyle şimşekler çaktı ki…

Enerjiyi, her varlıkta bulunan güç olarak tanımlasak, yanlış mı olur? Bu güç ya dışarıdan bir müdahale ile veya o varlığın kendisi tarafından harekete geçirilir. Bu gücü harekete geçiren varlık eğer insan ise, onun bu eylemine “uğraş” diyoruz.

Uğraş, hayatımız boyunca yaptığımız işlerin bütünüdür. Birbirimizin halini sorduğumuzda da, kullanmadan geçemediğimiz kelimelerden biri de yine uğraştır. Çünkü uykumuz da dâhil, her hareketimiz bir uğraştır ve her uğraş da hayatımızda en az bir veya birden fazla izler bırakır.

Hayatımızı tıpkı bir top gibi elimize alıp incelersek, her bir uğraşımızın kendi ağırlığında ve kendi büyüklüğünde izler bıraktığını görürüz. Biz maalesef çoğunlukla farkında değiliz, ama verdiğimiz uğraşların sonucunda meydana gelen bu izlerin hiçbiri sıradan değildir. Her birinin sıfatlarına, büyüklüklerine ve ağırlıklarına göre o kadar etkileri var ki!

Boş dediğimiz uğraşların bile o kadar izleri var ki… Kaldı ki, dolu diye düşündüğümüz uğraşlarımız acaba gerçekten ne kadar doludur. İnsan olmamız hasebiyle, diğer canlılardan farklı olarak bir de hayatımızın mahrem kısmı var. Ki buradaki uğraşlarımız da ciddi bir yekûn tutar. Ama önemli olan bu yekûnun de niteliğidir elbette. Ne ile uğraşırsak uğraşalım, hepsinin aktığı iki adı var ve aktığı iki mecra var; iyi ve kötü. Bir uğraş ya iyidir veya kötü. Bunun ortası yok. Ama iyinin ve kötünün tonları olur.

Her insanın hayatında, baktıkça doymadığı güzellikler ve izler olduğu gibi, hiç görmek istemediği ve gördükçe pişmanlıktan veya kızgınlıktan yahut üzüntüden adeta çılgına döndüğü izler de olabilir. Enerjimizi her ne suretle olursa olsun tüketerek yol aldığımıza göre, sorumuz ve sorunumuz, bu enerjimizi ne adına, niçin ve nasıl kullandığımızdır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.