Fethullah Gülen, Farkında Olmadan “Grubunu” Hedef Aldı
Fetullah Gülen, kendi televizyon kanalında yayınlanan Bamteli sohbetinde "Sebe halkı örneği" üzerinden küstahlaşma belasına değinerek bir yerlere göndermede bulundu. Gülen’in konuşması adeta kendi grubunun özelliklerini anlatıyordu.
Güç ellerine geçince diğer cemaatlere karşı imha ve iftira kampanyaları başlatan, namuslarına hakaret eden, yargı erkiyle İslami cemaatlere kin kusan ve İslami cemaatler dışında herkesle diyalog kuran Fethullah Gülen grubu, adeta Fetullah Gülen’in yaptığı konuşmanın hedefi oldu.
İşte STV’de geçen o konuşmanın ayrıntıları:
Fethullah Gülen, Kur’an-ı Kerim ’de bahsi geçen Seb’e halkına verilen Cennet misal bahçeleri ve dünyevi imkânları hatırlattı. Gülen, şükredilmeyen nimetlerin insanları küstahlaşma yollarına sürüklediğini söyledi. Allah’ın nimetlerinden birinin, küçük insanlara büyük işler yaptırmak olduğuna dikkat çekti, bu sırrı anlamayanların cemaatfobia yaşadıklarını vurguladı.
Fethullah Gülen, "Bazen kuvvet insanı küstahlaştırabilir. Yani sıradan bir insan gelir, şöyle böyle konjoktürel olarak bir yerde bazı imkanları elde edebilir, dümene oturabilir. Dümene oturduktan sonra artık götürdüğü o vasıtanın içindeki o insanların hiçbirinin hukukuna riayet etmez. Hep tepeden bakar onlara. Hep hitap eder, "Yerinizde oturun" der. Adamlar bir şey söyleseler, "Az şurada dursanız da bir namaz kılsak, sen dümendesin. Az dursanız da burada bir dinlensek, nefes alsak", "Kesin sesinizi. Siz anlamazsınız o işleri. Ben ne dersem o olur falan" der. Hatta Mü’min bile olsa ahlaken firavun olur. Sıfatları itibariyle firavun olur. Bazen nimetlerin sağanak sağanak baştan yağması o da insanı böyle Nemrut’laştırır, Firavun’laştırır. İnsan gaflete dalar. Hazret-i Pir’in Yirmi Üçüncü Söz’de ifade ettiği gibi, yer içer, yan gelir, bilmem neler gibi kulağı üzerine yatar." ifadelerini kullandı.
İnsanı küstahlaşmaya götüren yolları dile getiren Gülen, "İmkanların bolluğu şirazeden çıkarır. "Dediğim dedik" şirazeden çıkarır. Ahmak bir gürûhun hiç olmayacak şeyleri bile alkışlaması onu şirazeden çıkarır. Takdir edilecek şeylerin yanında tenkit edilecek şeyler, belki sorgulanacak şeyler, onları bile alkışlayan insanlar yine bağışlayın onu küstahlaştırır, küstahlaştırır. Bunlar küstahlaşma yollarıdır, hafizanallah. " dedi.
Allah (c.c.) şükreden kullarına nimetlerini artırdığını, o nimetlerin gelmesini kendinden bilmenin ise insanı nankörlüğe sürüklediğini aktaran Fethullah Gülen, "Nimetler bir yönüyle, şükürle, hamdle, sena ile taçlandırılıyor. Bir yerde de o nimetler insanı nankör hale getiriyor. Haşa ve kella onu kendilerinden biliyorlar, her şeyi kendilerine mal ediyorlar. Her şeyi enaniyetlerine bina ediyorlar. "Ben yaptım. Ben ettim. Benim yaptığımı başkaları rüyasını bile göremez. Hayalini bile yapamaz onun" gibi nankörlüklerle o icraat-ı cesimeyi ve azimeyi alıp kendilerine mal ediyorlar. Bu da nankörlüktür.
Allah bazen küçük insanlara büyük işler yaptırır. Nimetleriyle onları serfiraz kılar. Bazıları ise bunu göremez. "Bunca imkanlarımıza rağmen, bunların yaptığı gibi yapamıyoruz" der.
Kıskançlığa giriyorlar, hasede düşüyorlar, cemaat diyorlar, hareket diyorlar, hizmet diyorlar, oturup kalkıyor batılıların islam-fobiası yaşadığı gibi, bir cemaatfobiası yaşıyor ve yaşatıyorlar. Ah keşke bilseler; cemaat yapmıyor, hareket yapmıyor, hizmet yapmıyor. Allah yapıyor (celle celaluhu). Ama O’na binlerce hamd ü sena olsun ki bu nesli bu nesl-i cedidi Allah böyle güzel şeylerde istihdam buyuruyor." ifadelerini kullandı. (Hürseda Haber)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.